Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        Türkiye’de gazetecilik ve medya hayatı ciddi bir krizde olduğu için asparagas haberlerde de adeta bir patlama söz konusu.

        Mesela pazartesi gecesi Habertürk TV’de benim de yorumcu olduğum programda Barış Yarkadaş “Binali Yıldırım İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı olsaydı İstanbul Emniyet Müdürü Mustafa Çalışkan’la çalışmak istemiyordu. İki isim arasında kavga var” diye asparagası patlatıverdi.

        ÇALIŞKAN’IN AÇIKLAMASI

        Bu bilginin tamamen yanlış olduğunu hem Çalışkan hem de Yıldırım kanadından çok iyi bildiğim için hemen tepki gösterdim. Reklam arasına girdiğimiz anda da zaten telefonum çaldı. Karşımda İstanbul Emniyet Müdürü Mustafa Çalışkan vardı:

        “Nagehan Hanım aynı yalanı daha önce de bu kişi ifade etti. Tamamen uydurma bilgi. Ülkemizde milletvekilliği yapmış bir insan dedikodu yapmaz.”

        Mustafa Çalışkan
        Mustafa Çalışkan

        Ben de Mustafa Çalışkan’ın bu sözlerini yayın dönüşü aynen aktardım. O programda çok farklı siyasi görüşlerden insanlar olarak bulunmamıza rağmen Barış dahil hepimiz Mustafa Bey’in aynen soyadı gibi çalışkan ve çok başarılı bir emniyet müdürü olduğunda mutabıktık. Hepimiz İstanbul’da yaşıyorduk çünkü.

        Sonrasında Barış da geri adım attı ve sanırım bu dedikodunun temelsiz olduğunu anlayıp mahcup oldu. Öte yandan ben onun ya da bu uydurma bilgiyi yayanların hangi akıl yürütmeyle bu noktaya geldiklerini biliyorum.

        AKIL YÜRÜTME YANLIŞLIĞI

        “O yetkili şu yetkiliyle kavgalı. Bu iki devlet görevlisi de şunlarla yakın olduğuna göre hiçbiri birbirini sevmez ve birbirleriyle kavga ederler” diye düşünülüyor. Fakat gazetecilikte akıl yürütmeyle hakikatlere ulaşmak mümkün değil. Nitekim o yayında şunu da söyledim:

        Binali Yıldırım
        Binali Yıldırım

        “Eğer gerçekten arası kötü olan, birbirini sevmeyen ve anlaşamayan iki devlet adamının ismini zikretseydin ben burada karşı çıkmaz ve sessiz kalırdım. Ama Yıldırım ve Çalışkan örneği tamamen yalan. 15 Temmuz gecesinin kahramanlarından olan bu iki ismin arasında bilakis muhabbet ve uyum var.”

        ANAAKIM MEDYANIN ÖNEMİ

        Elbette özellikle objektif platform olması gereken anaakım medyada bazı şeyleri açık açık yazamayıp, konuşamamamız marjinal medyada asparagas ve yalanın giderek koyulaşmasına sebep oluyor.

        Marjinal ve sosyal medya elemanları kaynaklara ulaşamadığı için akıl yürütmeyle bol uydurma haber yapıyor. İktidar ve muhalefet medyası ise sadece propaganda yapmaya yönelmiş durumda. O bağlamda basın özgürlüğü ve anaakım-popüler medyanın önemi bir kez daha ortaya çıkıyor.

        REKLAM

        ***

        MİT-Polis ilişkileri

        Aynı şekilde yine demin bahsettiğim tarz akıl yürütmeyle MİT ile polis teşkilatının ve özellikle İstanbul polisinin arasının soğuk olduğu gibi haberler de sosyal ve marjinal medyada dolaşıyor.

        Bu bilgi de tamamen yanlış. Türkiye’de Emniyet-MİT ilişkilerinin tarihine baktığımda söylemeliyim ki genel olarak Emniyet Müdürlüğü özel olarak İstanbul Polisi ile MİT yetkilileri arasındaki uyum bugün belki öncesinde hiç olmadığı kadar mükemmel. Zaten dikkatli bir göz, yapılan işbirliklerinden bunu da görebilir.

        İki kurumun yetkili isimlerinin uyumlu çalışma arkadaşlığının da ötesinde ailece yakın dostlukları var, sıcak ve samimi muhabbetleri var. Bizzat biliyorum bunu. Bu gerçeğe rağmen tam tersi yalan bilgilerin yazılıyor ve konuşuluyor oluşu Türkiye’nin medya hayatına dair bir garabet aslında.

        REKLAM

        ***

        Teyit.org platformu

        Şüphesiz insanlar gerçekleri merak ediyorlar. Anaakım-popüler medya bu konuda yetersiz kalınca marjinal ortamlara ve sosyal medyaya bakıyorlar.

        Orada da bir kurumsal yapı ve iç denetim olmadığı için yalan haberin sonu yok. O yüzden haberlerin doğruluğunu denetleyen teyit.org gibi platformlar doğdu ve çok ilgi çekiyor.

        Benimle ilgili de yıllardır bir Katolik okulunda mezuniyet töreninde İsa aşkına coşup heyecandan kusmaya başladığım ya da vaftiz töreninde konuşma yaptığım gibi uydurma bir video sosyal medyada dolanıp duruyor. Tıpkı atmadığım “tweet”lerin ve hiç olmadığım mensubiyetlerin fabrikasyon imalat yapılıp yayıldığı gibi. Bir yalımız olmadığı halde yalı yalanlarının dolanıp durduğu gibi.

        Teyit.org’dan Kansu Ekin Tanca gelen yoğun talep üzerine benimle ilgili bu uydurma videoyu araştırmış ve ben sanılan kişinin Texas Midwestern Üniversitesi mezuniyet töreninde konuşan Mary King isimli öğrenci olduğunu saptamış. Video 1998 yılından kalmaymış.

        Bu videoya dair detaylı bilgiler içeren linki buraya koyuyorum. (TIKLAYINIZ)

        KARA PROPAGANDA BİTMEZ

        Teyit.org’a bu dürüst haberciliği için teşekkür ediyorum ama gerçeği öğrendikleri halde hâlâ binlerce insanın sosyal ve marjinal medyadan bilinçli kara propagandaya devam edeceğini de biliyorum. Bu bir toplumsal karakter özelliği haline geldi Türkiye’de.

        İsimli cisimli üstelik de hukukçu olan kimileri dahil hâlâ şu yalı uydurmasına ya da diğer yalanlara tweet aleminde devam ediyor. Yalancılığı otomatiğe bağlamışlar. Ne yapalım. Allah hepsine akıl fikir versin demekten başka çare yok.

        Diğer Yazılar