Sorun iki devlet değil, birinin Türk olması
Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi, Türkiye Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Kıbrıs’ta Maraş ve iki devletli çözüm ile ilgili yaptığı açıklamaları kınamış.
Hadi ordan.
Pabuçlarımı kınasınlar.
Arsızlar.
47 yıldır süren bir sorun var ortada.
Sorunun çözülmemesinin temel nedeni ise şimdi bizi kınayanlar.
Avrupa Birliği’nin kendi ilkelerini yerle bir ederek Kıbrıs Rum Kesimi’ni Kıbrıs Cumhuriyeti adıyla üyeliğe kabul etmesi bu sorunun çözümünü imkansız hale getiren en önemli adımdır.
Komşularla sorunsuz ilişkileri bile üyelik kriteri olarak gören AB, bölünmüş ve kendi içinde sorunlu bir ülkeyi AB’ye kabul ederek bu sorunun çözümünü imkansız hale getiren en önemli adımı atan taraftır.
Sonrasında bugün bizi kınayan Birleşmiş Milletler’in o zamanki Genel Sekreteri Kofi Annan, Kıbrıs’ta tek devletli çözümü getirmek için aslında Türk tarafının aleyhine pek çok unsur içeren bir çözüm planı hazırladı.
Kıbrıslı Türkler, Türkiye’deki AK Parti iktidarının da desteği ve talebiyle, her şeye rağmen bu planı referandumla kabul ettiler.
Buna karşın AB tarafından şımartılmış Rumlar plana hayır oyu verdiler.
Ve buna karşın hiçbir bedel ödemedikleri gibi şımartılmaya da devam ettiler.
Bu şımarıklıkla tam bir çözümsüzlüğü dayattılar.
Artık iki devletli çözümden başka bir çözüm umudu kalmamışken Türklerin bu yöndeki çabalarını kınayan ve kendi planını reddeden Rumlardan yana tavır alan bir Birleşmiş Milletler.
Arsız dememin nedeni de bu zaten.
Kıbrıslı Rumlar BM'ye köpek muamelesi yapıyor, onlar hala oraya yaltaklanıyor.
Niye mi!
Çok açık.
Avrupa’da hiç sorunsuz devletlerin bölünmesine kimsenin gıkı çıkmazken, fiili olarak bölünmüş bir ülkenin bunun yasal hale getirilmesine gösterilen tepki bölünmeye değil, taraflardan birinin adının başındaki “Türk” kelimesinedir.
İşin içinde Türkler olmasa idi Birleşmiş Milletler adayı kendi eliyle, törenle böler iki tarafı ayrı ayrı üye yapardı.
Bu saatten Kıbrıs’ta BM’yi falan takmamalıyız.
Çünkü çok açık ki, takmayan kazanıyor.
- Bana katlanan herkese teşekkürler1 yıl önce
- NE ZAMAN İNSAN OLURUZ?1 yıl önce
- Mirası kim paylaşır1 yıl önce
- Uçlara güç veren bir Anayasa1 yıl önce
- İçimizdeki İrlandalılar1 yıl önce
- Dünün güneşi, bugünün çamaşırı1 yıl önce
- Plan mı pilav mı!1 yıl önce
- Kalksa da görsek1 yıl önce
- İnce dedikodular1 yıl önce
- Oran değil, fark önemli1 yıl önce