Bursa, İstanbul’dan rol çalıyor

ECEULUSUM/HT CUMARTESİ

Bursa’da öyle kültür-sanat etkinlikleri oluyor ki İstanbul’dan rol çalıyor. İstanbul’a gelen isimler birkaç yıla kalmadan Bursa’da sahneye çıkıyor. Bunu en iyi Europe konserinde anlamıştım.

Enerji, Harbiye’dekinin 2 katıydı ve belki İstanbullular kızacak ama daha bilinçli dinleyiciyle nefis bir konserdi.

İki hafta önce başlayan Uluslararası Nilüfer Caz Tatili Festivali, İstanbul’da cazsever bırakmadı; kimi arasam orada! Sanatçı kaşesi, ünlü talebi ya da mekân parasını katınca İstanbul’da artan bilet fiyatlarını da unutun, burada biletler 10-15 lira arasında! Hazır cazın starları Bursa yolundayken, iki isimle konuştuk.

Biri artık bizden sayılan, trompetinin sesini duyar duymaz tanıdığımız ve nerede konser verirse versin tıklım tıklım salonu dolduran Ibrahim Maalouf. O da Bursa’nın dönüşümünü yeni duyup sevinenlerden. Diğer sohbet ettiğimiz isim ise dünyanın en hızlı gitar çalan flamenko üstadı Tomatito.

O çalmaya başlayınca ya yerimizde duramıyoruz ya da hüzünleniyoruz. Bursa’ya bu üçüncü gelişi olacak, şehri benden daha iyi biliyor bile diyebilirim. İki sanatçının da konsere geleceklere sürprizleri varmış, gerisini onlardan dinleyin..

İBRAHİM MAAOUF: MÜZİĞİMİ DÜNDA ENİYİ ANLAYANALR TÜRKLER

Türk müzikseverlerin sizi çok sevmesinin nedenini çözdünüz mü?

Müzik ve kültüre bakış açılarımız gibi aramızda birçok ortak nokta var. Doğu ve Batı’yı birleştirerek yaptığım müziğin kendine özgü bir kimliği var. Bunu dünyada en iyi anlayacak kişiler de Türkler. Konserlerde kurduğumuz bağa belki siz de şahit olmuşsunuzdur, çok güçlü.

Enstrümanınızı elinize aldığınızda ne hissediyorsunuz?

Trompetimle uzun süreli bir ilişkim var, tam 28 yıldır benimle! Artık o benim için bir enstrümandan daha fazlası, elime aldığımda rahatlıyorum; nefes aldığımı hissediyorum. Bazen onsuz sokağa çıkmak bile garibime gidiyor.

Yaptığınız işin en sevdiğiniz yanı nedir?

Yaptığım müziğin herkesin bildiği bir dilde olduğunu anlıyorum her geçen gün. Özel bir şeyi, müziğimi, başkalarıyla da paylaşmak isteyen insanlarla paylaşmak çok özel. Üstelik zamansız, yıllar sonra da dinlenebilir.

Enstrüman çalamıyorum ama her zaman birinin yaptığı müzikle dinleyicilere dokunmasının, onlarla bir iletişim kurmasının nasıl bir his olduğunu merak ettim. Bu bir süper kahraman gücüymüş gibi gelir. Öyle mi?

Anlattığın gibi olabilir. Bunu bir itiraf olarak görebilirsin, dünyada huzurla yaşayabileceğim yeri keşfetmeye çalıştım, çok ülke gördüm. Fakat öyle bir yer bulamadım... Hayat bana bir ders verdi, yaşayarak öğrendim; kendimi sadece müziğimi paylaştığım yerde rahat hissediyorum. Bu nedenle müziğimi dinleyen kişi, benim nasıl biri olduğumu da anlar. Bu da bir süper güç sayılmaz mı? Sayılır.

Tam bir turne sanatçısısınız. Var mı unutulmaz bir turne anınız?

Verdiğim her konser benim için bir zevk. Bakın abartmıyorum, küçük ya da büyük bir organizasyon olması bu aldığım hazzın yoğunluğunu etkilemez. Nerede olursa olsun, hangi ülkede olursa olsun konserlerimin hepsi harika anlarla dolu. Ama madem sordun, babamla birlikte çaldığımız günleri asla unutamam. 8 ila 14 yaşlarımdayken onunla Avrupa ve Ortadoğu’da çok konser verdik. Ne öğrendiysem o zamanlar öğrendim. O, tam bir dâhi...

Müzik dışında ilgilendiğiniz ya da iyi olmak istediğiniz bir sanat disiplini var mı?

Genç bir adamken mimar olmak isterdim. Hâlâ mimarlığı seviyorum; mimarlık terimleri ve trendlerine göz atıyorum. Onun dışında çizmeyi severim. Bir de doğaçlama metinler yazarım, onlar da bende saklı genelde.

‘BÖYLESİ BAŞKA YERDE YOK...’

O kadar sık İstanbul’a geliyorsunuz ki artık burada yaşadığınızı düşünüyorum. Özellikle vakit geçirmeyi sevdiğiniz yerler var mı?

Bazen ben de şüphe ediyorum! Malum müzisyenlerin çoğu Taksim’de olduğundan ben de orada çok vakit geçiriyorum. İnsanların eğlendiği yerlerde vakit geçirmeyi seviyorum.

Her röportajınızda rakıyı sevdiğinizi söylüyorsunuz. Nerede rakı içip müzik dinlersiniz?

