Takipde Kalın!
Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
Gündem Ekonomi Dünya Spor Magazin Kadın Sağlık Yazılar Teknoloji Gastro Video Stil Resmi İlanlar

Bir toplumun gelişmişlik düzeyi bireylerinin işlerini ne kadar iyi yaptığı ile ölçülmeli. Vasat olan her şeyin gitgide değer kazandığı günümüzde bu ne kadar mümkün olur bilemiyorum. Ama işini sadece yapmış olmak için yapan, gereklerini yerine getirmeyen, kendisini o alanda geliştirmeyi hiç düşünmeyen, öğrenmekten aciz olduğu için tecrübe geliştiremeyen ancak kendisini profesyonel sayanlardan illallah geldi. Bunca lafı da bana içimi ısıtsın diye söylediğim bir bardak çay (bardak demek için şahit gerek gerçi) söyletti.

İstanbul dönüşümü mecburen otobüsle yaptım. Zira adadan alana gitmek vapur ve uçak saatinin uyumsuzluğu nedeniyle bir kâbus.

Uçağı kaçırmak istemiyorsanız erken gidip saatlerce beklemeniz gerekiyor. Türkiye’nin en tanınmış otobüs firmalarından birinden internet yoluyla biletimi aldım. Büyük rahatlık. Ancak firma bir süre önce başka büyük bir firmaya satılmış, Kadıköy servisini bulmakta biraz zorlandım. Bu bilginin bilete eklenmemiş olmasına da kızdım.

Rahat bir yolculuktan sonra İzmir’e vardık. Ama şehir içi servis düzeni de değişmiş haliyle. 20 dakika beklememiz gerektiği söylendi. Sabah erken saatler. Bornova nasıl soğuk, içimiz titredi. İçeri girdik. Kibar bir garson çay isteyip istemediğimi sordu. İstedim tabii. Bir süre sonra minicik bir bardağın içinde bulanık bir şey getirdi ve 1 lira aldı.

Çayı şekersiz içerim. Bu nedenle çayın kendi lezzeti benim için önemlidir. Zaten bu lezzeti bozmamak için şeker koymuyorum. Bir yudum aldım. Hay almaz olsaydım. Öylesine kötü ki ikinci yudumu alamadım zaten. Çay bu kadar kötü nasıl demlenebilir, aklım almadı doğrusu. Ağzımdaki kötü tat eve kadar devam etti. Çay istediğime pişman oldum.

Şimdi, sabahın o saati, yedi saatlik yoldan gelmiş, üstelik uçak parası ödemiş yolcularınızı servisleri ayarlayamadığınız için bekletiyorsunuz.

Normal çay bardağının yarısı kadar bardağa bir lira alıyorsunuz ve Allah bilir 24 saattir ocağın üstünde tutulmuş, kaynatılmaktan zehir gibi olmuş çayı satıyorsunuz. Otobüslerin geleceği saat belli olduğuna göre zor mudur taze çay demlemek? Gerçi çay demlemek deyip geçmemek lazım. Gerçekten bilgi ve tecrübe ister. Üstelik kaliteli çay yaprağı gerektirir. Ama en azından insanlara çay satıp para kazanmaya kalkanların çay demlemeyi bilmeleri beklenir.

O sabah orada doğru dürüst demlenmiş bir bardak çay içebilseydim, sonrasında serviste yaşadığımız sıkıntıları unutabilirdim. Ama öyle olmadı, bundan sonra otobüsle yolculuk etmemeye karar verdim. Hava alanında beş saat beklerim daha iyi, hiç olmazsa doğru düzgün çay içmek mümkün oluyor.

Şurada Paylaş!
Yazı Boyutua
Yazı Boyutua
Diğer Yazılar