Türk sporu dama çıkabilecek mi?
Mevlana’nın çok güzel bir sözü var: Yüz ayak merdivenin iki basamağı noksan olsa dama çıkmak istemeyen çıkamaz!
Mevlana’nın bu sözünü; Gençlik ve Spor Bakanı Akif Çağatay Kılıç’ın “Spor tarihinin en büyük yatırımı yapıldı, 13 yılda devrim yaptık” manşetiyle Sabah Gazetesi’nde yayınlanan röportajı üzerine hatırladım. Bakan Kılıç’ın sözlerinden devrimin tesis konusunda olduğunu anlıyoruz. Çünkü Kılıç’ın Türk sporunun kurtuluşu olarak gördüğüm THOM projesinden bahsederken “Sadece Rio’yu değil, 2020 Tokyo ve 2024 Olimpiyatlarını hedefliyoruz” sözünü; ben, “Tesis tamam ama madalyaya ulaşma konusunda eksiklerimiz” var şeklinde anlıyorum... Gerçek şu ki; Türk sporu da dama (Olimpiyatlar da başarı) çıkmak istiyor ama bir türlü çıkamıyor.
Yıllardır bilim ve teknolojiyi iyi kullanan Amerika, Rusya, Çin, İngiltere’nin üst düzey sporcuları karşısında çocuklarımızın yem olmasını istemeyiz sanırım. Bir tohum iyi bir ürün vermek için iyi toprağa ihtiyaç duyarken üst düzey olmaya aday sporcular daha fazlasına ihtiyaç duyarlar.
Peki, sporcuların kapasitelerini nasıl ölçüp ve performanslarını nasıl geliştireceğiz? Bu sorunun cevabı için kafa yoranlar da var. Prof. Dr. İbrahim Yanmış ve Voleybol Federasyonu eski Genel Sekreteri Dr. Sinem Mavili... 800 metrekare alan üzerine Sportofit Performas Akademisi’ni kurmuşlar. 3 saate yakın burayı inceleme fırsatı buldum. Olimpiyatta kimin madalya alacağı az çok tahmin edilebiliyor.
Sportofit Performans Akademisinde; Vücut analizi, genel ve spora özgü tüm performans testleri (Kuvvet, Dayanıklılık, Sürat, Aerobik ve Aneorobik kapasite vs.), metabolik durum, psikolojik değerlendirme testleri ve bunlara ait ayrıntılı raporlama hizmetler de veriliyor. Hazırlanan performans raporlarına dayanılarak bireysel antrenman programı hazırlama ve uzman antrenörler eşliğinde bireysel antrenman programları da uygulanıyor. Sportofit; elit sporcular, gelecek vadeden genç, yetenekli sporculara hizmet vermekte, performansını geliştirmek isteyen sporculara branş ve hedeflerine uygun antrenman programları yapılmakta. Böylece sporcunun maksimum performansa istendik zamanda ve sakatlıklardan korunarak ulaşması hedeflenmektedir.
Yanmış ve Mavili’yi dinleyince bilim ve teknolojiden yararlanarak dama çıkmak için noksan 2 basamağın birisini tamamlayabiliriz. Kalan tek basamak için de sporcularımıza İstiklal Marşımız’ın ilk mısrasındaki ilk kelimeyi hatırlatmak isterim: KORKMA!
- Yönetilebilir Türk futbolu10 yıl önce
- Merhaba futbol!10 yıl önce
- Hani Türk futbolu batıyordu?10 yıl önce
- İddaa oyunu ve korsan bahis10 yıl önce
- Tenisin Las Vegas'ı10 yıl önce
- Hasan Doğan, yazgı ve 'sessiz çığlık'10 yıl önce
- Federer Türkiye'de doğsaydı!10 yıl önce
- Komünizm Amerika'da, Federer Türkiye'de doğsaydı (2)10 yıl önce
- Komünizm Amerika'da Federer Türkiye'de doğsaydı!10 yıl önce
- Türk sporuna radar lazım10 yıl önce