Spesifik bir yerim yok, gelişine vuruyorum. İyi hatırlattın, gerçekten çok seviyorum rakıyı! Lübnan içeceği Arak’a da benziyor. Müzik dinlemek için de genelde küçük ve butik mekânları tercih ediyorum. Zaten İstanbul’un her köşesinde müziği hissediyorum. Böylesi başka yerde yok...

Her müzisyene soruyorum; sizin sevdiğiniz ses nedir?

Karar vermesi çok zor. Kendimi kısıtlamak istemiyorum, müzik açısından cevaplamak gerekirse her çeşit müzik dinlemeyi severim. Önemli olan o sesin ya da müziğin size ne anlattığı. Şimdi duymadan ne diyebilirim ki?

Kültür sanat etkinliklerinin ekseni Bursa’ya kaymaya başladı. Çok dinamik ve iyi bir dinleyici kitlesi sizi bekliyor.

Bunu bilmek harika! Söylediğin de iyi oldu, Bursa’yı az çok biliyorum ama ona göre hazırlanayım. Dört gözle oraya gitmeyi bekliyorum, heyecanlıyım.

O kadar sık İstanbul’a geliyorsunuz ki artık burada yaşadığınızı düşünüyorum. Özellikle vakit geçirmeyi sevdiğiniz yerler var mı?

Bazen ben de şüphe ediyorum! Malum müzisyenlerin çoğu Taksim’de olduğundan ben de orada çok vakit geçiriyorum. İnsanların eğlendiği yerlerde vakit geçirmeyi seviyorum.

Her röportajınızda rakıyı sevdiğinizi söylüyorsunuz. Nerede rakı içip müzik dinlersiniz?

Spesifik bir yerim yok, gelişine vuruyorum. İyi hatırlattın, gerçekten çok seviyorum rakıyı! Lübnan içeceği Arak’a da benziyor. Müzik dinlemek için de genelde küçük ve butik mekânları tercih ediyorum. Zaten İstanbul’un her köşesinde müziği hissediyorum. Böylesi başka yerde yok...

Her müzisyene soruyorum; sizin sevdiğiniz ses nedir?

Karar vermesi çok zor. Kendimi kısıtlamak istemiyorum, müzik açısından cevaplamak gerekirse her çeşit müzik dinlemeyi severim. Önemli olan o sesin ya da müziğin size ne anlattığı. Şimdi duymadan ne diyebilirim ki?

Kültür sanat etkinliklerinin ekseni Bursa’ya kaymaya başladı. Çok dinamik ve iyi bir dinleyici kitlesi sizi bekliyor. Bunu bilmek harika! Söylediğin de iyi oldu, Bursa’yı az çok biliyorum ama ona göre hazırlanayım. Dört gözle oraya gitmeyi bekliyorum, heyecanlıyım.

‘NİSANDA DA İSTANBUL’DAYIM’

O halde bizi neler bekliyor Bursa konserinde?

Farklı enstrümanlar, iyi isimlerle birlikte geliyorum. Bu sefer her zamankinden daha güçlü ve enerjik olacak. Bambaşka bir caz ile geliyoruz. Nisanda da İstanbul’dayım.

TOMATİTO:GİTARIMLA HAZIRIZ, SÜRPİZLERİMİZLE GELİYORUZ

Müziğinizi nasıl anlatırsınız?

Benim için iletişim kurmanın bir yolu. Konuşmak konusunda gerçekten berbatım, iyi ki müzik var. Kalbe, kulağa ve ruha hitap eden saf bir müzik...

Sahne öncesi rutinleriniz var mı?

Çingenelerin kuralları olmaz. Biz kaderciyizdir. Parmaklarımı hızlandırmak için egzersizlerim var, onları yapıyorum ve kendimi sahneye atıyorum. Şanslı bir adamım, şu ana kadar her şey yolunda gitti.

Türk müzisyenlerden keşfettiğiniz isimler var mı?

Bursa’ya ilk gelişimde, Arif Sağ ile tanıştım. Erkan Oğur ile müzik yaptım. Çok yetenekli ve akıllı. Bir de Taksim Trio’yu çok severim. Bursa’daki konserim için dinleyicilere bir sürprizim var.

Sahnedeyken kendinizden geçiyorsunuz. Aklınızda neler oluyor?

Enstrümanımı elime alınca her şey değişiyor. Gitar bana kadını hatırlatır. Bahsettiğiniz durum tutkuyla alakalı.

Dinleyiciler dört gözle gelmenizi bekliyor. Onlara söylemek istediğiniz bir şey var mı?

Türkiye’deyken kendimi evimde gibi hissediyorum. Bursa hem güzel hem de farklı bir şehir. Gitarım ve ben hazırız, sürprizlerimizle geliyoruz. Söyleyecek çok şeyimiz var. Umarım kaderimde dinleyicileri mutlu etmek vardır!

CAZA VAKİT AYIRIN

Önümüzdeki konserler de şöyle:

Bugün - Birsen Tezer

14 Şubat - Atiye “Çok sevgili caz”

15 Şubat - Nida Ateş & Elie Maalouf

16 Şubat - Jülide Özçelik

17 Şubat - Guillaume Perret & The Electric Epic

18 Şubat - Omar Sosa/Joo Kraus Duo

19 Şubat - Karsu Dönmez

20 Şubat - Türkiye’de Caz (Belgesel)

21 Şubat - Caz Yapma-k (Panel)

21 Şubat - Ibrahim Maalouf