Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        İngilizce’yle ilk ne zaman karşılaştım hatırlamıyorum. Bugünden baktığımda o yıllar o ‘a long time ago in a galaxy far far away’ gibi geliyor. O zamanlar (80’lerin başları) ilkokuldan sonra ortaokula geçerken İngilizce ya da Almanca dersini seçiyorduk. Neden İngilizce’yi seçtiğim konusunda en küçük bir fikrim yok şu anda! Ama ilk İngilizce öğretmenimi hatırlıyorum. Sağ olsun kendisi benim İngilizce’ye olduğum kadar yabancıydı biz öğrencilerine.

        Onun derslerinde ‘Mr. and Mrs. Brown’ bizlere daha çok ilgi göstermiştir emin olun.

        Geçen gün sosyal medyada EBA TV’de, ‘gönüllü karantina’ günlerinde evden dışarı çıkamayan, çocuklara olanca sevimliliğiyle İngilizce ders veren öğretmen Şeyma Koçer’i gördüğümde 80’lerin ortasında kaset çalardan İngilizce öğrenmeye çalışırken buldum kendimi.

        TRT 2’deki ‘Emret Bakanım’ın radyodaki İngilizce yayınını teybe kaydedip daha sonra dinleyerek şimdiki uzaktan eğitimi kendi kendimize veriyorduk o zamanlar.

        Şeyma Öğretmen gibi, bize, “It’s a cat” diyerek, kedi taklidiyle, ‘kedi’nin İngilizce’de ‘cat’ olduğunu anlatan biri olmadığı, kaset de ikide birde sardığı için 20’li yaşlarımın sonunda işimi gücümü bırakıp, Kraliçe’nin ülkesine, İngiltere’ye İngilizce öğrenmeye gittim.

        İlk 6 ayın sonunda doğru düzgün İngilizce konuşamıyordum ama ‘fluent’ bulaşık yıkıyordum...

        DOĞRU BİR YÖNTEM KULLANIYOR

        Artık iyice Dr. Jekyll ile Mr. Hyde’a dönen sosyal medyada, Şeyma Koçer’in ‘çocuklara’ İngilizce dersi anlatırken ki halleriyle, aksanıyla, mimikleriyle alay eden adamın videosunu izlerken, “What an idiot!” diye söyleniyordum kendi kendime.

        İngiltere’de yaşadığını, kendi İngilizcesi’nin de kötü olduğunu belirten, 4 ve 8 yaşında çocuklarıyla böyle konuşsa “Napıyorsun baba?” diye tepki göstereceğini söyleyen ‘The Man’, “Video bana komik geldi paylaştım” diyordu. Şeyma Öğretmeni, ‘kendisine’ komik geldiği için, parçalasınlar diye, sosyal medyadaki Mr. Hyde’ların önüne atmak ‘no’ problemdi onun için...

        Aslında ‘this guy’ ne ilk ne de sonuncu olacak!

        Çok değil daha iki ay önce ‘Rise of Empire: Ottoman’ dizisinde İngilizce konuşan Türk oyuncuların aksanıyla ilgili benzer paylaşımlar yapılıyordu sosyal medyada.

        Bir Twitter kullanıcısı İngilizce konuşan Türk oyuncuların‘aşırı Türk İngilizcesi’nden rahatsız olduğunu ve sadece 5 dakika tahammül edebildiğini söylüyordu.

        Türkiye’de çekilenveİstanbul'un fethini anlatanbir dizide, ana dili Türkçe olan oyuncuların ‘aşırı Türk aksanlarıyla’ İngilizce konuşmalarından daha normal ne olabilirdi bilmiyorum doğrusu...

        Ege’den Karadeniz’e, Marmara’dan Doğu Anadolu’ya, Türkiye’nin dört bir yanında yaşayan, daha kendi ana dillerini yeni yeni öğrenen, ‘küçük çocuklara’ yabancı bir dil öğretmeye çalışan ve bence o yaş grubu için doğru da bir yöntem kullanan, akılda kalıcı bir görsellik katan Şeyma Öğretmen’in vücut diliyle ya da aksanıyla alay edecek ne vardı gerçekten bunu da, ‘I do not know!’

        LİNÇE GİDERKEN LİNÇ OLMAK

        Twitter’daki kullanıcı, içten içe alacağı etkileşimi düşünerek, paylaştığı videoya gelen tepkilerin ardından “Benim de çocuklarım var...” diyerek savunmaya geçerken Şeyma Koçer, bağlandığı bir TV programında Türkiye’nin her yerinden kendisine destek mesajları geldiğini anlatıyordu.

        Yaşadığımız şu olağanüstü günlerde, bir TV ekranından yüzlerini görmediği, seslerini duymadığı, günlerdir evlerinden dışarı adım atmayan yüzbinlerce ilkokul öğrencisinin seviyesine inerek onlara bir dil öğretmeye çalışan, 11 yıllık bir öğretmeni ‘parçalasınlar’ diye sosyal medyadaki ‘Mr. Hyde’ların önüne atmanın ‘funny’ olduğunu düşünen kişi gelen tepkiler üzerine ‘linç ediliyorum’ diye dert yanıyordu.

        Paylaşımında ‘zerre hakaret görmediğini görse sileceğini’ söylerken geldiği son nokta şuydu: “Şeyma Koçer hocam siz bana ulaşın gönlünüzü alırım. Ki siz aramazsınız da ortak tanıdıklarımız varmış ben sizi bulacağım. Bana gelen bi videoda mimiklerinize güldüm ve paylaştım. Millet toplumsal bi linç histerisi yaşıyor. Bu sefer ‘şans bana çıktı...”

        TÜRKİYE ÖĞRETMENE SAHİP ÇIKTI

        Kendi paylaşımı üzerine milyonlarca (video 5.9 milyon izlenmiş) kişinin genç bir öğretmenle alay edeceğini düşünmeyip, düşünse de bunu hiç dert etmeyip, 'etkileşimin ekmeğini yiyip' gelen tepkilere de, “Millet toplumsal bi linç histerisi yaşıyor. Bu sefer ‘şans bana çıktı...” diye dertlenmek mi? This is bullshit!

        Milli Eğitim Bakan Yardımcısı Mustafa Saran, sosyal medyada olayın çok konuşulmasının ardından Şeyma Koçer’e destek çıkmış: “Saygıdeğer öğretmenim; dersinizi zevk ve hayranlıkla izledim. İzniniz olursa zor günler geçtikten sonra sizi sınıfınızda ziyaret etmek isterim. Selam ve sevgilerimle...”

        Yukarıda da dediğim gibi sosyal medya iyiden iyiye Dr. Jekyll ile Mr. Hyde oldu! Neyse, Şeyma Öğretmen olayında Dr. Jekyll’lar baskın çıktı.

        Bir adam, sosyal medyadaki Mr. Hyde’larla birlik olup işinde başarılı genç bir öğretmeni küçük düşürmeye, alay etmeye yeltenmişken ülke öğretmenine sahip çıktı...

        Nav yu ken luk et dı tabela mister!

        *

        NOT: Videoyu sosyal medyada paylaşan kişi, 'zerre hakaret' görmüş olacak ki yazı yayına girmeden az önce baktığımda paylaşımını silmişti...

        Diğer Yazılar