'Oyun'a gelen gençler
1995 yılının popüler filmlerinden “Jumanji”nin yeni çevrimi, orijinalinden uzaklaşmayı göze alarak yeni bir hikâyenin peşine düşüyor. “Jumanji: Vahşi Orman” (Jumanji: Welcome to the Jungle), kendilerini bir video oyununun içinde bulan liseli gençlerin macerasını anlatıyor
1995 tarihli ilk “Jumanji”, eleştirmenlerden yüz bulamasa da gişede o yılın en çok kazandıran filmlerinden biri olmuştu. Chris Van Allsburg’un 1981’de yayımlanan aynı adlı çocuk kitabından uyarlanan film, 19. yüzyıldan kalma gizemli bir zar oyunundan yola çıkıyordu. Jake Kasdan’ın yönettiği yeni filmse 1980’lerden kalma bir video oyunuyla ilgili... Aslına bakarsanız, iki filmin fazla ortak noktası yok. Hatta bazı açılardan birbirlerinin tersi oldukları söylenebilir.
İlkinde fantezi dünyasının varlıkları gerçek dünyaya geliyor ve oyuncuları kovalıyorlardı. Yeni filmdeyse liseli gençler video oyununun içine giriyor ve sağ salim gerçek dünyaya dönmeye çalışıyorlar. İlk “Jumanji” hayal âleminden gelen ve kontrol edilemeyen varlıkların gerçek dünyada yarattığı kaos üzerine bir filmdi.Yeni film ise sorunlarını hayali bir dünyada “oyun oynayarak” çözen karakterleri temel alıyor.
Yeni çevrimin hikâyesini yazan Chris McKenna, ilk “Jumanji” kadar 1980’lerin iki gençlik filminden de esinlenmiş gibi görünüyor. “Jumanji: Vahşi Orman” lisede “cezaya kalan” farklı kişiliklere sahip 4 öğrencisiyle “The Breakfast Club”ı (1985); dijital dünyada sıkışıp kalma temasıyla da “Tron”u (1982) hatırlatıyor. Dört liseli gencin sanal ormanda farklı fiziksel özellikler taşıyan başka karakterlere dönüşmesinden ötürü “beden değişimini” eksen alan filmlerin adı da anılabilir. Kaldı ki, dört genci gerçek ve sanal olmak üzere iki farklı bedende izliyor olmamız, filmin en parlak fikri. Öykü de bu farklılıklar üzerinden şekilleniyor. İlk film aile olmak ve zorbalığa karşı direnmek gibi temalara sahipken, yeni film “popüler” ve “inek” öğrenci tiplerinin yer değiştirmesi fikrini geliştiriyor.
İYİMSER, HAFİF VE SÜRÜKLEYİCİ
Okulda “inek” olarak tanınan Spencer (Alex Wolff) ve Martha (Morgan Turner), Jumanji oyununda kişiliklerine tümüyle zıt farklı bedenlerde çıkıyorlar karşımıza. Biri “kaslı macera adamı” (Dwayne Johnson), diğeriyse “atletik, havalı kız” (Karen Gillan) oluyor. Futbol takımının yıldız oyuncusu popüler, havalı Fridge’in (Ser’Darius Blain) “kahraman yancısı” mütevazı bilim adamına (Kevin Hart) dönüşmesi bir yana, okulun şımarık, popüler güzel kızı Bethany’nin (Madison Iseman) kendini şişman, orta yaşlı bir erkek (Jack Black) olarak bulması galiba filmin en eğlenceli yanı...
Spencer ve Martha, güçlü bedenlerin içinde korkularını yenerek özgüven sorunlarını aşarken Fridge ve Bethany, küçümsemeye şartlandıkları insanlarla empati kurarak kendilerini tanıyorlar.
İşin macera yanını bir yana bırakırsanız, film korkuları yenmek ve zayıflıklarla yüzleşmek üzerine bir şeyler söylemeye gayret ediyor... Bunlara aşk, arkadaşlık, empati ve takım olma duygusu da eklenebilir. Kuşkusuz tüm bunların ciddiyet ve derinlikle ele alındığı söylenemez. Karakterlerin hızla olumlu yönde değişmesi de inandırıcı değil. Ama iyimser, hafif ve sürükleyici bir macera filmi seyretmek isteyenler için iyi bir seçim olabilir.
Filmin Notu: 6
