Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Anasayfa Özel İçerikler Abdurrahman Yıldırım Üç trilyonluk halka arz fırsat mı risk mi?
        Sesli Dinle
        0:00 / 0:00

        Finansal piyasalar, geçtiğimiz haftanın sarsıntısını, yani Fed'in faiz indirimini ve aylık 40 milyar dolarlık likidite desteği kararını hâlâ sindirmeye çalışıyor. Bu doping etkisi bir yandan piyasalara destek verse de, beraberinde getirdiği enflasyon ve Fed'in bağımsızlığına yönelik endişeler, belirsizliği körüklüyor.

        Piyasaların bu karmaşık durumu çözmeye çalıştığı bir dönemde, yeni yılda toplam büyüklüğü 3 trilyon dolara varacağı tahmin edilen ve çoğunun yapay zeka (AI) şirketleri olduğu dev halka arzlar (IPO) kapıda bekliyor.

        Bu devasa halka arz dalgası, önümüzdeki dönemin en büyük fırsatı mı yoksa riski mi olacağı sorusunu gündeme taşıyor.

        FED KARARI HENÜZ SİNDİRİLEMEDİ

        ➔ Geçtiğimiz hafta finansal piyasalar için tam bir duygu karmaşası yaşandı. ABD Merkez Bankası (Fed), faiz indirimine gitmekle kalmayıp, üzerine aylık 40 milyar dolarlık likidite desteği sunacağını açıkladı.

        ➔ Bu "doping" etkisi Çarşamba ve Perşembe günü görülse de, cuma günü yaşanan sert satışlar, piyasaların bu kararları ve etrafındaki gelişmeleri henüz tam olarak sindirilemediğini gösteriyor.

        ➔ Piyasaların sindirmeye çalıştığı en büyük lokmalardan biri, Fed Başkanlığı adayları ve Başkan Trump'ın beklenmedik çıkışları oldu. Öne çıkan adaylardan Kevin Hassett'e gösterilen reaksiyonla tahvil faizleri hızla yükseldi.

        ➔ Fed'in faiz indirdiği ve bol likidite pompaladığı bir ortamda, ABD 10 yıllık tahvil faizlerinin %4'ün altından %4.20 seviyelerine sıçraması, piyasaların Fed'in politikalarına şüpheyle yaklaştığının en net kanıtıdır.

        ➔ Hassett'in yanına, piyasalarca daha geleneksel bir merkez bankacı olarak görülen adaşı Kevin Warsh'ün eklenmesi kısmi rahatlama getirse de, Trump'ın "%1 ve altı faiz" ısrarı, Fed'in bağımsızlığı üzerindeki belirsizliği derinleştiriyor.

        Fed'e yapılacak atama ve yapısındaki değişiklikler, önümüzdeki dönemin bir numaralı riski ve sorunu olmaya aday.

        #resim#1322201#

        LİKİDİTE İYİ DE FATURASI ENFLASYON

        ➔ Bu ortamda, bol likidite doları zayıflatıp altın ve hisse senetlerini desteklese de, Fed geçen hafta istihdamı daha önemli bir sorun görerek enflasyonu gözden çıkarma yönünde kritik bir tercih yaptı.

        Piyasalar için bol ve ucuz para iyidir de, işin matematiğinin de tutması gerekiyor. Kısa vadenin dışına çıkıldığında, enflasyon yeniden başkaldırdığında ve Fed müdahale etmek zorunda kaldığında, oyun yeniden karışacaktır.

        ➔ Önümüzdeki yıl Fed'in enflasyon riskine ek olarak, piyasalar için iki dev risk daha beliriyor: ABD ara seçimleri ve özellikle teknoloji odaklı büyük halka arzların hızlanacak olması.

        ARZLARDA FIRSAT CEPHESİ

        ➔ Beklenen 3 trilyon dolarlık halka arzın önemli bir kısmı, yapay zeka alanının en gözde şirketlerinden gelecek. Bu durum, piyasalar için iki temel potansiyeli beraberinde getiriyor.

