Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        Seçim tekrarı kararı çıkınca CHP’de doğal olarak çok büyük bir hayal kırıklığı hakim oldu.

        “Bu seçimi boykot edelim ve protesto için sokaklara çıkalım” diyen sesler de CHP içinde azımsanamayacak kadar büyüktü.

        Özellikle parti örgütlerinde çalışan 35 yaş altı kuşağın neredeyse tamamı örgütsel olarak tutkulu bir şekilde boykottan yanaydı.

        Benim bu köşede yayınlanan “Kontrgerillanın ekmeğine yağ sürmek” başlıklı yazımda tahmin ettiğim gibi Kemal Kılıçdaroğlu ise sağduyulu lider tavrıyla yine tüm CHP örgütünü ikna etti.

        Yine o yazımda ifade ettiğim gibi Ekrem İmamoğlu da boykot kararına net bir duruşla karşı çıkarak itidalden yana Türkiye lehine doğru bir tavır aldı.

        Öte yandan Kemal Bey’in YSK üyelerine yönelik aşırı sert ve şahin çıkışının sebebi de boykot kararının aksi yönünde ikna ettiği genç ve radikal CHP tabanını rahatlatmak.

        Siyasette her şeyin bir denge üzerinde oturduğu ve liderliğin de kitlelerin psikolojisini iyi yönetmek olduğu unutulmamalı.

        Ben hem Kemal Bey’in hem de Ekrem Bey’in tabandan çok güçlü gelen boykot talebini frenleyen tavrının Türkiye’nin geleceği adına çok önemli ve değerli olduğunu düşünüyorum ve kendilerini tebrik ediyorum.

        İlçe başkanları ve teşkilatların sandığa asılması için…

        CHP MYK içinden aldığım çok önemli bir bilgi de şu: Kılıçdaroğlu, CHP teşkilatlarının ve ilçe başkanlarının motivasyonlarının maksimum seviyede olması için ilçelerde de yeniden seçime gidilmesi gerektiğini düşünüyor.

        İstanbul’daki 39 ilçede birden yeniden seçim kararı alınması konusunda YSK’ya başvuru yapmasının bir sebebi de bu CHP’nin.

        Bu taleplerinin hukuken de altını güçlü biçimde doldurmaya çalışıyorlar.

        Aksi takdirde yalnızca büyükşehir seviyesinde sandık kurulduğunda konsantrasyonun daha az olacağını ve sandıklara yeterince sahip çıkılamama ihtimali olduğunu düşünüyor Kılıçdaroğlu.

        24 Haziran 2018 ortamında da nitekim bu duruma şahit olunmuş ve CHP tabanı ciddi bir psikolojik travma yaşamıştı.

        Aslında ilçe başkanları bu talepten memnun değil

        Öte yandan her ne kadar ses etmeseler de İstanbul ilçelerinde seçimi kazanmış CHP’li başkanlar YSK’ya yapılmış bu başvuru ve talepten memnun değil.

        Kılıçdaroğlu ise bu noktada şunu hesap ediyor: 31 Mart'ta seçilmiş olan CHP’li İstanbul ilçe belediye başkanlarının bir kısmının aday yapılmasını Ekrem İmamoğlu ısrarla istememişti. Bu Başkanlar da bu gerçeği biliyor.

        İmamoğlu’nun aday yapılmasını istemediği halde aday yapılıp kazanan CHP’li ilçe belediye reisleri 31 Mart’taki aynı şevk ve heyecanla sandığa sahip çıkmayabilir çünkü artık kendilerinin seçilmeme riski yok.

        Bence Kılıçdaroğlu bu görüşünde haklı. İnsan denilen varlığı bunca senelik siyasi deneyimiyle iyi teşhis ettiğini düşünüyorum.

        Öte yandan aynı zarfa koyarak attığımız dört oydan üçünün geçerli olup birinin iptal edilmesini ben de hukuken mantıklı ve tutarlı görmüyorum. Ancak top YSK’da. Son kararı YSK verecek.

        Diğer Yazılar