Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        6 Mayıs Pazartesi günü küresel piyasalara da, Türkiye piyasalarına da bir şey oldu. Yurtdışında ticaret savaşları şiddetlendi, yurtiçinde ise 31 Mart Seçimleri İstanbul için sonuçlandırılamadı ve 23 Haziran’da tekrarlanmasına karar verildi.

        DÜNYADA TİCARET SAVAŞLARI

        - Önce dünyadan başlayalım. ABD bir yıldan beri sürdürdüğü Çin ile ticaret görüşmelerinde birden sertleşti. Sonunda ABD, Çin’e karşı GSYH’nı yüzde 1 düşürebilecek ve yıllık bazda 120 milyar dolar azaltacak gümrük vergilerini artırdı. Benzer şekilde Çin de sertleşti ve karşılık verdi.

        - Çin’in ABD ekonomisine verebileceği zararı IMF büyüme olarak yüzde yarım, GSYH olarak da 87 milyar dolar tahmin ediyor. Oranların 10 yıl korunduğunu varsayarsak ortada 1.2 trilyon dolar ve 870 milyar dolarlık büyüklük veya zarar çıkar. En büyük iki ekonominin kaybı ise 10 yılda 2.1 trilyon dolara varır.

        - Ticaret savaşlarından diğer ekonomilerin etkilenmesi daha az bekleniyor. Dünya büyümesinin yaklaşık yarım puan azalacağı tahmin ediliyor.

        KÜRESEL RİSK İŞTAHINDA SERT AZALMA

        - Dünyadaki bu durum en başta risk alma iştahını düşürdü. Bitişikte Bloomberg HT’den Cumhur Örnek’ten aldığımız Küresel Risk İştahı Endeksi’nde de bu durum net biçimde görülüyor.

        3 Mayıs Cuma günü 26.95 olan endeks 10 Mayıs’ta 21.37’ye, 17 Mayıs’ta da 19.76’ya düştü. Risk iştahındaki azalma son haftada yüzde 7.5, iki haftada ise yüzde 26.6 ile oldukça sert.

        - Bundan bir önceki azalma aralık ayında gerçekleşmişti. Hisse senetleri, tahvil faizleri, para birimleri, emtia, volatilite endeksleri ve küresel likiditeden oluşan Risk Alma İştahı Endeksi’nde yılın sonuna gelirken azalma olması biraz da dönemsellikten kaynaklandı. Yıl sonu nedeniyle hesap kitap işlerinin kapatılması burada etkiliydi. Nitekim hem FED’in parasal politikasındaki U dönüşü hem de yeni yılla birlikte küresel risk iştahı toparlandı.

        - Mayıs ayında ise hem yaz ve tatil döneminin yaklaşması etkili oldu, hem de ticaret savaşlarının şiddetlenmesi tetikledi. Yaz tatili gün gelip bitecek olsa bile ana neden kalıcı. Ticaret savaşlarında gidecek daha uzun ince çok yolumuz olabilir. Bu nedenle de küresel risk alma iştahında kısa vadede belirgin bir toparlanma beklenemez.

        İKİ HAFTANIN BİLANÇOSU

        - Risk iştahının bozulması piyasaları bozdu. Dolar güçlendi, dolar karşısında gelişen ülke paraları değer kaybetti. JP Morgan Endeksi ile ölçülen gelişen kurlar dolar karşısında 3 Mayıs’ta 62.419’dan 17 Mayıs’ta 61.379’a geriledi. Son haftalık kayıp yüzde 1.1, iki haftalık kayıp ise yüzde 1.7’ye vardı.

        - Dünya ekonomisinde yavaşlama beklendiğinden emtia ve petrol fiyatlarında artış eğilimi durdu. İki hafta içinde yüzde yarım düşüş gösterdiler.

        - Büyümeye duyarlı olan borsalarda ise belirgin bir satış var. MSCI endeksleriyle gelişmiş borsalar iki hafta içinde yüzde 2.8 değer kaybetti. Türkiye’nin de içinde yer aldığı gelişen ülke borsaları ise yüzde 8 düştü.

        Risk iştahının azalmasıyla riskli varlıklardan çıkılırken sığınılacak güvenli liman arayışı da hızlandı. Bu dönemin gözdesi ise devlet tahvilleri. ABD 10 yıllıkları bu nedenle 3 Mayıs’ta yüzde 2.525 faizle işlem görürken 17 Mayıs’ta 2.391 faize indi. Gelen alımların etkisiyle tahvil faizlerinde yüzde 5.3 gerileme meydana geldi.

