Durmadan çalacaklar, siz de durmadan dinleyiniz

ECE ULUSUM / GAZETE HABERTÜRK

İstanbul’da bundan 45 yıl önce ne adamakıllı bir konser salonu ne de bir festivalimiz vardı. O dönem yazılanlara baktığımda görüyorum ki Şan Sineması’nda bir hafta İstanbul Şehir Orkestrası, bir hafta da Türk Musikisi İcra Heyeti konser verirmiş. Anca büyük solistler gelince Saray Sineması konser alanına dönüştürülürmüş. Hatta bir gün “TRT’de plaklardan çalınan parçaları dinlerdik, ne konseri?” demişti Filiz Ali sohbetimiz sırasında. Şimdiyse hangi gün, hangi etkinliğe gideceğiz karar vermekte zorlanıyoruz; festivale gelecek isimleri duyar duymaz bilet almaya gidiyoruz. Onlardan biri de E.C.A. Presdöküm Sanayii A.Ş. sponsorluğunda bu yıl 1-24 Haziran tarihleri arasında 44’üncüsü gerçekleşecek İstanbul Müzik Festivali. 44 yıl dile kolay! Ne isimleri şehrimizde ağırladı İKSV bu festivalle; hem sanatçılar hem de izleyiciler tarafından ilgiyle takip edildi. Direktörlüğünü Yeşim Gürer Oymak’ın yaptığı festival ekibi artık sadece yıldız isim peşinde de değil. Onlar için yenilikler, farklı deneyimler ve yaratıcı programlar daha öncelikli. Mesela bu yılki festival teması Shakespeare’in 400’üncü ölüm yıldönümü dolayısıyla onun şu sözü: “Eğer müzik aşkın gıdasıysa, durmadan çalınız”... Üstüne denecek bir şey yok. Dahası bu sefer müzikle tiyatro ve edebiyat iç içe. Birçok yenilik ve güzellik de cabası! 26 konserlik etkinlikte neler oluyor, kimi kaçırmamalı, nelere dikkat edilmeli; karşınızda 44. İstanbul Müzik Festivali rehberi ve İstanbul Müzik Festivali Direktörü Yeşim Gürer Oymak röportajı.

‘SÜRESİ KISALSA DA ETKİNLİK SAYISI ARTTI’

Festivalin teması Shakespeare’den “Eğer müzik aşkın gıdasıysa, durmadan çalınız”...

Müzikle coşar, müzikle ağlarız. Kimse sevgilisiyle dinlediği, ilk dans ettiği müziği unutmaz ve o müzikleri duyduğu anda da o ana geri döner. Ölümünün 400. yılında tüm dünyada anılan Shakespeare’in 12. Gece adlı oyunundan alınan bu dize 21. yüzyılda da aynı güncelliğini koruyor.

Bu yıl Bergüzar Korel de bir etkinlikle festivalde. Festivale ne kattı?

Bergüzar Korel sadece çok yetenekli bir oyuncu olarak değil, iyi bir eş, örnek bir anne olarak hepimizin gönlünde taht kurmuş, özel bir yeri olan sanatçı. Bu yılki festivalde ilk kez çocuklar için bir klasik müzik etkinliğine yer vermeye karar verdiğimizde, aklıma ilk gelen isim Bergüzar Korel oldu. Eşi Halit Ergenç ile birlikte klasik müziğe özel ilgileri olduğunu bildiğimden, bu projeye müzik birikimiyle büyük zenginlik katacağını düşünüyorum.

Shakespeare’in ölümünün 400’üncü yılına özel etkinlikler var. Klasik müzik bu sefer tiyatro ve edebiyatla iç içe...

Bence sanat bir bütün. İyi bir eser hangi disipline uyarlanırsa uyarlansın, yine özünde iyi bir eser olarak kalıyor. Shakespeare’in zamansız eserleri usta bestecilerin müziğiyle işitsel dünyamızda da yine aynı zenginliğe bürünüyor. Usta tiyatrocuların da yorumuyla, bildiğimiz eserleri daha zengin bir yaklaşımla deneyimleyeceğiz.

