Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        Belediye başkanlığı koltuğuna oturunca yıldırım gibi işlere girişen Binali Yıldırım her gün yeni bir proje açıklamakta.

        Bu arada CHP başkan adayı Ekrem İmamoğlu seçimi kaybetmesine rağmen kendisini sevdirme ve farklı düşüncedeki insanlarla birlikte olabileceğini gösterme ziyaretlerini sürdürüyor.

        Seçimi kaybetmesine, bunların bir işe yaramadığının belli olmasına rağmen bunları neden sürdüğü yolunda kimsenin bir fikri bulunmuyor.

        Görünen o ki bu sevimlilik turları onun bir takıntısı olmuş durumda.

        Durumun artık vahim hal aldığını iddia eden bazı psikiyatristler, bu hastalığı ‘Mansur Yavaş Sendromu’ veya herkes tarafındansevilme sendromu olarak adlandırıyorlar.

        Biliyorsunuz Mansur Yavaş bu dünyada her ideolojiden ve siyasi kanattan insanlar tarafından nedense aynı derecede sevilen ilk ve son insan.

        Ekrem İmamoğlu’nun onu kıskanıp sevilme turlarına başladığı ve artık kontrolden çıktığı için sevimlilik ziyaretlerini durduramadığı söyleniyor.

        Türkiye’nin Misak-ı Milli sınırları içinde kendisinden hoşlanmayacağı düşünülen hemen herkesi ziyaret etmiş olan Ekrem İmamoğlu'nun artık işsiz olduğundan şimdi de ziyaretlerini globalleştireceğiiddia ediliyor..

        Bana konuşan bir psikiyatrist ondaki bu hastalığın ilk kez Cumhurbaşkanı Erdoğan’a yaptığı ziyaret ile başlamış olduğunu açıkladı.

        Cumhurbaşkanı tarafından kabul edilince Ekrem İmamoğlu’nun mutlu olduğu, beyin kimyasının kalıcı biçimde darbe aldığı ve artık birilerini ziyaret etmeden yaşayamaz hale geldiği anlatılıyor.

        Kendini globalleştirdiği zaman Başkan Trump’a dahi bir sevgi dolu ziyaret yapması beklendiği yakınları tarafından ifade edildi.

        Hatta bu yöndeki talebinin Beyaz Saray’a iletildiği ama kafası başka işlerle meşgul olan Trump’ın karısıyla bir yıldan fazla süre birlikteolamamanın da yarattığı dengesiz ruh haliyle"Kim bu adam, benden ne istiyor? Onu neden sevmek zorundayım ki, ben kendi çocuklarımı bile fazla sevmiyorum, onu hiç sevemem!" dediği de öğrenildi. Ama bu cevabın Ekrem İmamoğlu’nu daha da ısrarcı olmaya ittiği, "Hiç olmazsa bana mektup yazıp sevdiğini söylese de bana yeter" diye duygusallaştığı anlaşılıyor.

        Bu arada CHP’nin seçim çoktan bitmesine rağmen İzmir için bir aday arayışı sürüyor.

        Yakında bir aday bulunamazsa CHP’nin bir arayış komisyonu kurması da son yıllarda İzmir’de ortaya atılan en yaratıcı fikir oldu.

        Diğer Yazılar