Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        Futbol sadece sistem, teknik ya da kondisyonla oynanan bir oyun değildir.

        Büyük bir bölümü kalple, heyecanla ve yüksek dozda pozitif psikoloji, yani moral ile oynanır. Bu özellikle yaklaşık iki yıldır Fenerbahçe’de yoktu. Dün bu süre içinde görmediğimiz özelliklerin yani kaybolan heyecanın geri dönüşüne bir maçta şahit olduk. Bu geri dönüş elde edilen galibiyetten çok daha önemliydi.

        Bu kulübe niye ve nasıl getirtildiği 100 yıl sonra bile anlaşılmayacak İsmail Kartal ve arkasından tuz biber eken Vitor Pereira’nın yarattığı enkaz takımı bir metre dahi ileri gidemeyecek duruma getirmişti. Özellikle Portekizli geçen yıl kendisine verilen, bizim ölçülerimizdeki Ferrari’ye çim biçme makinesi gibi davranmış ve bir teknik direktörün gösterebileceği en yüksek ciddiyetsizlikleri sergilemişti.

        O yüzden Hollandalı çalıştırıcının gelişi önemliydi. Üç günde fark yaratabilir mi hayır. Peki Fenerbahçe taraftarlarının beklediği bir çalıştırıcı mı. Hayır. Birçoğunun ve hatta bir spor yazarı olarak benim de beğendiğim bir portre değil. Ama Advocaat “İşte teknik direktör” diyebileceğimiz sınıfa giriyor.

        Sistemini beğenmeyebilirsiniz, futbol tarzını da beğenmeyebilirsiniz. Ama bana göre en önemlisi ne istediğini bilen ve futbolcularla iletişimi çok iyi olan, tecrübeli bir teknik direktör. Yani benim için Pereira Badi Ekrem Hollandalı ise Kel Mahmut.

        Fenerbahçe takımı turu geçti. İsviçre takımı asla ve asla Fenerbahçe’ye rakip olacak bir takım değil. Oyun tam olarak Fenerbahçe’nin kontrolü altında geçti.. Savunma da tek bir hata yapmadı. Hücumda etkili ve araştırıcıydı. Elbette eksikleri var. Bence Hasan Ali yetersiz. Sağ kanatta da henüz istenilen verim yok. Orta sahada Mehmet Topal henüz formsuz. Ozan bir var bir yok. Hücumda ise Fernandao asla olmaz. Bence ısrara bile gerek yok. Olmayınca olmuyor.

        Net olarak şunu söylemek istiyorum. Totti ve Alex arasında yetişen Salih Uçan biraz daha çalışıp biraz daha dikine oynayıp skor da üretmeye başlarsa ki bunları çok rahat yapabilir, Fenerbahçe büyük bir yıldız kazanır. Yeni hocasının da dediği gibi üstüne sürekli katarsa “oldu” diyebileceğimiz kıvama gelir. Önünde iki yol var. Ya çok çalışıp, yükselip, zirveye koşup efsane olacak ya da oradan oraya ikinci sınıf takımlarda futbolculuk yaparak ömrünü tüketecek. Onun için “Ben burada idare ederim” diye üçüncü bir yol yok. Umarım Salih Türk futbolu ve Fenerbahçe için birinci yolu seçecektir.

        Fernandao seyirci ile arayı iyice bozarken Emenike bir zamanlar sert tartışmalar yaşadığı Kadıköy’de iyi bir dönüş yaptı. Ve seyircisine hatalarından ders almış bir izlenim verdi. Bu da gerçekten çok önemli.

        STOCH

        Kısa ve öz oynadı. Kendiimzasını taşıyan goller attı. Özelikleikinci gol müthişti. Bu görüntüsüile vazgeçilmeyecek bir oyuncusinyalleri verdi. Yeni hocanın daha ilkmaçta gözüne girdi. Yani bu seneyiAnadolu’da değil, İstanbul’da geçirir.

        TRİBÜN KRİZİ

        F.Bahçe yönetimi ve başkan Aziz Yıldırım ne yapıp edip seyirci ile aradaki sorunu çözmeli. Böyle gitmez. Fenerbahçe takımının kendi sahasındaki başarısının en büyük sırrı seyircisi. Türkiye’nin maça ortak olan, seyrini değiştiren en iyi taraftar topluluğu. Ve böyle bir seyirciyi yönetimin çeşitli bahanelerle dışarıda bırakması gerçekten komik bir futbol fıkrası gibi duruyor.

        Diğer Yazılar