Bu yıl “festival günleri kısalıyor, sanatçılar gelmiyor” organizasyon düzenleyenlerin dilinden düşmüyorken klasik müzik festivalinde hiç görmediğimiz gibi dolu dolu bir programla karşılaştık. Dünyadaki kaos festivali etkilemedi mi yoksa biz hiç sezmedik mi?

Festivalin süresi kısalsa da etkinlik sayısı aslında arttı. Ramazan Bayramı’nın her yıl biraz daha öne çekilmesiyle, önümüzdeki birkaç yıl daha kısa ama daha yoğun programlarla izleyicilerle buluşacağız. Elbette içinde bulunduğumuz ortamda festival yapmak kolay değil. Endişelenen sanatçı ve topluluklar elbette oluyor. İşimiz onları mümkün olduğunca yatıştırmak, ikna etmek ve bu önlemleri almak ve sizlere sezdirmemek. İnsanlık şiddetin arttığı zor bir dönemden geçiyor. Şiddete Leonard Bernstein’ın sözleriyle cevap veriyoruz: “Şiddete karşı cevabımız, her zamankinden daha yoğun, daha güzel ve daha adanmış müzik yapmak olacak.”

Shakespeare de aramızda

4 Felix Mendelssohn’un Shakespeare’in en iyi oyunlarından Bir Yaz Gecesi Rüyası için bestelediği eseri Soprano Ayşe Şenoğul seslendirecek, İngiliz kemancı Tamsin Waley-Cohen ise Mendelssohn’un Keman Konçertosu’nu yorumlayacak. Dahası Tilbe Saran da oyundan bölümler canlandıracak. (3 Haziran 20.00 - Aya İrini Müzesi) 4 Ünlü piyanist Alexei Volodin’in müziği Mert Fırat ve Tilbe Saran’ın güçlü oyunculuğuyla harmanlanacak. İkilinin canlandıracağı oyunlar Shakespeare’in vazgeçilmezleri; Romeo ve Juliet, Bir Yaz Gecesi Rüyası ve Kral Lear... (10 Haziran 20.00 - Saint Antoine Alt Kilisesi)

Bergüzar Korel’den masal saati

Festivalde çocuklara özel bir masal projesi de var. İngiliz şef Howard Griffiths, direktörlüğünü yürüttüğü Brandenburg Devlet Orkestrası ile Cadı ile Maestro masalını klasik müzikle sunacak. Masal anlatıcısıysa sanatçı Bergüzar Korel. Cadının büyük sırrını müzikal bir yolculukla anlatacak... Etkinlik her ne kadar çocuklara özel olsa da masal seven yetişkinlere de kapısı açık. (12 Haziran 12.00/14.00 - Uniq Hall İstanbul)

Yaşar Kemal, Deniz Küstü...

Yaşar Kemal’in romanı Deniz Küstü, Michael Ellison’ın uyarlamasıyla festival programında. Dünya prömiyerinin yapılacağı müzik tiyatrosunda Ellison’un müziklerine Simon Jones librettosu ve rejisiyle, Zeynep Tanbay koreografisi ve NohLab da video skenografisiyle eşilk edecek. (11 Haziran14.00/20.00 - Süreyya Operası)

Festival yenisi: Müzik Rotası

Müziğin izinden gitmek hem anlamlı hem de eğlenceli. Dünyayı müzik uğruna gezmeyi isteyenler beni anlayacaktır. Henüz o hayalinizi gerçekleştiremediyseniz Müzik Rotası iyi bir başlangıç olabilir. Müzikli istikamet şöyle: Üç Horan Kilisesi’nden başlayacak ve sırasıyla Meryem Ana Kilisesi, Saint Antoine Alt Kilisesi, Hollanda Konsolosluğu’ndaki 1711 tarihli Şapel ve Kırım Anglikan Kilisesi. Etkinlik 4 Haziran 11.00 ve 12.00’de iki seans halinde olacak.