Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        Galatasaray ve Fenerbahçeli çocukların maçında çıkan olayları hepimiz ibret ve hayretle izledik. Havalarda uçuşan tekmeler, kim olduğu bilinmeyen birçok futbol teröristinin sahaya doluşup dehşet saçması... Olaya ilişkin bol bol yorum ve görüntüler çıktı ortaya... İşin sıcaklığı devam ederken ben konuya ilişkin yapılan televizyon yayınlarına itirazımı ortaya koyacağım bugün. Hatta bu yayınlara Beşiktaş-Bursaspor maçından sonra çıkan olaylardan beri bir anlam vermeye çalışıyorum desem yanlış olmaz. Televizyonların önemli bir terör olayındaki bakışı ile ‘futbol terörü’ bakışı neden bu kadar değişiklik arz ediyor? Neden ‘etik olarak biz bu görüntüleri yayınlamama kararı almadık’ denemiyor vurdu kırdılar için? Hadi onlardan geçtik; RTÜK en son Taksim’deki canlı bomba meselesinde dahi yayınlara kanunen müdahale ederken, konu sporda şiddet olunca neden; ‘Hop kardeşim, bu kadar herkesi galeyana getirebilecek görüntüleri arka arkaya veremezsiniz’ demiyor. Bu da terör değil mi? Gaz bombalarının, sopaların, bıçakların hatta zaman zaman silahların kullanıldığı bu olaylara sadece ve sadece reyting malzemesi olarak bakılıyor bugün. Herhangi bir uyarı çekilmeyince de iş çığırından işte böyle çıkıyor. Her gün arka arkaya ve tekrar tekrar ekranlarda uçuşan tekmeler ve yumruklar seyretmeye devam ediyoruz. Ama kimse şunun farkında değil maalesef. Altyapı anlamında Fenerbahçe ve Galatasaraylı sporcular daha birçok kez karşı karşıya gelecekler. O maçları birçok insan izleyecek. Ve yükseltilen bu tansiyon buraları daha da gergin hale getirecek. Her an başka olayların kopması muhtemel. Ve maalesef bu tansiyonun bu kadar tırmandırılmasına yardım eden de bizim televizyonlarımız oldu.

        Ahlak dersinden önce, herkes evinin önündeki pisliği temizlemeli. Birilerinin ‘tırmandırmaya’ dur demesi şart.

        Şov dünyası...

        Şov dünyasına kenarından köşesinden giren spor yüzlerininne hale geldiklerine tanıklık ediyoruz bu aralar. Son bir hafta içerisinde arka arkaya patlayan olaylara baksanıza!

        Geçtiğimiz aylarda Arda-Sinem Kobal ilişkisi ile gündeme gelen magazinsel spor olayları bugün Derya Büyükuncu’nun ‘Yok Böyle Dans’ tartışmaları ile devam etti. Büyükuncu Yüzme Federasyonu ile bu yarışma yüzünden birbirine girdi. Bu yarışmanın hedef isimlerinden biri de biliyorsunuz ki Burcu Esmersoy...

        En son da futbolcu Yusuf Şimşek’in manken sevgilisi ile karakolluk olması olayı...

        Bunlar son dönemde yaşanan ve benim aklıma gelenlerden birkaçı.. Tarihte örnekleri ise çokça var.

        Daha öncede yazmıştım. Magazin ile sporu harmanlamaya bir diyeceğim yok.

        Herkesin özel hayatı ve kendisini bağlar.

        Ama şunu unutmamak lazım: Spordaki profesyonelliğin yanında şov dünyasınıda idare etmek ayrı bir profesyonellik gerektiriyor.

        Baksanıza; aksi takdirde sudan çıkmış balığa dönebiliyorsunuz!

        Diğer Yazılar