        TÜRKİYE’DE DOLARA ÖNCE MÜDAHALE

        - Hem küresel risk iştahının azalması ve sermaye akımlarının zayıflamasından hem de yurtiçi siyası kaynaklı negatif etkiyle Türkiye piyasaları çifte darbe yedi. Dolar kuru 9 Mayıs’ta 6.2446’ya kadar yükseldi. 3 günde yüzde 4.7 yükselen dolar Merkez Bankası’nın müdahalesi ve kamu bankalarının döviz satışı ile karşılaştı.

        S-400’LERE TERSİNE FİYATLAMA

        - Ancak asıl etkiyi son dönemin en önemli konusu haline gelen S-400’lerin alımının ertelenebileceği haberleri yaptı. 17 Mayıs Cuma kapanışta 6.0494 düzeyine inen dolar tepe noktasına göre yüzde 3.1 geriledi.

        - Dolarda 3 Mayıs’a göre geriye yüzde 1.4 artış kaldı. Bu da diğer gelişmekte olan paraların dolara karşı değer kaybıyla paralel.

        - Haber Cumhurbaşkanlığı’nca anında yalanlandı. Hafta sonu 19 Mayıs nedeniyle gençleri kabul eden Cumhurbaşkanı Erdoğan bir kez daha S-400’lerden geri adım olmayacağını, hatta teslimatının öne çekileceğini vurguladı.

        - Ama 13 Mayıs’tan itibaren ABD ile S-400 alımının bir şekilde çözüleceği veya erteleneceği fiyatlanmaya başlandı. Piyasalar çözüme oynamaya, çözüme prim vermeye ve siyasetçileri bu yöne zorlamayı tercih etti.

        - Daha önceden Türkiye ile ABD arasındaki ilişkileri gerdiği ve riski yükselttiği için negatif fiyatlanan S-400’ler şimdi “alımı ertelenecek” diye pozitif fiyatlanıyor. Yani Türkiye’nin kararında bir değişiklik olup olmadığını bilmiyoruz ama piyasanın davranışında bir “tersine fiyatlama” durumu var. Belki bunda çözümsüzlüğün fiyatlanmasının çok zor olmasının da etkisi bulunuyor.

        TÜRKİYE’YE FATURASI DÜŞTÜ

        - Dolar TL karşısında 6.2457’ye kadar yükselmişken hem müdahale hem de S-400 fiyatlamasıyla 5.95’e kadar indi ve yüzde 4.7 geriledi. Son alarak da 6 civarında bir dalgalanma eğilimini sürdürüyor.

        - Borsa İstanbul MSCI endeksiyle son iki haftada yüzde 8.7 değer kaybetti. Bu kayıp da gelişmekte olan ülkelerin yüzde 8 kaybıyla uyumlu.

        - Tahvil tarafında ise 10 yıllıklarda gerileme varken, 2 yıllıklarda artış söz konusu. 3 Mayıs’ta yüzde 24.06 olan 2 yıllık devlet tahvili 17 Mayıs’ta yüzde 26.10’a yükseldi.

        - Türkiye’nin hem iç hem de dış darbe yediğinin başka bir alandaki izi de ülke kredi iflas sigortası olan CDS oranlarındaki artıştan görülüyor. 5 Yıllık CDS’ler 435 baz puandan 485’e çıktı ve iki haftada yüzde 11.5 arttı.

        TERSİNE FİYAT TERS KÖŞEYE YATIRMASIN

        - Aynı artışın döviz kurunda görülmemesini ise yapılan müdahalelere ve S-400’ler konusunda yurtiçi yerleşiklerin çözümü fiyatlamaya başlamalarına bağlıyoruz. Geçtiğimiz 10 gün içinde piyasaların yaptığı tersine fiyatlamanın döviz kurlarını gevşettiği bir gerçek. Müdahaleler de şimdilik işe yaradı.

        - Sonuçta S-400’ler satın alınır veya alınmaz, buna Türkiye karar verir ve bunun negatif veya pozitif etkilerini de yaşarız. Ortaya çıkacak duruma göre piyasalar doğru köşeye de, ters köşeye de yatmış olabilir. Bazen penaltı atışlarında kalecilerin risk alarak yaptıkları gibi bir sonuçla karşılaşmak da mümkün.

        Diğer Yazılar