Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        “Kısa vadede ekonomik ihtiyaçlarının karşılanacağından emin olmak isteyen seçmen, gelecek hayallerine oy veriyor” diyen siyasal iletişim uzmanı Dr. Gülfem Saydan Sanver, umut vermenin hesap sormaktan daha etkili olduğunu vurguluyor.

        Saydan Sanver’in bu sözleri; 2007 seçimlerinde AK Parti, CHP ve MHP’nin miting, reklam ve saha çalışmalarını içine alan, 6 yıllık çalışmasından süzülerek önümüze geliyor.

        Saydan Sanver’in Sorbonne Üniversitesi’nde 2007-2013 yılları arasında tamamladığı “Türkiye’deki Seçim Kampanyaları ve Siyasi Partilerin Karşılaştırmalı Seçim Stratejileri” başlıklı doktora tezi, 2014 yılında A.N.R.T Yayınevi tarafından Fransa’da basılarak konusunda Avrupa’da basılan ilk kitap oldu.

        Tez, aynı zamanda Sorbonne akademik jürisinden “onur ödülü” aldı.

        Saydan Sanver, Kasım 2013’ten beri merkezi Amerika’da olan Uluslararası Siyasi Danışmanlar Derneği’nin (IAPC) yönetim kurulu üyeliğini de sürdürüyor.

        ABD Başkanı Barack Obama’nın da aralarında olduğu, dünya liderlerinin seçim kampanyalarını yürüten iletişimcilerin üye olduğu IAPC’nin genel sekreterliğini ise Yorum Ajans’ın kurucularından Mehmet Ural yürütüyor.

        Ural, 1987 seçimlerinde Erdal İnönü’nün iktidar ortağı olarak siyaset sahnesine çıkmasını sağlayan “sıkılmış limon” kampanyasını hazırlayan ekibin başındaydı.

        Saydan Sanver’in Türkiye’deki profesyonel hayatının başlangıç noktası, 2009 yılında 55 bin oyla seçilen CHP’li Sarıyer Belediye Başkanı Şükrü Genç’i 2014 yerel seçimlerine hazırlamaktı. Genç bu seçimlerden, oylarını ikiye katlayarak çıktı.

        DUYGULARDAN ETKİLENİYOR

        2010 yılında siyasal iletişim yapmak üzere kurduğu danışmanlık firması Element Strateji’nin pazarlama alanına ilham vermesini hedefliyor.

        Saydan Sanver, 6 Mart’ta Ritz Carlton Oteli’nde, dünyanın önde gelen siyasal iletişim fenomenlerinin konuşmacı olarak katılacağı “Hedef Kitle” konferansı düzenliyor.

        Tüketici algısı ve seçmen tercihlerinin tartışılacağı konferansın gözdesinin, Time Dergisi tarafından “Dünyanın başarılarıyla 30 yaş altı, 30 kişisinden biri” seçilen Teddy Goff olacağı açık.

        İzlediği dijital strateji ile Obama’nın kampanyasına 690 milyon doların üzerinde bağış, Facebook’ta 45 milyon, Twitter’da 33 milyon takipçi toplayan Goff’un başarısını tek bir “twit” sabitlemişti. Oscar töreni sunucusu Ellen DeGeneres’in selfisi olmasaydı, “Twitter’ın en çok retweet edilen twit’i” unvanının sahibi 2014 yılında da, Obama’ydı.

        2012 yılındaki seçim zaferinin ardından Obama’nın eşi Michelle Obama’ya sarıldığı bir fotoğrafı “Dört yıl daha” açıklamasıyla paylaştığı twit, birkaç saat içinde 630 bin kez retweet edilmişti.

        Saydan Sanver “Duygular, düşüncelerden daha etkili” diyor ve bir örnek veriyor:

        “İmajlar ve algı, multidisipliner bir konu. Amerika’da yapılan bir araştırmada, anaokulu öğrencilerinin kimin başkan olacağını her seçim öncesinde bildikleri tespit edilmiş.”

        ÖTEKİ Mİ, ÖTEKİ DÜNYA MI?

        Türkiye ile Latin Amerika seçmeni arasında benzerlikler kuran Saydan Sanver’in, “Orada da yolsuzluk iddiaları seçmenin oy verme motivasyonunu etkilemiyor” sözü, kıtada uzun süre yönetimde kalan ve devrimlerle yıkılan diktatörlük rejimlerini analize muhtaç.

        Saydan Sanver, Şili’nin İstanbul Fahri Konsolosu Dr. Haluk Sanver’in gelini. Latin kültürüne uzak sayılmaz.

        Halkın nabzını tutan politikalar üretmek için, seçimlerden çok önce sahada çalışmak gerektiğini söylüyor.

        “Kadınlar bilgiyi daha hızlı yayıyor. Yeni seçmende de annenin etkisi ağır basıyor” diyerek ev ziyaretlerinin önemini vurguluyor.

        Sanver çarpıcı bir bilgi veriyor: “Anketler yanıltıcı olabiliyor. Çünkü Türk halkı ya anketöre güvenmediği için yalan söylüyor ya soruyu anlamıyor ya da sıkılıp kafadan atıyor.”

        Sloganların gücüne inanan Sanver, Mustafa Sarıgül’ün yerel seçimlerde kullandığı “Ötekisi Olmayan İstanbul” söylemini kritik ediyor: “Öteki sofistike bir kavram. Ne anlama geldiğini bir dolmuş şoförüne sorduğumda ‘Ne yaparsan bu dünyada’ cevabını almıştım.”

        Zaten partiler; “öteki dünya” ile “ötekileştirmek” meselesini bir çözse mesele kalmayacak galiba...

        Diğer Yazılar