Takipde Kalın!
Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
Gündem Ekonomi Dünya Spor Magazin Kadın Sağlık Yazılar Teknoloji Gastro Video Stil Resmi İlanlar

Harvard Üniversitesi’ne göre asosyaller daha başarılı oluyor

ABD’nin ve dünyanın en köklü eğitim kurumlarından Harvard Üniversitesi’nde yapılan bir araştırma akademik başarı ve özel hayat ikilemini yeniden gündeme getirdi. Öğrenciler arasında gerçekleştirilen araştırmaya göre öğrencilerin yüzde 52’si Harvard’da geçirdiği 4 yıl boyunca yalnızca bir kişiyle birlikte oluyor ya da hiç birlikteliği olmuyor. Diğer sıradan üniversitelerde ise bu oran yüzde 3’lerde dolaşıyor. Peki başarılı olmak için özel hayattan vaz mı geçmek gerekiyor? Karşı cinsle yaşanan özel ilişkiler kişinin akademik performansını etkiler mi? Zeki ve çalışkan olan öğrenciler özel hayatlarında başarıyı yakalayamıyor mu? İşte farklı görüşler...

GÜLİN YILDIRIMKAYA

gulinyildirimkaya@haberturk.com

‘Başarılı insan çok çalışır, mecburen asosyal olur’

Başarılı olabilmek için çok uzun saatlerinizi çalışmaya ayırmak zorundasınız. Doğal olarak başka şeylere çok vakit kalmaz. Mesela ben çoğu arkadaşımla bağımı kopardım. Birçok akademisyen de böyle yapıyor

ODTÜ Psikoloji Bölümü Başkanı Prof. Dr. NEBİ SÜMER: ÇOK başarılı olan öğrenciler sosyal hayattan vazgeçiyor görüşünün bilimsel bir temeli yok ama bu insanın kendine ilişkin doyumunu nereden sağladığıyla ilgili bir şeydir. Akademik yaşamı iç motivasyonla yapan ve bundan çok büyük bir doyum sağlayan kendi kimliğini ve kendisine olan saygısını sağlamak için duran gençlerin derslere ilgisi sosyal yaşam gibi algılanır. Çok başarılı akademisyenlerin, bilim insanlarının veya öğrencilerin günün on beş saatini çalışarak geçirmesi çok doğaldır. Bu öğrenciler zamanı kalitesiz bir şekilde harcamak istemezler. Normal bir insan boş zamanını uyuyarak geçirebilir. Başarılı öğrenciler de çok iyi bir planlama yaparak çok daha kaliteli hemde eğitim hayatına katkı sağlayacak bir biçimde zamanını geçirebilir. Karşı cinsle ilişkilerin akademik başarıyı etkileyip etkilemeyeceği kişinin kadın veya erkek oluşuna göre değişiyor.

YOĞUN TEMPO ŞART

Konsantre olarak çalışanlar başarıyı yakalayabiliyor. Bir günde en az dört saat çok yoğun bir şekilde çalışmak gerekiyor. Akademik kariyer de ancak böyle tamamlanabiliyor. Çok uzun saatlerinizi verip çalışınca doğal olarak başka bir şey yapmaya zaman kalmaz. Bu da sosyalleşmeyi engelleyebilir. Sosyal olmama çalışkan olmanın da bir koşulu aslında. Çoğu akademisyen de böyle yapıyor.Mesela ben çoğu arkadaşımla bağımı kopardım. Makale yazabilmek için, başarılı olmak için bölünmemiş bir zamanda çalışmanız gerekir. Başarılı olanlar çok çalıştığı için bazen arkadaşlarının gözünün içine “Gitse de işime gücüme dönsem” diye bakıyor.

‘Karşı cinsle ilişki yaşayan öğrencilerin dersleri daha iyi’

Koç Üniversitesi Psikoloji Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. ZEYNEP AYCAN: BİZİM öğrencilerden beklentimiz hem akademik olarak çok iyi düzeyde olmaları hem de sosyal aktivitelere katılmaları. O yüzden üniversitelerin de çok fazla sosyal kulübü vardır. Buralarda görev almaları, liderlik pozisyonunda olmalarını arzu ediyoruz. Akademik başarıları için ödül veririz aynı zamanda sosyal aktivitelerde ödüllendiririz. Akademik başarısı yüksek olan öğrenciler sosyal aktivitelerde de çok iyiler. Onları akademik olarak başarılı kılan beceriler, sosyal alanda da iyi olmalarını sağlıyor. Bir taraf yükselirken bir taraf düşmüyor. Karşı cinsle ilişki yaşayan çalışkan öğrenciler derslerini aksatmıyor, aksine derslerinde daha da iyi bir gelişme oluyor. Öğrencinin kız arkadaşı ya da erkek arkadaşı varsa başarısı düşecek diye bir kaide yok. Öyle bir korelasyon olduğunu düşünmüyorum. Çok başarılı öğrenciler asosyal olur diyemem. Böyle bir şey olduğunu da sanmıyorum. Öğrenci hem derslerine hem de spora, sanata, arkadaşlık ilişkilerine de kanalize olmalıdır.

