Uykusuz, üşengeç ve gerginiz
Bunu ben değil, dünya çapında yapılan araştırmalar böyle söylüyor.
Dünyada üç kişiden ikisi kaliteli uykunun keyfini çıkarırken, Türkiye’nin yarısı uykusuz.
Uyku gözümüze girmiyor bir türlü.
Dünya ortalamasına göre nüfusun yüzde 79’u kendisini sağlıklı hissederken, bizim memlekette kendini sağlıklı hissedenlerin oranı yüzde 78.
Bu konuda dünya ortalamasıyla aynıyız neredeyse..
Ancak, stres meselesinde diğer ülkelerden ayrılıyoruz.
Dünya nüfusunun yüzde 31’i stres altında olduğunu söylerken, Türkiye’de gergin olanların oranı yüzde 39..
Ki, etrafıma bakınca, ben bu oranın daha yüksek olduğuna inanıyorum!..
X
Söz konusu sağlık araştırmasını BAREM ile global ortağı WIN Grubu gerçekleştirmiş.
Ve de çarpıcı sonuçlar elde edilmiş.
Mesela, ülkemizde erkekler kendilerini daha sağlıklı hissediyorlar.
Erkeklerimizin yüzde 84’ü “sağlıklıyım” cevabı verirken, kadınlarımızda bu oran yüzde 73.
Tabii ki yaş arttıkça kendini sağlıklı görme eğilimi de azalıyor;
18-34 yaş grubundaki gençlerde yüzde 88 olan oran, 35 yaş ve üzerinde yüzde 73’e iniyor.
En az eğitimli grupta yüzde 67 olan oran, eğitim arttıkça yükselerek lise mezunlarında yüzde 82’ye, üniversite ve üzeri eğitimli kişilerde yüzde 92’ye çıkıyor.
Türkiye’de sağlık algısı en düşük grup, dünya genelinden farklı olarak ev kadınları (% 61).
Ev kadınlarını işsizler (% 74) ve emekliler (% 77) takip ediyor.
X
Ve şimdi gelelim spor yapmaya..
Araştırmaya göre, 2020 yılında dünya genelindeki insanların yüzde 39'u düzenli egzersiz yaptı.
Küçük de olsa, önceki yıllara göre bir artış söz konusu.
Bununla birlikte, çok az egzersiz yapan veya hiç egzersiz yapmayanların oranı hala yüksek (% 31).
Kadınlar erkeklere göre daha az spor yapıyor, ev kadınları arasında spor yapanların oranı daha da düşüyor.
Araştırmadaki en ilginç bulgu ise en çok egzersiz yapanlar yalnızca gençler (18-34 yaş arası) değil, sağlığına daha fazla dikkat eden 65 yaş ve üstü kişiler de benzer oranda egzersiz yapıyorlar.
Türkiye ise bu alanda epey üşengeç.
Bizde düzenli egzersiz yaptığını söyleyenlerin oranı yalnızca % 21.
X
Bir de stres ve gerginlik olayı var.
Dünya nüfusunun yüzde 31'i düzenli olarak stres yaşıyor.
Genç kadınlar (18-24 yaş arası), düşük gelirli kişiler, öğrenciler, işsizler, ev kadınları ve yarı zamanlı çalışanlar stresten en çok etkilenenler arasında.
Bu grupların aynı zamanda dünyadaki en savunmasız nüfusu temsil etmesi nedeniyle bu oran, sosyal savunmasızlık ve stres arasında bir ilişki olduğunu vurguluyor.
Ama biz onlardan da gerginiz.
Türkiye’de insanların yüzde 39’u çok sıklıkla veya sıklıkla stres yaşadığını ifade ediyor.
Yüzde 43 oranla kadınlar daha stresli.
Dünya genelinde olduğu gibi işsizler (%49), düşük gelirliler (% 48), öğrenciler (% 47) ve ev kadınları (% 44) en çok stres altında olan gruplar.
Çalışanların stres düzeyi ortalama iken, en düşük oran emeklilerde (% 25) ve çalışan emeklilerde (% 29).
X
Yani anlayacağınız, dünya ortalamasına göre biz Türkler hem daha stresliyiz, hem daha üşengeciz, hem de daha uykusuzuz.
Zaten nasıl öyle olmayalım ki..
Bu ekonomik durum, bu pahalılık, bu siyasi gerginlik, bu dolar, bu altın, bu emekli maaşı, bu işsizlik, bu zamlar, üst üste yaşanan felaketler insanda yaşam zevki mi bırakır?
Eksi stresle yaşayan, dünyanın en mutlu insanları olan Japonlar ya da Danimarkalılar bile burada bir ayda tavana vururlar!..
