Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Sesli Dinle
        0:00 / 0:00

        Hükümetin çağrısı üzerine asgari ücret tespit komisyonu bugün toplanıyor. Normalde yılda bir kez ve yeni yıla girerken artırılan asgari ücret, enflasyonun büyük sıçrama göstermesi sonucu altı ayda eridi gitti.

        ➔ Asgari ücret tespit edilirken elde yüzde 21.31 düzeyindeki Kasım 2021 enflasyonu vardı. 2022 yılında da enflasyonun düşeceği tahmin ediliyordu.

        ➔ Ancak Mayıs 2022 enflasyonu yüzde 73.5’e çıktı, 6 ayda meydana gelen artış 52 puan.

        Asgari ücretli için daha önemlisi gıda fiyatları. Geçmiş yıllarda asgari ücret belirlenirken ana enflasyon rakamından ziyade gıda fiyat artışları baz alındı.

        ➔ Gıda fiyatları altı ay öncesinde yıllık yüzde 27.11 artıyordu. Mayıs 2022’de artış yüzde 91.63’e çıktı. 6 aylık fark 64.52 puanla ana enflasyondan daha fazla.

        ➔ Fiyat artışlarının geri geleceğine veya duracağına ilişkin güçlü işaretler de yok. Mayıs ayı Tarım Üretici Fiyat artışı aylık yüzde 16’ya, yıllık bazda yüzde 155’e yükseldi. Bugünün üretici fiyatı yarının tüketici fiyatı demek.

        ➔ Asgari ücreti ve genelde ücret ve maaşların belirlenmesinde baz alınacak enflasyonlar altı ayda 52-64 puan kadar artış gösterdi.

        AÇLIK VE YOKSULLUK SINIRI %56 ARTTI

        REKLAM

        ➔ Asgari ücret tespitinde Türk İş’in açlık ve yoksulluk sınırı araştırması da dikkate alınıyor. Bu araştırmaya göre 4 kişilik bir ailenin açlık sınırı 6 ayda 4.098 liradan 6.391 liraya çıktı. Artış yüzde 55.9.

        ➔ Yine 4 kişilik bir ailenin yoksulluk sınırı 13.348 liradan 20.818 liraya yükseldi. Buradaki artış da yüzde aynı.

        ➔ Dört kişilik ailenin yoksulluk sınırı 20.818 lira iken bekar çalışanın yaşam maliyeti 8.313 lira. Asgari ücret ise son haliyle 4.253 lira.

        Hangi açıdan bakılırsa bakılsın asgari ücrette yüzde 50 civarında artırıma gidilmesi gereği var.

        ➔ Zaten memur ve emekli maaşları altı aylık enflasyon +7 puan artırılacak. Yılın 5 ayındaki enflasyon yüzde 35.6. Üzerine haziran ayı eklenecek. Onun da üzerine 7 puanlık fark dahil edilecek. Bu da yüzde 50’ye yakın bir orana dayanacak.

        Maaşla çalışan ve emekliler için sorun bu şekilde otomatikman çözülürken, ücret alanlar için asgari ücretin artırılması yoluna gidiliyor. Asgari ücretle birlikte bütün özel sektör çalışanların taban ücretleri yükselecek.

        BÜTÇE’NİN VE ŞİRKETLERİN DURUMU

        ➔ Peki ücret ve maaşlara enflasyon ayarı yapmaya devletin ve özel sektörün gücü var mı?

        -Devletin var. Bütçe gelirlerinde mayıs ayı ve ilk 5 ayda rekor fazla çıktı.

        Bütçede gelirleri artıran temel unsur da enflasyonun yükselmesiyle dolaylı vergilerin artması ve ithalat artışı ile ithal vergilerinin yükselmesidir.

        ➔ Yine aynı yüksek enflasyon şirket karlarını tarihi düzeyde artırdı. Artırdı ki Bütçe kalemleri içinde yer alan kurumlar vergisi yüzde 505 gibi görülmemiş bir oranda yükseldi.

        REKLAM

        ➔ Demek ki şirketlerin mali durumu da ücret artışlarını kaldırabilir.

        ➔ Mikro düzeydeki şirketler için kamusal bir destek zaten düşünülüyor.

        Yüksek enflasyonun 20 yıl sonra geri dönmesi madem ki vergi gelirleri yoluyla devlet bütçesini muazzam bir fazlaya taşımış, özel sektör şirketlerini de 1982 sonrası 40 yılın en yüksek kar artışına götürmüş, sıra çalışanların pay almasına geldi.

        ENFLASYONU TETİKLER Mİ?

        ➔ Denilebilir ki ücret ve maaş artışında yapılacak ayarlama enflasyona artırıcı etki yapmaz mı?

        ➔ Yapar, her ücret ve maaş artışı talep artışına yol açarak enflasyonu yukarı yönde tetikler.

        ➔ Ancak burada maaşlar zaten yüzde 50 dolayında artacak. Bir kısım şirketler de çalışanlarının ücretini artırıyor zaten.

        ➔ Yapılacak iş geride kalacak bazı ücret artışlarını, asgari ücreti artırarak yukarıya çekmeye zorlamak.

        ➔ Kaldı ki enflasyonu bu düzeylere getirmede başrolü ücretler ve maaşlar değil, kur artışı ve dünya fiyatları oynadı. Artık ücretlerden gelecek 3-5’in etkisine bakılmaz.

        TÜRKİYE ALMANYA HATTI

        ➔ Ayrıca pandeminin getirdiği ortamda dünyada da çalışan bulmak giderek zorlaşıyor. Özellikle kalifiye elemanlarda.

        ➔ Bu nedenle ülkeler arası emek göçünün kapıları aralanıyor. Türkiye-Almanya hattı zaten kuruluydu ve son dönemde kalifiye, iyi eğitimli insanları, doktorları çekip götürüyor.

        ➔ Bizde göç sermaye ve beyaz Türkler ile başladı, doktorlarla ivmelendi, dijital hizmetlerle devam ediyor, son olarak tır ve kamyon şoförleri ile havalimanı çalışanları eklendi.

        REKLAM

        SAĞLIKTA GİDİŞ NEREYE?

        ➔ Bu arada sağlık çalışanlarını cahil insanların şiddetinden koruyacak bir yasal düzenleme yapılması şart oldu. Pandemide bunca fedakarlık yapan bir meslek grubuna karşı duyarsız kalmak nankörlük olur.

        ➔ Şanlıurfa’da şiddete maruz kalan doktorun, şiddet gösterenlerin serbest bırakılması ile diplomasını yırtarak meslekten istifa etmesinden toplum olarak ibret almalıyız. Nereye gidiyoruz? Bunca eğitim, emek ve yatırımın sonu bu mu olmalı?

        Böyle bir gidiş, Türk insanını vasat bir sağlık hizmetine götürür. Bedelini ödemeye devam edeceğimiz devasa şehir hastanelerimiz olur ama içinde iyi doktor ve iyi bir sağlık hizmeti olmaz.

        Diğer Yazılar