Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        2018 son 10 yılın en zorlu yılıydı. Çünkü TL dolar karşısında yüzde 47.5’e varan oranda değer kaybı yaşadı.

        - Kur şokunu faiz şoku izledi. Hazine tahvil faizi yıla yüzde 13.40’tan başladı ve yüzde 27’ye kadar çıktı. Ticari kredi faizi yüzde 17.65’ten girdiği yılda yüzde 35.94’ü gördü. Faizlerde bir kat artış meydana geldi.

        - Bunları enflasyonun yüzde 11.92’den yüzde 24.52’ye sıçraması izledi.

        - Sonunda büyüme hızı da yüzde 7.4 seviyesinden içinde bulunduğumuz son çeyrekte daralmaya doğru döndü.

        - Ekonomik vurgunu ağustosta yedik ve donduk kaldık. Henüz yeni yeni kıpırdanma işaretleri vermeye başladık.

        ŞOKU ATLATMAK İÇİN NE YAPTIK?

        - Şoku atlatmak için önce yüklü faiz artırımı, ardından Yeni Ekonomik Programı ve beraberinde kredi yapılandırmalarını açıkladık.

        - Rahip Brunson’u serbest bıraktık ve ABD ile ilişkiler düzelmeye başladı.

        - Nihayetinde geçen hafta ABD ile karşılıklı yaptırımlar kalktı. Hafta sonu da İran’a ABD yaptırımlarından muaf tutulacak 8 ülke arasında Türkiye’nin olacağı Enerji Bakanı Fatih Dönmez tarafından açıklandı. Resmi yazı veya açıklama bugün ABD tarafından yapılacak.

        - Cumhurbaşkanı Erdoğan da telefonla görüştüğü ABD Başkanı Trump’ın “Halkbank davasının düşürülmesi talimatını vereceğini” kendisine söylediğini aktardı.

        - ABD ile gerilen ve kopma aşamasına gelen ilişkilerin düzelme yoluna girmesi finansal piyasaları da etkiliyor.

        Özellikle İran yaptırımlarından muafiyet Türkiye için çok önemliydi. Hem petrolde hem doğalgazda İran ikinci en büyük tedarikçimiz. 9.5 milyar dolara varan enerji ithalatımız var.

        PİYASALARDA NE OLDU?

        - Gelişmelerin etkisiyle Cuma günü dolar TL karşısında 5.40’a kadar geriledi. 7.24’ten 5.40’a gerileme yüzde 25’lik düşüş demek. Böylece dolar tırmanışa geçtiği ağustos ayı başındaki değerlere yaklaştı ve son üç ayın en düşük düzeyine indi. TL’nin değeri ise 13 Ağustos’ta 13.81 sent düzeyinden 2 Kasım’da 18.52 sente yükseldi ve üç ayda yüzde 34 arttı.

        - Türkiye riskinin göstergesi 5 yıllık CDS fiyatı da 598.750’den Cuma günü 381.740’a düştü. Riskteki azalma yüzde 36.2 ile TL’deki değerlenmeye çok yakın düzeyde.

        - Borsa ise 30 Ekim’de 88.564 puana kadar inmişken Cuma günü 92.478’e çıktı ve 3 günde yüzde 4.4 yükseldi.

        - Bağlı olarak hazine gösterge faizi yüzde 27’ye kadar çıkmışken geçen hafta sonu yüzde 23.10’a düştü. Faizde de 4 puanlık iyileşme de burada yaşandı.

        KREDİ FAİZİ BİR HAFTADA 5.4 PUAN İNDİ

        - Kredi faizlerinde de benzer bir durum geçen hafta itibariyle gerçekleşti. Bankalar geçen mevduat faizlerde fazla bir değişiklik yapmazken kredi faizlerinde sert bir indirime gitti. TL ticari kredilerin ağırlıklı ortalama faizi 19 Ekim’de yüzde 34.28 iken 26 Ekim’le biten haftada yüzde 28.94’e indi. Bir haftada 5.34 puanlık indirim gerçekleşti. Bu oran eylül sonunda yüzde 35.95 ile son 10 yılın en yüksek düzeyindeydi.

        SERMAYE AKIMLARINDA 10 YILIN EN ZORU

        - Önce negatif sonra pozitif piyasa gelişmelerinde ABD ile ilişkilerin gerilmesi ve ardından düzelme yoluna girmesi en önemli rolü oynadı. Bundan sonra da önemli olmayı sürdürecek.

        - Türkiye için küresel piyasaların seyri de belirleyici. Bu yıl ekonomide yaşadığımız sarsıntıda gelişmekte olan piyasalara ve Türkiye’ye sermaye akımlarının azalması, hatta tersine sermaye çıkışının olması, çok etkiliydi. Bitişikte geçmiş yıllarda bu yılın farkını gösteren Merkez Bankası grafiği yer alıyor.

        2018 yılında gelen net sermaye tutarı geçen yılın çok altında, son 10 yılın ortalamasının da oldukça altında seyrediyor. Bu akımda en azından yeni yıla kadar ciddi bir sıçrama beklenmiyor.

        - Hatta kasım ayları genel olarak piyasalarda satış ayı olarak geçer. Bunda uluslararası fonların kasımda bilanço kesmesi, karlarını realize etmesi ve yıllık primlerin alınmasının payı da var.

        ABD SEÇİMLERİNİ TRUMP ALIR MI?

        - ABD’deki seçimlerde ise bunca popülist uygulamaların ardından Trump’ın yara almadan ve topal ördek durumuna düşmeden kazanacağını tahmin ediyorum.

        - Küresel piyasalarda beklenen son bir düğün bayram da, belki ABD seçimlerinde Trump’ın başarıyla ulaşmasıyla başlayabilir.

        - Küresel taraf pozitife döndükten sonra, İran engelinin aşılmasıyla da Türkiye piyasaları düğün bayrama çoktan hazır.

        Diğer Yazılar