Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        Atlantik Okyanusu’nun Miami açıklarında, 7 metrelik bir teknede bir haftada 21 dalış yaparak dünya şampiyonu dalgıç Şahika Ercümen’i denizin 30 metre altında köpekbalıklarıyla yüzerken fotoğraflayan Ayşegül Dinçkök, “Bunun bir ikincisi olmayacak” diyor. Sergiyi, Ocak 2016 yılında yaşamını kaybeden kendisi gibi dalış sevdalısı işadamı ve toplumsal cinsiyet eşitliği savunucusu dostu Mustafa Koç’un anısına adamış. “Derin Tutku” adını verdiği ilk sergisini 2012 yılında açan Dinçkök’ün sualtı fotoğrafları, “Akdeniz Koruma Derneği”nin “Egeli Balıkçı Kadınlar” projesinden Mardin’e, Van’a, Hatay’a kadar uzanıp kadınları destekledi.

        SERGİNİN GELİRİ KADINLARA

        Dün Beşiktaş’taki Deniz Müzesi’nde açtığı “Derin Tutku-Misunderstood- Yanılgı” fotoğraf ve video art sergisinin geliri de Çaba Derneği (Çağdaş ve Bağımsız Yardımlaşma Derneği) bünyesinde oluşturulan “Kadın Fonu”na gidecek.17 Mayıs’a kadar gezilebilecek sergi, Eylül 2018’den sonra yurtdışına çıkacak. En fazla 3 kopya yapılabilecek 25 fotoğraf, 1 video ve 1 “Light Box”tan (Işıklı Kutu) oluşan sergi açılmadan, fotoğraflardan 3’ü, 40 bin liraya bir Çaba Derneği üyesi tarafından satın alınmış bile. Üç boyutlu görsellik yaratan, 50 kilo ağırlığındaki “Işıklı Kutu”ya ise muhtemelen 20 bin lira etiket konacak.

        Dinçkök’e sergiyi dolaşırken, “Sergi gelirleriyle kıtalararası yolculukları kapsayan ekip çalışmalarını finanse edebilmek mümkün mü?” diye soruyorum. “Benim harcamalarım bunların parasıyla ödenmez” karşılığını alıyorum. Projenin sergi müziği, kadın sanatçı İklim Tamkan’ın imzasını taşıyor. 12 yıl Avusturya’da sürdürdüğü klasik müzik çalışmalarını bundan 3.5 yıl önce sonlandırıp Türkiye’ye dönen Tamkan, “Stüdyoda da kadınlarla çalıştım. Eseri Ercümen’in köpekbalıklarıyla yüzen videosunu izlerken bir kerede tamamladım” diyor. Dinçkök, “Dünyada köpekbalıklarını çeken kadın fotoğrafçılar, dalış yapan kadınlar var. Ancak ilk kez kadın dalgıç-fotoğrafçıyı bir araya getiren bir projeyi ortaya çıkardık” diye ekliyor. Proje, 400 milyon yıldır yaşayan en eski canlı türü olan köpekbalıklarının sualtında, kadınların ise yeryüzünde anlaşılamadığı ve değerinin tam olarak bilinemediği düşüncesinden doğmuş..

        ***********

        NEFESİMİZİ KESEN KATLİAM!

        Yılın 250-300 gününü denizin altında geçiren Ercümen’e sorulan en sık sorulardan biri, “Köpekbalıkları insanları yerken siz nasıl korkmadan onlarla birlikte yüzüyorsunuz?” oluyor. Verdiği yanıt, yüzde 80’i denizlerle çevrili mavi kürenin oksijensiz kalma sorununa işaret ediyor: “Köpekbalığının bir insanın ölümüne neden olma oranı 240 milyonda 1 kişiye denk geliyor. Bu da yılda 5 kişi demektir. Yapılan bazı istatistiklere göre, 1580-2017 yılları arasında 70 kişi büyük beyaz köpekbalıkları tarafından öldürüldü. İnsanlar ise sadece geçen yıl 75-100 milyon köpekbalığını endüstriyel tüketim ya da yüzgeçlerini yemek için öldürüyor. 400 tür köpekbalığının yaklaşık 100’ü yok oldu. Bunun sonucunda da okyanus solunumu yok oluyor, dünyamız nefes alamıyor.”

        Ercümen’in köpekbalıklarıyla yüzerken tüm vücudunu kaplayan mavi bir dalgıç elbisesi giymesinin ve balıkların kuyruklarına benzer palet kullanmasının sırrını da öğreniyorum: “Köpekbalıklarına tehdit oluşturmadığım sinyalini vermek için bu giysileri seçtim. Aslında insan etini yemiyorlar, kendilerine yönelik tehlike algısı yaratıldığında parçalıyorlar.”

        Sergi; şiddet gören, öldürülen kadın haberlerinin yer aldığı gazete kupürlerinden hazırlanan panoda yer alan kavramlarla mesajını veriyor: Tutku, şiddet, cesaret, hoşgörü, fırsat, önyargı, eşitlik, sevgi, anne....

        Diğer Yazılar