‘Başarılı olmak için günümüzdesosyal olmak şart’

Günümüz dünyasında başarılı olabilmenin en önemli koşullarından biri iletişim becerisine sahip olabilmek ve iletişim ağını canlı tutabilmektir

Uğur Dershaneleri Rehberlik Koordinatörü BANU GÜRÜN: BURADA ana problem akademik başarı için, kişinin tamamen sosyal yaşamdan vazgeçmesi gerektiği yanılgısıdır. Elbette kişilerin belirli dönemlerde belirli öncelikleri olacaktır. Ancak hayat bir bütündür ve öncelik sırası doğru biçimde yapıldığında, zaman doğru yönetildiğinde hem akademik anlamda başarı sağlayıp hem de sosyal hayata zaman ayırabilmek mümkündür. Önemli olan doğru planlamayı yapabilmektir. Akademik performans birçok faktörden etkilenir. Bu faktörlerin içinde elbette ilişkiler faktörü de var ve önemli bir yer tutuyor. Üniversiteden ya da lisedenmezun olana kadar ders çalışmak haricinde hiçbir şey yapmamış olan gençler değişen iş dünyasının tercihi olabilirler mi? Eğer doğuştan gelen üstün bir yaratıcılık veya öngörü özellikleri yoksa hayır. Çünkü yaratıcı olabilmek, kendini geliştirebilmek ve yenilikçi olabilmek için kişilerin farklı insanlarla iletişim kurması,hobiler edinmesi, farklı yerler görmesi gerekmektedir.

İLETİŞİM BECERİSİ ÖNEMLİ

Kitaplar bizlere çok değerli bilgiler sağlarlar ancak yaşamkitaplarda formüle edilemeyecek kadar karmaşıktır. Kişinin karşılaştığı farklı durumlarda nasıl davranması gerektiğini tahmin edebilmesi, problemlerini çözümleyebilmesi için farklı insanların görüşlerinden ve fikirlerinden de beslenmesi gerekmektedir. Akademik anlamda üst düzey başarı gösteren kişiler doğal olarak kendileriyle ilgili beklenti düzeylerini yükseltirler. Daha da ötesinde çevrelerinin beklenti düzeyi yükselir. Günümüz dünyasında başarılı olabilmenin en önemli koşullarından biri iletişimbecerisine sahip olabilmek ve iletişim ağını canlı tutabilmektir. Başarılı sayılmak için sadece iyi notlar yetmediği gibi, sadece sosyal yaşamcanlılığı da yetmez. Çünkü biri diğerinin yerini tutmaz. Akademik anlamda başarıdan ödün vermeden, olumlu bir sosyal hayatı da olan kişiler yaşambaşarısını yakalar.

‘Akademik başarı özel hayatın önünde bir engel olabilir’

ÖZ-DE-BİR Yönetim Kurulu Başkanı FARUK KÖPRÜLÜ: ABD’de yapılan bu araştırmadan akademik yaşamda başarılı olmak için sosyal yaşamdaki başarıdan vazgeçmek gerektiği gibi bir sonuç çıkıyor. Akademik başarı; disiplinli, yoğun ve başarı odaklı bir çalışmayı gerektirir. Bunu elde etmek için yaşama dair kişisel tercihlerimizi de sınırlamak gerekir. Bunun ölçüsü başarıya odaklanma ile doğru orantılıdır ve kişisel yeteneklerimizle, kişiliğimizle de ilgilidir. Öte yandan sosyal yaşam ilişkileri, sınırlama konulmadığında akademik başarının düşmanı olabilir. Konuya birey açısından baktığımızda akademik başarıyı ihtiyaç olarak öne çıkarıp burada elde edilen başarı, bireyin mutluluk kaynağıysa, kişi böyle mutlu oluyorsa bunu bir sorun olarak görmeyebilir; akademik başarının yüksek olmasını toplumsal gelişmenin önemli bir faktörü sayabiliriz. Ama en ideal olanı ne akademik başarı için toplumsal yaşam ilişkilerimizi feda etmektir, ne de “Toplumsal yaşam ilişkilerim çok önemlidir” diyerek akademik başarıdan vazgeçmektir. Mutlu bir gelecek yakalayabilmek ve yaşamı buna göre planlayabilmektir esas olan...

‘Boğaziçi’nin kampusunda gitar çalmak gibisi var mı!’

İstek Vakfı Bilge Kağan Anadolu Lisesi Müdürü AYDIN KARABAŞ: BİR öğrencinin sosyal olması, başarısını olumlu yönde etkileyecektir. Başarılı olan çocuklar da sosyal olmalıdır aslında. Karşı cinsle olan ilişkisi yüzünden dersleri bozulan, akademik kariyeri sekteye uğrayanlar da vardır ama bunu genele vurmamak gerekiyor. Gözlemlerime dayanarak başarılı öğrencilerin hem sosyal hayatlarının hem de karşı cinsle ilişkilerinin başarılı olduğunu söyleyebilirim. Öğrencinin spor anlamında ya da farklı bir sosyal aktivitede başarılı olması akademik yönden de başarılı olmasını sağlar diye düşünüyorum. Karşı cinsle yaşanan özel ilişkiler kişinin akademik performansını etkilemez. Bizim genel olarak sistemle ilgili bazı sıkıntılarımız oluyor, öğrencilerimizin de aynı şekilde. Öğrenciler önüne bir hedef koymalıdır. Hedef olmadan başarı gelmiyor. Aile tarafından, çevre tarafından baskı olunca çalışkan çocuk asosyal olabiliyor. Sosyal anlamdaki çocuğun gelişimi doğrultusunda hareket edilirse büyük başarılar gelir. Sporda ya da müzikte başarılı oluyorsa akademik kariyerinde de iyi yerlere gelebilir. Öğrenci gitar çalmayı düşlüyor olabilir. Peki Boğaziçi Üniversitesi’nin kampusunda gitar çalsa daha iyi değil mi?

Şurada Paylaş!
Yazı Boyutua
Yazı Boyutua
Diğer Yazılar