Hayal gibi bir keşif, Hayalet Köy

Al Madam, bugün kumlar altında kalarak tam anlamıyla hayalet bir kasabaya dönüşmüş, tekinsiz bir yer. Neden böyle olduğuna ilişkin muhtelif rivayet var. Bugün Al Madam’ın Hayalet Kasabasından bahsedildiğinde duyacağınız hikaye, kedi gözleri ve makas elleriyle buraya gelen herkesi kovan korkunç bir dişi cin hakkında…

Yine o günlerden birindeyim. Hadi sabahın daha aydınlaşmamış diliminden başlamalıyım anlatmaya. Öyle ya güneşin ilk halini çölün ortasında hakkında efsaneler yazılan geçmişle bağını bir parça olsun kopartmış eski bir yerleşime gitmenin heyacanı içindeyim. Evet ben de herkes gibi yeni bir yere giderken heyecanlanır, meraklanırım, ancak bu kez bu duygu biraz daha fazla, karanlığın içinde Ras Al Khamiah’ı Al Madam’a bağlayan otoyoldayım. Aracın yan penceresinden yıldızların aydınlattığı loş karanlığa dalıp gidiyorum.

Kucağımda Spotify listemden DJ’ler; Sahale, Ali Farahani, Armen Miran, Hratch, Africa ve Arap coğrafyasının çöllerini hatırlatan etnik düzenlemeleri var, yine yola müziğe dalıp gidiyorum. Otoyoldan ayrılıp ufukta Ghost Village’ı gördüğümüz an çölün yerlileri develerle karşılaştığımız an. Köyün hemen girişinde onlarca devenin gün doğumundaki yolculuklarına şahit oluyoruz. Nefis bir manzara gün doğumu koşturan çöl hayatının en güzel varlıkları. Evet birazdan Ghost Village ve ben başbaşayız. Sokağın başındaki camiyi geçip kum yığının üzerinde bahçe duvarını aşıp kendimi evin giriş holünün içinde buluyorum. Gök mavisi bir duvar beyaz bir tavandan kalıntıların geri kalanın başka bir deyişle evin belden yukarısını örten kum tanelerinin üzerinde ayakta durmaya çalışıyorum.