        Fırsat cephesinde, yeni ve ekonominin sürükleyici sektöründen şirketlerin halka arzı, piyasaya yeni hisse senedi, yeni katılımcılar ve yeni heyecanlar katabilir. Bu halka arzlarla, aynı zamanda taze sermaye de sağlayabilir.

        Sektörel coşkuya yol açabilir. Yapay zeka devlerinin borsaya girmesi, tüm teknoloji ve AI ekosistemine yönelik ilgi ve coşkuyu tavan yaptırarak, ilgili sektördeki mevcut hisselerin fiyatlarını da yukarı çekme rolünü oynayabilir. Bu, borsalar için genel bir yükseliş trendi yaratma potansiyeli taşır.

        Yenilikçiliğe katkı yapar.Bu şirketlerin halka açılması, teknolojik yeniliklerin finansal sisteme entegrasyonunu hızlandıracak ve uzun vadeli ekonomik büyümeyi destekleyecektir.

        RİSK, LİKİDİTEYİ ÇEKMEDE VE DEĞERLEME BALONUNDA

        ➔ Hazırlığı yapılanların toplam halka arz tutarı 3 trilyon doları buluyor. Bu devasa arzın en kritik bileşeni ise yapay zeka (AI) şirketleri.

        ➔ Böyle bir arzın piyasaya sürülmesi, yatırımcının mevcut pozisyonlarından likidite çekerek yeni hisselere yönelmesine neden olacak.

        ➔ Fed likidite sağlarken, halka arzlar likiditeyi emerek piyasalarda geçici bir sıkışıklık ve satış baskısı yaratma potansiyeli taşıyor.

        ➔ Halka arz edilecek şirketler arasında yapay zekanın gözde oyuncularının yer alması, sektörel ilgiyi tavan yaptırırken halka arz fiyatlarını mantıksız seviyelere çıkartabilir.

        ➔ Bu durum, şirketlerin henüz kârlılık potansiyellerine ulaşmadan, gelecek 10-15 yıllık kârlarının şimdiden fiyatlanmasına yol açabilir.

        ➔ Aşırı şişkinlik, kar beklentilerinde ufak bir hayal kırıklığında veya makroekonomik geri çekilmede sert bir düzeltmeye neden olabilir.

        İKİZ RİSK: ENFLASYON VE YAPAY ZEKA BALONU

        ➔ Piyasalar için bol ve ucuz para iyidir, ancak bu paranın dağılımının ve değerlemenin matematiğinin de tutması gerekiyor.

        ➔ Piyasalar, Fed'in bol ve ucuz para vaadi ile teselli bulsa da, 2026'ya girerken bu rahatlığın iki büyük faturası karşımıza çıkabilir.

        ➔ Orta vadede geri dönecek olan enflasyon riski ve piyasadan devasa likidite çekerken aşırı değerlenmiş bir AI balonunu şişirme riski.

        ➔ Yapay zeka şirketlerinin halka arzları, piyasaları yeni bir rekora taşıma potansiyeli barındırırken, aynı zamanda aşırı şişkinlik ve likidite emme kapasitesiyle büyük bir düzeltme riskini de barındırıyor.

        ➔ Yatırımcılar, bu devasa fırsatın cazibesine kapılmadan önce, şirketlerin temel kârlılık potansiyellerini ve halka arz fiyatlarının mantıklı olup olmadığını sorgulamalıdır.

        ➔ Önümüzdeki dönem, teknolojik heyecan ile finansal disiplinin en keskin şekilde çarpışacağı bir dönem olacak.

        Temkinli olmak ve kârlılığa giden yolu net olan şirketleri ayırt etmek, her zamankinden daha hayati.

        ➔ 2026 için terazinin bir kefesinde Fed'in bol likidite vaadi dururken, diğer kefesinde yapay zeka halka arzlarının potansiyel likidite çekimi ve aşırı değerleme riski var.

        ➔ Bu denge ve süreç 2026'nın, teknolojik heyecan ile finansal disiplinin çarpıştığı bir yıl olacağının sinyalini veriyor.