Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        Medya dünya genelinde kötü haberi çok sever.

        Çünkü kötü haberin çok sattığı fikri hakimdir.

        Global düzeyde durum böyleyken bizim medya nedense herkesten fazla sever gibidir kötü haberi. Belki işin içine arabesk ruh halleri de karışıyor olabilir.

        Bizim kollektif ruh halimiz haline gelen kötümserlik, karamsarlık ulusal güvenliğimizi tehdit eder boyutlara ulaştığından aslında bizim bundan çıkabilmemiz için güzel haberlere, başarı hikayelerine ihtiyacımız var.

        Ruh hallerimiz nedeniyle karanlıklaşan bu dünyada bize ışıklar lazım.

        Varsın bu tür haberler çok satmasın, umurumda değil. Çünkü biliyorum ki bugünkü durumumuzdan çıkışımız bu ışıkların sayılarının artmasına ve büyümesine bağlıdır.

        BİR TÜRK BİLİM ADAMI

        Bir Türk bilimadamı, Prof. Dr. Ali Rıza Kural Dünya Endoüroloji Derneği Başkanı.

        Bunu bilmiyordunuz değil mi? Halbuki 16 Eylül’de dernek başkanlığını devraldı. Kötü haberler, düşük düzeyli kısır döngü içinde olan Türk medyası nedense bunu, bu hepimizi gururlandıracak haberi göremedi.

        Prof. Dr. Ali Rıza Kural
        Prof. Dr. Ali Rıza Kural

        2 hafta önce Ali Rıza Kural’ın başkanlığında Paris’te 2000 doktorun katıldığı kongre de büyük başarıyla gerçekleştirildi. Konuyla ilgili dergilerde hocamızın başarılı başkanlığı ve gerçekleştirilen yenilikler üzerine övgü yazıları çıkıp duruyor.

        Bir Türk futbol akımı yurtdışında başarılı olduğu zaman yer yerinden oynuyor.

        Bu da olacak tabii ki ama bir Türk bilimadamının bu başarısını da alkışlamayı öğrenmemiz gerekiyor.

        Ben bu köşede elimden geleni yapmaya çalışıyorum. Bu tür ışıklra ne kadar ihtiyacımız olduğunu bildiğimden bu gelişmeyi sizlerle paylaşmak istedim.

        Prof. Kural gibi insanlar Türkiye’nin hem gururu hem de global soft power’ının göstergesidirler.

        MUSİKİ SEVDASI

        Hocayı tanıdıktan sonra onun bir başka müthiş yanını da keşfettim. Hoca daha tıp fakültesinde okurken aynı zamanda Devlet Klasik Türk Müziği Korosu ve TRT İstanbul Radyosu'nda da ses sanatçılığı yapmış.

        Hoca muhteşem ud çalar ve ‘Sevdiklerimin Sevdikleri ve Klasikler' adlı 2 CD'si de var.

        Bu yazıyı yazarken Klasikler’den parçaları da dinliyorum.

        Yazıyı hepimiz adına ona kocaman bir "Sağol hocam" çekerek bitirmek istiyorum.

        Diğer Yazılar