Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Sesli Dinle
        0:00 / 0:00

        Türkiye’de siyaset erkek egemen bir alandır. Meral Akşener, bu alanda tek başına mücadele veren tek kadın lider olarak, bu seçimlerde başlı başına bir analiz yazısını hak ediyor.

        İki yıldır çok yakından takip ediyorum. Eski tanışırız, zaman zaman da görüştüğümüz oldu.

        Şunu demeliyim: Bu seçimlerin kaderini etkileyecek isimlerden biriydi. Siyaseti bu kadar iyi okuyup, bu kadar yanlış adımlar atmasına çok şaşırıyorum.

        DÜĞMENİN İLK YANLIŞ İLİKLENDİĞİ YER

        Meral Akşener, MHP’den ayrılıp partisini kurduğunda büyük sıkıntılar çekti ama girdiği ilk seçimde barajı geçmeyi başardı. Son 20 yılda ayrıldığı partiye rağmen bu oranda oy alan başka da bir lider bulunmuyor.

        İYİ Parti’nin başından beri en önemli sorunu konumlanma problemiydi. Merkez sağ, muhafazakar sağ, milliyetçi sağ, liberal sağ, sosyal demokrat sağ… Siyasette nereye, hangi tonda konumlanacağına bir türlü karar veremedi. Çok farklı kesimlerden oluşan bileşenlerinin partiyi bir yere çekme çabası yüzünden oldu tüm bunlar.

        Meral Hanım da “Kemalist Asena” olma ile “Devlet Ana” olma arasında gitti geldi.

        Sonunda “Kemalist Asena” olmayı tercih etti. CHP’nin farklı bir tonuna doğru evrildi.

        İşte düğmenin ilk yanlış iliklendiği yer de burası oldu.

        CUMHURBAŞKANI ADAYI OLMAMASI BÜYÜK HATAYDI

        2023 seçimlerine giderken 2 yıl öncesinden sahaya inerek birden dengeleri değiştirdi Akşener. Anadolu’yu gezdi ve sürekli vatandaşla yüz yüze iletişim kurdu. Bu doğru adımın sonuçlarını verdi ve partinin oyları yükseldi.

        Millet İttifakı içinde kilit partiydi.

        Meral Hanım’ın bu dönemde en güçlü Cumhurbaşkanı adayı olduğunu söyledim.

        Ancak bir gün çıktı ve Cumhurbaşkanlığına aday olmayacağını, Başbakan olacağını söyledi. Sanırım en büyük hatalarından biri bu oldu.

        Bunu neden yaptı? Galiba Kılıçdaroğlu’nun da kendi gibi çekileceğini sandı.

        Sebebi ne olursa olsun, yükselen bir partinin lideri iddiasından vazgeçmemeliydi.

        Yanlış iliklenen ikinci düğme bu oldu.

        SAHAYI GÖRDÜ AMA GEREĞİNİ YAPMADI

        Sahada dolaştığında üç şey gördü Akşener.

        1. Kılıçdaroğlu olmasın, Mansur Yavaş ya da Ekrem İmamoğlu olsun

        2. HDP’den uzak durun

        3. Gerekirse tek başına çık meydanlara

        Meral Hanım bu gördüğü manzaranın her geçen daha da güçlenmesine rağmen, bunun için somut bir adım atmadı. Aslında bunu yıl başından önce masadakilere açsa ve onlar kabul etmediğinde de masadan ayrılıp, yalın kılıç sahaya çıksaydı, bugün ana muhalefet partisi olacak kadar oy alan bir İYİ Parti ve ikinci tura kalacak bir kadın aday görecekti Türkiye.

        Fakat bunların hiçbirini yapmadı. Üçüncü düğme de yanlış iliklendi.

        MASADAN KALKMANIN ZAMANLAMASI VE TARZI YANLIŞTI

        Masadan kalkmak için geç kaldı... ‘Kalkan zarar eder’ denilen bir eşik geçildikten sonra ve ülke en ağır felaketi yaşadığı günlerde masadan kalktı.

        Ve ölümcül hatalar zinciri başladı.

        Kalkması hataydı.

        Kalktıktan sonra yaptığı açıklamanın biçimi, söyledikleri, suçlamaları daha büyük hataydı.

        Bu süreçte parti sözcülerinin kanal kanal dolaşıp ittifak üyelerini, özellikle CHP’yi suçlaması da başka bir hataydı.

        MASAYA DÖNMESİ SON AĞIR DARBEYDİ

        Düğmeler ardı ardına hızla yanlış iliklendi ama sanırım masaya geri dönmesi aldığı en ağır darbe oldu.

        Hiç kimse bu kadar ağır sözler söyledikten sonra dönmesini beklemiyordu.

        Siz bakmayın, "İki belediye başkanı Cumhurbaşkanı yardımcısı olsun tezini kabul ettiler o nedenle dediğini yaptırdı" denmesine.

        Akşener dönmesinin de büyük hata olacağını gördü aslında ama nedense gördüğü gerçeğin gereğini yapmadı.

        Bugün bile Meral Akşener’in neden geri döndüğü bilinmiyor.

        İYİ PARTİ'NİN OYLARI ERİDİ

        Yanlış iliklenen düğmeler sonucu gittiğim her şehirde İYİ Parti’nin erdiğini gördüm. Büyük bir güven bunalımı yaratmıştı.

        Oyları demek ki o kadar yükselmiş ki, bu erimeye rağmen yine de 2018 oylarını almayı ve milletvekili sayısını korumayı başardı.

        Eğer, “Partimiz gücünü korudu” diye düşünüyorlarsa sahayı ve seçmeni yanlış okuyorlardır.

        Ancak Meral Hanım’ın seçim sonuçlarını da doğru okuduğuna eminim.

        DOĞRU OKUMA YANLIŞ UYGULAMA

        Siyasetin tek kadın liderinin, son derece başarıyla yükselen grafiğinin birden düşmesinin nedeni en başta söylediğim şeydir: Meral Hanım siyaseti doğru okudu, yanlış uyguladı.

        28 Mayıs’tan sonra eğer Kılıçdaroğlu kaybederse, o zaman Meral Hanım “Ben demiştim” diyecek mi bilmiyorum.

        Öyle derse, “Demiştin ama kendim bile uygulamamıştın” diyecektir birçok insan.

        Diğer Yazılar