Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        FRANSIZ filozof Georges Didi-Huberman, Sanat ve Arzu' seminerlerinde konuşmak üzere İstanbul'a geldi geçtiğimiz günlerde... Ayşegül Sönmez de Radikal için bir söyleşi yaptı onunla. Şöyle bir şey diyordu Didi-Huberman:

        'Bakın, en ilginç sanatçılar sanattan daha fazlasını ya da azını yapanlardır. Sadece sanat yapan sanatçılar, evet çok güzel bu ama yeterli değil. Büyük sanatçılar, her zaman sanatçıdan daha fazlasıydılar. Leonardo Da Vinci mesela. Bilgi, resim yapmak kadar önemliydi onun için. Goya'yı alın. Goya için toplum ya da savaş üzerine konuşmak, sadece güzel bir kral portresi yapmaktan daha önemliydi.

        Bugün çağdaş sanatta bunun tersi birçok örnek var. Sanatçılar sanat pazarı, sanatı satmak, sanatın kriterinin ne olduğuyla ilgileniyorlar."

        COP'LA ÇIKTI SAHNEYE: Redd'in Balanstaki konserindeydik geçtiğimiz cumartesi gecesi... Solist Doğan Duru, televizyonlarda (Dream TV hariç) gösterilmeyen kliplerindeki (Masal) kostümle çıktı sahneye... Üzerinde polis yazmayan bir tür polis üniforması gibiydi; siyah, havalı... Elinde de bir cop. Pink Floyd şarkıları söylediler ve gerçekten muhteşemdiler! Neredeyse hep bir ağızdan söyledik şarkıları...

        ARADA TRICKY KONSERİ: Ara oldu, Tricky konserine gittik Ghetto'ya; girer girmez mekânın sahne önüne geçmeye fırsat veren yapısı sayesinde, en önde dans ettik. Ya her daim şikâyet ettiğim Ghetto'nun ses sistemi daha da kötüleşmişti ya da Tricky'nin sesi çıkmıyordu; ondan çok, güzel vokalistini dinledik. Ama yine de 'kafa bi dünya', üzeri çıplak, şarkılarla mırıldanan, güzel müzik yapan adamın sahnesiyle keyiflendik...

        ELİNİ TAŞIN ALTINA KOY: Sonra yine döndük Balans'a, bu defa Redd'in Redd şarkılarına eşlik etmeye...Her şey güzeldi de Redd'in yaptığı işi bir de konserde sözlü olarak açıklıyor olması, beni huzursuz etti.... Ne gerek vardı ki; iş gösteriyordu zaten kendini...

        Bir yazar var klipte. Evini basan "coplu-rütbeli-karalara bürünmüş" adamlar alıyorlar defterini; şiddetle... Yazarımız ise yılmıyor, pek çok kişinin kung-fu filmlerinde şahit olduğu bir naif dövüş performansıyla (hani bir kişiye karşı 20 kişi de olsa, nedense kötü adamlar tek tek saldırırlar ya) savaşıyor ve defterini geri alıyor. Bir klip olarak baksam çok da sevmem.

        Ama konuşmaya bile gerek yok, bu adamlar belli ki ellerini taşın altına koyuyor, "klavye delikanlılığından" öte bir şey yapıp tavırlarını koyuyorlar. İşi fazlaca direkt yapıp 'antipatik' etiketi yiyebiliyorlar zaman zaman. Yıllar yılı ünlü şarkıcıların "hayran kaybetme korkusuyla" birlikte yaşadıkları, sevdikleri kadına nikâh bile yapmadığı, hatta onları olabildiğince sakladığı bir toplumda rengini belli etmek hepimiz adına atılan bir adımdır.

        ROCK KONSERİNE TAKIM ELBİSEYLE GELEN BABA CANDIR: Bu arada Balanstaki geceye ortama tamamen zıt görünümde iki orta yaşlı insan geldi. Beyefendi takım elbiseli, kravatlı, hanımefendi ise leziz şıklıkta bir kadındı... "Güneş ile Doğan'ın anne babası" dedi bir arkadaşım. Yıllarca oğullarının hiçbir konserine gitmemişler, yakın zamanda bir konsere gidip 'bağımlısı' olmuşlar. Ama o konsere saygı, o kıyafetler nasıl güzel bir kuşağın çocukları olduğumuzu gösteriyordu sanki; çok tatlıydı.

        KEÇİ EMZİREN KADIN

        ArtBosphorus Çağdaş Sanat Fuarı bu yıl dördüncü kez düzenleniyor. İstanbul Beşiktaş'ta, Real marketin hemen üstündeki Fulya Fuar ve Kongre Merkezi ilk başta "yetersiz kalacak" izlenimi verse de güzel bir alan olmuş. Çarşamba günkü açılışta havasızlıktan ve dedikodu ihtiyacından olsa gerek millet resimlere bakmaktan çok terasta sigara içip muhabbet ediyordu o ayrı. "Keçi emziren kadının" videosunun önü de bir hayli kalabalıktı. 20 ülkeden 300 sanatçının katıldığı fuardaki pek çok eser, çok sergi ve sanat fuarı gezenlere "tekrar" gibi gelebilir.

        Ancak yine de "adı klasikleşen" sanatçıların yanı sıra Serdar Akkılıç, Pınar Yeşilada, Arzu Akgün, Ercan Akın, Mustafa Karyağdı, Gazi Sansoy, Aslı Torcu, Gülin Hayat Topdemir, Özgür Korkmazgil, Dilşan Balkancı gibi isimlerin eserlerine bakmak

        Diğer Yazılar