Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Sesli Dinle
        0:00 / 0:00

        Alternatif enflasyon ölçümü yapan, başkanlığını Prof. Veysel Ulusoy’un yaptığı ENAG hakkında bir yazı dizisi yayınlamıştım hatırlarsınız (22.04.2022).

        Bu yazı dizisinden sonra (13 Mayıs 2022) Prof. Ulusoy beni arayarak Yeditepe Üniversitesi’nin kendisi ve ENAG ekibi hakkında soruşturma açtığını söyledi.

        Bu soruşturma nedeniyle benden bir yazı daha yazmamı istedi.

        Ancak sonrasında durum daha da karışık hale geldi.

        Veysel Ulusoy ve Yeditepe Üniversitesi karmaşık, çelişkili ve etik olmayacak davranışlar sergiledi.

        Bu durumu netliğine kavuşturmak bu yazıyı yazıyorum.

        YEDİTEPE ÜNİVERSİTESİ SORUŞTURMA BAŞLATTI VE SONRA DURDURDU MU?

        Veysel Ulusoy, Yeditepe Üniversitesi'nin açtığı soruşturmaya cevap vermek amacıyla bazı konuları açıklığa kavuşturmak için benim bir yazı yazmamı istedi.

        Üniversite iki konuda soruşturma açmıştı:

        1. Bitmemiş doktora tezinin verilerini açıklamak.

        2. Enflasyon ölçümü için Yeditepe Üniversitesi’ni merkez olarak kullanmak.

        REKLAM

        Bitmemiş ve kabul edilmemiş doktora tezinin verilerini açıklama konusunda bir talebi yok Ulusoy’un. Zaten kendisi bunu açıkça söylüyor ve kabul ediyor.

        Veysel Bey, bana bir vakfı kullandıklarını, merkez olarak üniversiteyi kullanmadıklarını, bunu da röportaj esnasında ifade ettiğini söyleyerek bunu düzeltmemi istedi.

        Tüm konuşmamız kayıt altında olduğu için konuşmayı tekrar dinleyip, düzeltme gerekiyorsa yapacağımı söyledim.

        Sonuç şöyle:

        ENAG MERKEZİ NERESİ?

        Konuşma kayıtlarımızda Veysel Ulusoy, doktora tezi çalışmasının Yeditepe Üniversitesi Ekonomimetre Bölümü’nde 7 yıl önce başladığını, o esnada üniversitede konuştuğumuz odanın üst katında buna karar verdiklerini söyledi.

        Doktora tezi devam ederken, Ulusoy ve doktora öğrencisi Serkan Gençer enflasyon ölçüm rakamlarını 2020 yılının Ağustos ayından itibaren kamuoyuna yayınlamaya başladılar. Bu esnada üniversitedeki ofislerinde çalışıyorlardı.

        Veysel Ulusoy, röportaj esnasında 2021 yılı başlarında bir vakıf bünyesine geçtiklerini belirtiyor. Yani verileri açıklamaya başladıktan 6-7 ay sonra.

        Ancak vakıf binasından çok, genellikle okulda çalıştıklarını da sözlerinin arasında ifade etmişti. Fakat bunu kayıtlı bölümde değil, kayıt kapandıktan sonra söylemişti.

        Aslında süren bir doktora tezinin merkezi doğal olarak üniversite olacağını düşündüğümden, bu durumu yadırgamadım.

        Ancak üniversite bunu nedense yeni problem etmiş olmalı ki, soruşturma konusu yaptı.

        Ayrıca 2020 yılı Ağustos ayından beri veri yayınlayan, defalarca basına demeç veren Veysel Ulusoy ve ekibine neden bugüne kadar bir ikazda bulunmadı ya da soruşturma açmadı üniversite anlamış değilim.

        REKLAM

        Sanırım ENAG enflasyon rakamları siyasi tartışma konusu olduğu için üniversite durumdan rahatsız olmuş olacak ki, benim yazı dizimi gerekçe göstererek soruşturma açtı.

        Fakat burada başka bir etik sorun başladı.

        "ÜNİVERSİTENİN İMAJI BOZULUR" DİYE SORUŞTURMA DURDU MU?

        Veysel Ulusoy 14 Mayıs tarihinde bana attığı Whatsapp mesajında üniversite ile büyük ihtimalle yollarının ayrılacağını, muhtemelen siyasi baskı olabileceğini söyledi. Ancak bu attığı mesajlar, tıpkı yazımdan dolayı teşekkür ettiği mesajlar gibi, daha sonra otomatik olarak silindi.

        Fakat daha sert siyasi ifadelerini silmeyi unuttu.

        Veysel Ulusoy’un isteği üzerine bu yazıyı kaleme alırken, kendisi tekrar arayarak üniversite yönetimiyle soruşturma konusunu görüştüklerini, üniversite için çok kötü bir imaj kaybı olacağını söylediğini, soruşturmayı durdurma eğiliminde olduklarını, benden “soruşturma” kısmını yazmamı ama çalışma merkezi kısmını yazmamı rica etti.

