Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        Başta Washington olmak üzere batının güç merkezlerinde Suudi Arabistan’ın defacto lideri Muhammed bin Selman’ın yerine kimin geçebileceği konuşuluyor.

        Çok kısa süre önce hemen her merkezin favori lider adayı olarak yaklaştığı Selman’ın bu kadar hızlı gözden çıkarılmasının nedenini soruşturdum.

        Amerikan istihbarat camiasının iç işleyişini çok iyi bilen kaynağıma, "Bu hızlı gözden düşüş Kaşıkçı olayıyla mı açıklanıyor?" diye de sordum. Aldığım cevaplar şöyleydi:

        KAŞIKÇI OLAYI

        Kaşıkçı olayı tepkinin sadece görünürdeki nedeni. Başta Washington olmak üzere tüm merkezlerin Kaşıkçı meselesi üzerine gitmelerine bakıp da Muhammed bin Selman’ın gözden düşmesinin sadece bu olayabağlı olduğunu düşünmen yanlış olur.

        -Selman bir süredir özellikleWashington’da tepki topluyordu. Bu tepkiye global finansman çevrelerinin tepkisi de eklenince sonunda Selman’ın liderliğinin üstü çizildi.

        -Kaşıkçı olayı kabul edilebilecek bir şey değil tabii ki ama Washington’da da Londra‘da da devlet yapıları Suudi Arabistan’ın bu şekildedavranmasını sürpriz bulmadılar. Daha önce de buna benzer vukuatlarıvardı. Hiç bir merkez söz konusu Suudi Arabistan olduğunda sadece Kaşıkçı nedeniyle ilişkileririsk altına atmaz.

        Muhammed bin Selman
        Muhammed bin Selman

        GLOBAL FİNANS ÇEVRELERİNİN ÇIKARLARI

        Selman’a asıl tepkinin oluşmasına neden olan konu onun global finans ve iş çevrelerinin çıkarlarına aykırı hareket etmesidir.

        Özellikle Amerikan iş ve finansman çevreleri, örneğin Goldman Sachs, Citigroup Muhammed bin Selman’ın daha önce geleceğe yönelik verdiği bazı sözlere uygun iş planları yapmışlardı. Ancak kısa süre önce görüldü ki Selman bu verdiği sözlerin hiç bir tanesini tutma niyetinde değil. Asıl büyük tepki işte o aşamada oluştu. Global dünya düzeni o noktada Selman’a alternatif aramaya başladı.

        ROAD SHOW'DA VERİLEN SÖZLER

        -Hatırlayın Selman bir süre önce Amerika’ya bir resmi ziyaret yapmış ve neredeyse bir road show yaparak Suudi Arabistan ekonomisini Amerikan iş ve finansman çevrelerine pazarlamayagirişmişti.

        -Bu çevrelere bir çok vaatyapıldı. Onlar da buna kanıp iş planları yaptılar. Şimdi bunların hepsinin dosyası tek tek kapanıyor.

        -Selman o turunda kendisinin 2030 vizyonu diye adlandırdığı plan doğrultusunda Suudi Arabistan’da birçok özelleştirme olacağını ve büyük pastanın da Amerikan şirketlerineverileceğini söyledi.

        -Ayrıca devletin petrol devi Aramco’nun da hisselerinin Wall Street‘e kote edileceğini ve ilk halka açılma işinden de büyük finansman şirketlerine büyük paralar kazandırılacağını anlattı.

        -Amerikan devletine de alacağı yeni silahlar için niyet mektupları verdi.

        TUTULMAYAN SÖZLER

        Amerikan istihbarat çevrelerine yakın kaynağım bu sözlerin hiç bir tanesinin tutulmadığını anlattı.

        -Aramco’nun halka açılmasının ilk önce ertelendiği daha sonra bu konunun tamamen rafa kaldırıldığı haberi ulaştı Washington’a.

        -Trump’ın sözünü ettiği 110 milyar dolarlık silah satışının da olacağı şüpheli çünkü niyet mektubundan başka ortada imzalanmış bir belge yok.

        -Suudi Arabistan'danbüyük özelleştirmeler yapılacağı düşüncesinden de vazgeçildiği sinyalleri geliyor.

        ALTERNATİF ARAYIŞLAR

        Bu gelişmeler üzerine Amerikan devleti içinde Selman’a karşı bir tepki oluştu.

        Yönetim içinde şu anda Selman’a alternatif isimler bulunması ve desteğin tespit edilecek o isme verilmesi tartışması var. Ulusal güvenlik konseyi içinde bile bu düşünceyi dile getirenler bulunuyor.

        Bu arayışta adı ön plana çıkan iki isim var. Bir tanesi şu anda Suudi Arabistan’da Selman tarafından göz altında tutturulmaktaolan Muhammed bin Nayef. Diğeri de Suudi Arabistan’ın Washington elçisi olan Halid bin Selman. İkisi de Amerika’nın görüşlerine çok yakın olan isimler ve özelleştirmeler ile birlikte gelmesi gereken liberalleşme adımlarını da atabilecek kişiler olarak da görülüyorlar Washington’da.

        Bu süreci bana anlatan kaynağım "Eğer Selman’a tepki sadece Kaşıkçı olayı nedeniyle olsaydı Selman’ın bunu atlatması belki olabilirdi ama gördüğün gibi çok daha derinde yapısal bir tepki var ona karşı. Sistem onu gözden çıkarmış gibi" diyerek sözlerini tamamladı.

        Diğer Yazılar