Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        Sizi bilmem ama ben sıkıldım. Neden mi? SUV’lardan. Otomobil dünyasında en hızlı büyüyen ya da büyüyen tek segment SUV olduğu için üreticiler giderek daha fazla SUV üretiyor, giderek daha fazla SUV tanıtıyorlar. Hal böyle olunca da bize denemek üzere üst üste SUV’lar, bana da fenalık geliyor.

        Bakın peşin peşin söyleyeyim. Bu hafta Seat’ı denerim, haftaya da yeni Touareg’i kullanır ve yazarım ama bundan böyle uzunca bir süre SUV’lara elimi sürmem haberiniz olsun.

        İşin garibi, bir kaç yıl öncesine kadar SUV segmentine burun kıvıran, şehirlerde bu segmentte araç kullananlara, hele hele iri kıyım SUV’ları kullananlara kötü gözle bakan ve 'Biz şehirliyiz, niye SUV kullanalım' diyen Avrupalılar da giderek daha fazla SUV satın alır oldular ki, bunu da anlamak mümkün değil.

        Neyse. Ekmek parası. Yapacak bir şey yok. Umduğumuzu değil bulduğumuzu sürmeye devam edeceğiz. Sevgili okurlar, bu hafta denememiz için bize verilen otomobil, İspanyol Seat’ın SUV segmentindeki aracı olan Ateca.

        VW Group’un çatısı altındaki markalardan biri olan Seat, giderek daha fazla 'Volkwagenleşen' bir marka. VW grubu, niyeyse satın aldığı ya da gruba kattığı tüm markaları giderek daha fazla kendine benzetme konusunda ısrarlı. Çek Skoda’dan, İspanyol Seat’a kadar hepsi giderek VW’e benziyorlar. Özellikle de içlerinde. Elbette ki, bunun temel nedeni maliyetleri aşağıya çekmek ama bunun karşılığında da sıkıcı olmak gibi bir durum ortaya çıkıyor.

        İÇİ SEAT DEĞİL VOLKSWAGEN GİBİ

        Seat Ateca’ya dönecek olursak, dış görünüm açısından fevkalade bir durumu yok. Temiz, modern ama sıradan. Zannedersiniz VW Tiguan ile Suzuki Vitara çiftleşmişler, çocukları da Ateca olmuş. Tabii VW genleri ağır basmış. Temiz hatlar.

        Önde yeni nesil SUV’larda alıştığımız geniş ön ızgara Ateca’da yok. Tutucu davranmışlar. Daha Seat çizgileri hakim ön görünüme. Tutuculuğu bozan tek şey led farlar, led gündüz farları ve led sis farları. Yandan bakınca da göze çarpan bir özellik yok. Hafif VW grubunun diğer araçlarına benziyor.

        Arkadan da öyle. Stoplar biraz Audi, biraz Skoda arası. Kötü değil ama şahsiyetsiz. Ancak otomobile yaklaşınca sınıfının ötesinde konfor unsurlarını farkına varmaya başlıyorsunuz.

        İlk şaşırtmaca anahtarsız giriş özelliği ile başlıyor. Gövde rengi kapı koluna elinizi uzattığınız anda kapı kilitleri açılıyor. Otomobilin içine girince de şaşırtıcı bir şey yok. Ya da şaşırtıcı çok şey var. Kapıdan içeri girdiğiniz anda İspanya’dan, Almanya’ya ışınlanmış gibi oluyorsunuz. Çünkü bindiğiniz otomobil bir SEAT değil bir Volkswagen. Şaka falan yapmıyorum. SEAT Ateca’nın içi birebir bir VW. Göstergeler, ortadaki ekran, kontrol düğmeleri, havalandırma kumandaları her şey Volkswagen’den alınmış.

        Gösterge tablosu, analog görüntülü dijital bir ekran. Kişiselleştirilebilen, ortasında bilgisayar verilerini görebildiğiniz neo klasik diyebileceğimiz bir gösterge tablosu. Ortadaki bilgi ve kumanda ekranı da VW işi. Ne çok büyük, ne çok küçük. Otomobilin IT fonksiyonlarına buradan ulaşabiliyor, otomobili buradan kendinize uygun hale getirebiliyorsunuz.

        Şaşırtıcı olan ise Ateca’da bir navigasyon sistemi olmaması. Gerçi benim için bir mahzuru yok. Sizin için de yok çünkü Carplay ya da Android Auto uygulamaları ile telefonunuzun harita uygulamasını ve navigasyonunu otomobilin ana ekranından görüp kullanmanız mümkün. Yani bir eksiklik değil.