        Ben de nezaketen bu ricayı kabul ederken, soruşturma olmayacaksa çalışma adresini düzeltme kısmını yazmanın anlamsız olacağını söyledim. Herhangi bir yazı yazmadım.

        Ancak Veysel Bey sosyal medya üzerinden herkese açık bir şekilde beni suçlayan ve zan altında bırakan bir paylaşım yaptı.

        Hakkımda şöyle dedi:

        “Siz de biliyorsunuz ENAG’ın doğru ölçtüğünü... Ama işte bir görev var yapılması gereken. Bir de ENAG merkezi hakkında yazdıklarınızı düzeltmediniz hala. Bekliyoruz Sayın Öztürk” (05.06.2022)

        Ulusoy beni “görevli” olarak gerçeği saklamakla suçladı. Bu nezaketsiz iftiraya tepki gösterdim ve reddettim yine Twitter üzerinden.

        REKLAM

        ÜNİVERSİTENİN VE ULUSOY’UN ETİK SORUNLARI

        Yeditepe Üniversitesi’nin ENAG hakkında soruşturma açıp açmadığını, sonucun ne olduğunu öğrenmek için Rektör Prof. Canan Aykut Bingöl’ü aradım. Ancak benimle konuşmayacaklarını, ENAG'ın ayrı bir çalışma olduğunu iletti. Kurumsal iletişim sorumlusu da soruşturmadan haberi olmadığını söyledi.

        Aslında üniversite soruşturma açmış ancak Veysel Ulusoy’un “hakkınızda çok kötü bir imaj olur” demesi nedeniyle üstünü örtmeye çalışmış gibi bir durum çıkıyor ortaya.

        Ancak Rektör Hoca konuşmayarak gerçekleri öğrenmemizi de engellemiş oluyor.

        Yeditepe Üniversitesi bünyesinde ENAG doktora tezini inceleyen ve düzenli olarak değerlendirme yapan hocalar, bu doktora tezindeki ölçümlerin gerçek enflasyonu yansıtıp yansıtmadığını ve çalışmanın bilimsel temellere oturup oturmadığını en iyi bilen bilim insanları.

        Ancak bu hocalar ve üniversite yönetimi, bu doktora tezi verilerinin bilimsel usule aykırı olmasına rağmen yayınlanmasına itiraz etmedi.

        Çalışma bitmemiş olmasına rağmen, bunun ülkedeki enflasyonu ölçen gerçek veri gibi algılanmasına da bir açıklama yapmadı.

        Üniversitenin şimdi soruşturma konusu yaptığı iki konuyu 2 yıldan beri bilmesine rağmen soruşturma açmaması, yönetim açısından ve akademik bir hatadır. Şimdi de iletişime kendisini kapatarak başka bir hata yapıyor.

        ULUSOY'UN ETİK SORUNLARI

        Veysel Ulusoy ile kayıt altına aldığım röportajda açıkça gördüm ki, öfke dolu bir hükümet muhalifi olarak kendini konumlandırmış, tarafsız olması gereken akademik kimliğini ikinci plana itmiştir. Bunu da kendisi kabul ediyor ama çalışmalarına yansıtmadığını söylüyor ısrarla.

        REKLAM

        Ulusoy, soruşturma konusunu "bir kavga ve şiddetle mücadele edilecek bir konu" olarak gördüğünü bana söylerken/yazarken, ardından üniversiteyi "imaj kaybı yaşarsınız" diye (aslında üstü örtülü bir tehdittir bu), soruşturmayı sonlandırmaya çalışmıştır.

        Bunu da bana telefonda anlatmıştır.

        Soruşturmayı bir süreliğine ertelemeyi başarmış ancak benim aramamla soruşturma olayından haberdar olduğumuzu öğrenen üniversite soruşturmayı sanırım yeniden gündemine almıştır.

        Bugün Veysel Ulusoy (11.06.2022) tivit atarak “ENAG’a saldırı yine başladı. Yöntemi değişmiştir. İstediğinizi yapın. Dönmeyeceğiz bu yoldan” diye meydan okumuştur.

        Bana da yine mesaj atarak yazmadığım yazıyı yazabileceğimi, kendilerinin de konuyu haberleştireceğini söylemiştir.

        Baştan aşağıya çelişkilerin, etik dışı davranışların ve garipliklerin olduğu bir durum var ortada.

        Ulusoy’un tutumunu, davranışlarını, çalışma biçimini etik bulmuyorum. Aşırı politize olmuş, bu yüzden de akademik yönü örselenmiş bir çalışma var karşımızda.

        Bağımsız uzman bir ekip bu çalışmayı incelerse bunu net olarak görecektir.

        TÜİK ölçümleriyle ilgili şüpheler var, güven kaybı var, sorunlar var bunlar doğru. Ama ENAG bundan aşağı kalır değildir.

        Ülkenin doğru bilgi ve veriye ulaşma sorunu vardır. Tek gerçek budur bana göre.

        Bu yazıyı yayınladıktan sonra Yeditepe Üniversitesi kaynaklarımdan soruşturmaya dair, tarafıma ulaştırılan belgeler:

        Diğer Yazılar