Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Sesli Dinle
        0:00 / 0:00

        ABD enflasyonu son bir senede yıllık yüzde 1.4 düzeyinden eylül itibariyle yüzde 5.4’e yükseldi. Halen politika faizi yüzde 0-0.25 aralığında ve ortalaması yüzde 0.13 düzeyinde. Reel FED faizi de yüzde 5.3 negatif. Buna rağmen şimdiye kadar enflasyon geçici değerlendirmesiyle faiz artırımına gidilmedi. Ancak geçen hafta sonu FED Başkanı Powell “Yüksek enflasyon beklenenden daha uzun sürebilir” diyerek çark etmenin işaretini verdi.

        İSTİHDAM DAHA ÖNEMLİ SORUN

        -Açıklama ABD’de faiz artırımlarını biraz daha öne çekti. Hatta 2022 yılında yapılması beklenen faiz artış sayısını artırdı. Hem doları güçlendirdi hem ABD tahvil faizlerini yükseltti.

        -Şimdiye kadar enflasyon hedefin iki katına çıkmasına karşılık FED’i faiz artırmaktan alıkoyan bir gerekçe “geçici argümanı” idiyse daha önemlisi istihdam piyasasındaki gelişmelerdi. ABD’de enflasyon önemli sorun ama istihdam daha önemli bir sorun.

        -ABD’de eylül ayında tarım dışı istihdam yalnızca 194 bin arttı. 9 ayın en düşük seviyesi olan bu rakam hayal kırıklığı yarattı. Eylül ayı itibarı ile 7.7 milyon kişi halen resmi olarak işsiz görünüyor.

        10 MİLYON ÇALIŞAN ARANIYOR, 7.7 MİLYON İŞSİZ

        -İşgücüne katılım düşünce işsizlik oranı ise yüzde 4.8 ile Covid öncesine geriledi. Ve ABD’de 10.4 milyon iş pozisyonu açık durumda. Peki 7.7 milyon kişi neden boş olan pozisyonları doldurmuyor veya dolduramıyor?

        REKLAM

        -Boş pozisyonları doldurmak bir yana ABD İşçi İstatistikleri Bürosu’nun rakamlarına göre ülkede sadece ağustos ayında 4.3 milyon kişi işinden ayrıldı. Bu önceki aya kıyasla 243 bin kişilik bir artışa işaret ediyor.

        -Çalışan nüfusun yüzde 2.9’una denk gelen bu rakam 2001’den bu yana en yüksek işten ayrılma verisi. Hele de enflasyonun arttığı bir dönemde ABD’liler neden istifaya gidiyor?

        -Uzmanlar istifalara en önemli gerekçe olarak devletin, işini kaybedenlere aylık 1.200 dolarlık yardım yapmasını gösteriyor. Ancak pek çok eyalette bu ödemeler artık yapılmıyor. Bu nedenle istifaların tek nedeni bu yardım olamaz.

        İŞSİZLİK DÜŞÜK, İSTİHDAM İSE ÇOK SORUNLU

        -Yapılan açıklamalara göre çalışanlar salgın sonrası istihdam şartlarının kötüye gitmesinden şikâyetçi. İstifaların ve sık iş değiştirmeler için birden çok neden sıralanıyor.

        -Çocuk bakım desteğinin olmaması, emeklilik şartlarının tatmin etmemesi, kariyer şansının düşük olması, çalışma saatlerinin uygunsuzluğu, ırkçılık, cinsel taciz ve cinsel ayrımcılık, maaşların yetersiz seviyede bulunması, haftalık tatil sürelerinin yetersizliği, sürekli ücretsiz mesai uygulaması işten ayrılmaların nedenleri.

        -İnsanlar aradıkları işi bulamadıkları için, sürekli işe girip kısa bir süre çalıştıktan sonra istifa ediyor. Aşırı memnuniyetsizlik ve sık iş değiştirmeler yaz ayları boyunca ülkede toplam istifa rakamlarını 20 milyonla rekor seviyeye taşıdı.

        -İşten ayrılmaların yarıya yakın bölümü hizmetler sektöründen. Uzmanlar hammadde ve çalışan eksikliğinin ülkenin üçüncü çeyrek gayri safi milli hasılasında yüzde 0.5’lik bir düşüşe yol açtığını belirtiyor.

        -İşsizlik oranı düşük ama istihdam piyasası çok fazla sorunlu. Bu sorunların yakın dönemde çözülmesinin beklenmemesi ise ülke ekonomisi için iyi bir gelişme değil.

        REKLAM

        BORSALARA BİLANÇO DESTEĞİ

        -Geçen hafta ülkenin en büyük 4 bankası JP Morgan, Citigroup, Wells Fargo ve Bank of America çeyrek bazında toplam 28.7 milyar dolarlık rekor kâr açıkladı. Bu hafta ise teknoloji şirketleri bilanço rakamlarını açıklıyor.

        -Yine rekor kârlar geliyor. Facebook, Amazon, Apple, Google (Alphabet), Netflix’in (FAANG), S&P 500’deki ağırlığı yüzde 22 ile rekor seviyede. Bu hafta bilanço açıklayacak tüm şirketlerin endeks ağırlıkları ise S&P 500’ün yüzde 46’sını oluşturuyor.

        -Bilançoların iyi gelmesi borsa endekslerinin en iyi destekçisi. Bu nedenle satışlar alımlarla karşılanabiliyor.

        YÜKSEK KÂRLILIK ZORA MI GİRİYOR?

        -Peki gelecek çeyreklerde karlar yüksek gelmeye devam edebilecek mi? Çünkü ciro ve kâr artışının önünde engeller iyice birikti. Hammadde eksikliği, işlemci yokluğu, enerji kıtlığı ve yüksek maliyetlerden dolayı üretimin azaltılması, kalifiye eleman darboğazı yaşanması şirketlerin faaliyetlerini, üretimlerini ve karlarını baskılıyor.

        -Liman dolulukları ve konteyner kıtlığı, tedarik zincirindeki aksamalara ve uzun süreli gecikmelere yol açıyor. Bütün bunlar da bütün bir yılı kurtarıcı gözüyle bakılan yılbaşı satışlarını beklentilerin altına düşürebilir.

        -Bir de FED’in para arzını kısmaya hazırlanması ve gelecek yılın ikinci yarısında faiz artırımlarını devreye alması gündeme gelirse şirketler yüksek karlılıklarını sürdüremeyebilir.

        YIL SONUNA DOĞRU SATIŞ DALGASI GELİR Mİ?

        -Enflasyonun arttığı ve bu baskının süreceği ihtimali yükseldi. Tedarik zinciri sorunlarının beklenenden daha zorlu çıkması ve uzun süreceği bekleniyor. Üretimde ve nakliyelerdeki aksamalar buna eklenince stagflasyon yani durgunluk ortamında yüksek enflasyonun yaşanması korkusu da artıyor.

        REKLAM

        -Borsalarda şirket değerlerinin rekor düzeye ulaşması ve bilanço döneminin sona ermesiyle piyasaları artıda tutan önemli bir gelişme gündemden düşecek.

        -Yerine ucuz ve bol para döneminin biteceği beklentisi de gelecek.

        -Tutunacak yeni bir dal bulamazlarsa yaklaşan yıl sonunun etkisiyle ABD’den başlayarak küresel piyasalar satış dalgası ile karşılaşabilir. İşte bütün bu gelişmeler piyasaları diken üstünde tutuyor ve ikircikli bir seyre sokuyor.

        Diğer Yazılar