        KOLTUKLAR ÇOK ŞIK VE RAHAT

        Her nevi aktif ve pasif güvenlik unsuru Ateca’da mevcut. Bol miktarda airbag, fren desteği, çarpışma uyarısı gibi şeyler var. Güzel bir üç kollu direksiyon simidi üzerinde kumandalar bulunuyor. Otomobilin içindeki en güzel şey koltuklar. Bakın işte burada VW’yi ezmiş Seat. Siyah alkantara kaplı, elektrik kumandalı koltuklar otomobilin sıradanlığını bozan bir unsur. Gerçekten çok şık ve çok rahatlar.

        Ortada vites kolunun gerisinde otomobilin sürüş modlarının ayarlannın yapıldığı bir buton da var. VW grubunun tüm SUV’larındaki işletim sistemi Ateca’da damevcut. Konfor, ekonomi, arazi ve buzlu yol modlarını bir butonu çevirerek seçebiliyorsunuz.

        Seat Ateca, anahtarsız giriş sistemine sahip olduğu gibi anahtarsız çalıştırma özelliğine de sahip. Otomatik vites kolunun yanındaki bir butona basarak otomobili çalıştırıyorsunuz. Ancak çalışıp çalışmadığını ancak devir saatine bakarak anlayabiliyorsunuz çünkü oldukça sessiz 1.4 litrelik benzinli motorun çalıştığına dair bir titreşim veya gürültü kabine gelmiyor.

        VİRAJLARDA ÇİZGİSİNİ KORUYAMIYOR

        Gaza basıyorsunuz. Motor önce bir tekliyor sonra güç gelmeye başlıyor. Fena değil. 1.4 litrelik turbo motor 150 beygir güç veriyor. Kalkış anında bu gücü hissetmiyorsunuz ama sonra toparlanıyor ve motor hacmine oranla hayli yüksek sayılabilecek 250 nm’lik tork devreye giriyor. Asfalt sürüşü sorunsuz gibi. DSG şanzıman başarılı. Hele direksiyon yanındaki kollardan kumanda edince, torku çok daha iyi değerlendirebiliyorsunuz fakat otomatik kullanımda da başarılı.

        Ne var ki, otomobilin sessizliği yola çıkıp hızlanınca biraz bozuluyor. Motor ama daha çok rüzgar sesi otomobilin içine doluyor. Otomobilin süspansiyonu yolcular açısından sorunsuz fakat yol tutuş kötü olmamakla birlikte viraj kabiliyetinde biraz sorun var. Otomobilin arkası dört çekere rağmen çizgiden çıkma eğilimi gösteriyor. Bu ebatta bir SUV’dan ve VW teknolojisinden beklenmeyen bir durum.

        TÜKETİM DEĞERİ BAŞARILI

        Ateca’nin aslına bakarsanız hoş bir motoru var. 4 silindirli motor, sanki çok fazla silindiri varmış gibi güç gerektirmeyen anlarda silindirlerden ikisini kapatıyor ve iki silindirle yola devam ediyor. Bu da tüketim değerlerine olumlu yansıyor haliyle. Yüz kilometrede yaklaşık 8 litrelik tüketim yaptık. Adam gibi kullanılırsa bu daha da aşağı çekilebilir.

        Ateca’nın frenleri güvenilir. Arka yolcu pozisyonu da rahat sayılabilir. Rahatça oturuyorsunuz. Arka bagaj kapağının ayağınızı tamponun altına sokarak ellerinizi kullanmadan açılıp kapanabilmesi hoş bir şey, fakat arka bagajın tamponun altına yani derinlikli olması yükleme boşaltmayı biraz zorlaştırıyor.

        Sonuç olarak Ateca iddiasız, rahat, konforlu, geniş donanımlı bir araç. Sorun şu ki, VW Tiguan yerine niye bunu alayım. Ya da Skoda yerine. Çünkü Tiguan ile hemen hemen aynı fiyat. Yani 160 bin TL. Tiguan’den çok az daha ucuz.

        Bunun yanıtı ben de yok. Evet, aynı motor hacmi ile 25 beygir daha güçlü Ateca. Donanım seviyesi de biraz daha yüksek sanki. Ama ikinci el satış düşünülünce Tiguan daha iyi bir değer sağlayabilir.

        Diğer Yazılar