Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Sesli Dinle
        0:00 / 0:00

        CHP Genel Başkanı ve Millet İttifakı’nın Cumhurbaşkanı adayı Kemal Kılıçdaroğlu, seçimi ikinci tura bırakmadan ilk turda kazanabilmek için görüşme trafiğini devam ettirecek ancak Memleket Partisi Genel Başkanı Muharrem İnce ile yaptığı görüşme, bu amaca ulaşabilecek sonucu doğurmadı.

        Bana ulaşan anketlerin tümünde cumhurbaşkanlığı seçiminin ilk turunda hiçbir aday yüzde 50 artı 1’e ulaşamıyor. Bütün koşullar böyle kalırsa ve olağanüstü bir gelişme olmazsa 14 Mayıs’tan 15 gün sonra 28 Mayıs’ta ikinci tur seçim tecrübesini deneyimlemiş olacağız…

        Önceki günkü görüşmenin bitiminde uğurlama sırasında Muharrem İnce’nin, CHP Lideri Kılıçdaroğlu’na söylediği, “Ayağınıza sağlık, hoşgeldiniz, güle güle” sözleri siyasi nezaket açısından doğru ve şık bulunmadı.

        Ankara kulislerinde uğurlamadaki bu sözlerin, 2018 seçiminde cumhurbaşkanı adayı olan Muharrem İnce’nin, Kılıçdaroğlu’nun kendisine söylediği, “Gel bakalım Muharrem” sözlerine tepki olduğu değerlendirmeleri yapıldı. Yanlış da sayılmaz…

        Bu görüşmenin ardından dün de Kılıçdaroğlu ile İnce’nin bakanlık ve milletvekili sayısında pazarlığa giriştikleri, İnce’nin kısa süre içinde cumhurbaşkanlığı adaylığından çekileceği yönünde bazı kulis bilgileri dolaşıma sokuldu.

        Tabii bu söylentiler ister istemez Millet İttifakı içinde yer alan diğer beş partiyi oldukça rahatsız etti. Sonuçta varılan bir mutabakat ve yol haritası var ellerinde. Bu yeni gelişme onlar açısından kabul edilemez sonuçlar doğurabilirdi…

        Yaptığım görüşmelerden edindiğim bilgilere göre görüşmede kesinlikle böyle bir konu gündeme gelmemiş, ima dahi edilmemiş. İnce kanadı, “Biz önümüze bakıyoruz. Bunu teyit edemeyiz. Gündemimizde böyle bir konu yok” derken, CHP tarafı, “Kesinlikle böyle bir pazarlık söz konusu değil” değerlendirmesini yaptı.

        Görüşmeden sonra aldığım bilgilere göre rahatlıkla şu öngörüde bulunabiliriz; Muharrem İnce, şu aşamada adaylıktan çekilmeyi düşünmüyor. Bir karar verecekse seçimin ilk turunu gördükten sonra kararını verecek. İnce bir anlamda potansiyelini görmek, kendisini test etmek istiyor.

        İnce’nin 2018’de aldığı yüzde 30’luk oy oranına bakarak bu yaklaşımı sergilediğini görüyoruz. Daha önce yüzde 20’lik bir oy yüzdesi yakaladığını söyleyen Muharrem İnce, süreç içinde bunu yüzde 30’a taşıyarak ikinci tura kalacağını savunuyor. Oldukça iddialı…

        Anketlerde yüzde 6-8 arasında oy potansiyeline ulaştığı görünen İnce’nin seçim kampanya sürecini nasıl geçireceğine bağlı olarak oy oranı inip çıkabilir; ancak karşısında Erdoğan ve Kılıçdaroğlu gibi güçlü, arkalarında büyük parti teşkilatları bulunan adaylar olacak.

        İnce’nin hedefi seçimi ikinci tura taşıyıp oy oranını görmekse bu amacına ulaşabilir ancak ikinci tur yarışı Cumhurbaşkanı Erdoğan ile CHP Lideri Kılıçdaroğlu arasında geçecek gibi görünüyor.

        Adaylık sürecinde Türkiye genelinde 114 bin 660 imza toplayan İnce’ye memleketi Yalova’dan 2 bin 489 imza toplandı. Türkiye genelinde nüfusa oranla en yüksek imza sayısı Yalova’dan gelmesine rağmen, yeterli imza sayısına ancak dördüncü gün ulaşılabildi.

        2018 seçiminde adaylık için gerekli olan 100 bin imzayı ilk dört saatte toplayan Meral Akşener, yüzde 7.3 oy alabilmişti. Seçimin psikolojisi ve seçmen davranışı beklentilerden çok farklı olabiliyor.

        Sinan Oğan’ın da katıldığı dört adaylı seçimin ikinci tura kalması güçlü olasılık olarak önümüzde duruyor…

        En çok merak edilen konuların başında da iki tur arasındaki bu 15 günlük sürenin nasıl geçeceği, ülkenin nasıl bir psikolojiyle ikinci kez sandığa gideceği geliyor.

        Türkiye ikinci tur deneyimini ilk kez yaşayacak…

        Süre kısa olsa da ülkenin psikolojisi, ekonominin gidişatı, piyasaların ve borsanın tutumu nasıl olacak? Seçmen davranışı neye göre şekillenecek?

        Yüksek Seçim Kurulu’na yapılacak itirazlar, itirazların sonuçlanması, ilk turda bitecek parlamento seçiminin sonucu, seçmenin ittifakların Meclis’teki çoğunluğuna bakarak mı karar vereceği gibi konular soru işareti olarak önümüzde duruyor.

        14 Mayıs’taki TBMM ve cumhurbaşkanlığı seçiminin her açıdan zorlu ve sonuçları önceden kestirilemez bir seçim olacağı kesin…

        Diğer Yazılar