Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Haberler Magazin Cumhuriyetin kuruluş hikâyesi: '1923'
        1

        Cumhuriyetin kuruluşunun ilk adımı olan Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin 23 Nisan 1920’de açılmasıyla tanıştığımız demokrasi, başımızın tacı…

        Her 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı; şüphesiz özeldir, şüphesiz güzeldir.
        Cumhuriyetimizin 100’üncü yılı olması vesilesiyle bugün daha bir özel, daha bir güzel…
        Daha bir coşku verici…

        2

        Cumhuriyetimizin kuruluşunun 100’üncü yıl kutlamaları, birçok alanda çeşitli etkinliklerle kutlandı / kutlanıyor / kutlanacak.
        Sanat dünyası da Cumhuriyetimizin kuruluşunun 100’üncü yılını çeşitli etkinlik ve yapımlarla kutladı / kutluyor / kutlayacak.

        3

        O kutlamalardan biri de bugün prömiyer yapan ‘1923’ müzikali…
        Çolpan İlhan & Sadri Alışık Tiyatrosu, Piu Entertainment ve Zorlu PSM ortak yapımı olan ‘1923’, Zorlu Holding ve grubun diğer şirketlerinin desteğiyle sahnelenecek.

        Cumhuriyetin kuruluş hikâyesini yeni kuşaklara aktarma misyonuyla hayata geçirilen ‘1923’te başrolleri Kerem Alışık, Özge Özder, Ece Dizdar, Elif Gülalp, Ülkü Hilal Çiftçi, Metin Boray Dikenelli ve Ozan Persentili paylaşıyor.

        4

        Seyircileri, Milli Mücadele günlerinden Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşuna kadar geçen süreçte, tarihe tanıklık edecekleri görkemli ve fantastik bir zaman yolculuğuna çıkaracak olan ‘1923’, Yekta Kopan, Mert Dilek ve Mehmet Ergen tarafından kaleme alındı.

        '1923'ün 3 başrol oyuncusu Kerem Alışık, Özge Özder ve Ece Dizdar, Habertürk'e verdikleri röportajda müzikalin önemini dile getirdi.
        Elbette Cumhuriyetin de...

        5

        ‘1923’ için teklif geldiğinde neler hissettiniz?
        Özge Özder… Bu müzikali kabul ederken gerçekten bu şekilde görkemli ve Cumhuriyetin 100’üncü yılına yakışır bir proje olacağını öngörmüştüm. Çünkü proje bana geldiğinde aslında puzzle’ın çok büyük bir parçası tamamlanmış ve uzun süredir bu iş için çalışan bütün birimler birbirine eklemlenmişti. Bu büyük yapının tek eksik parçası ana oyuncuların eklenmesiydi. Rolü kabul ederken de konuya; asla rol büyüklüğü ya da kariyer planlaması gibi bir takım ego içeren bakış açılarıyla değil, bu tarihi olaya dâhil olmanın gururu ve bu teklifin bana gelişinden sonraki süreçte projeye layık olabilmenin heyecanı gibi dertlerle yaklaştım.

        6

        ‘1923’ için teklif geldiğinde neler hissettiniz?
        Ece Dizdar… Neredeyse okumadan kabul ettiğim tek işin bu olduğunu söyleyebilirim. Hem künyesi hem anlam ve önemi hem de bir müzikal oluşu… Ne oynadığımın dâhi çok bir önemi yoktu. Bu işin kendisi başrol. Ne demek istediğimi seyredenler anlayacak.

        7

        '1923', sizi özellikle hangi yönleriyle etkiledi?
        Kerem Alışık… İşin hem yapım tarafında hem de oyuncularından biri olarak öncelikle kendimi çok şanslı hissediyorum. İlk kez bu kadar büyük ve görkemli bir müzikal prodüksiyonun kadrosunda bulunuyorum. Üstelik bu müzikal, Cumhuriyetimizin 100’üncü yılına saygı duruşu olarak hazırlanan bir proje… Bu, beni çok etkiledi. Ben de bu haşmetli, ihtişamlı şovun bir parçasıyım. Ve kendimi çok şanslı hissediyorum.

        8

        '1923', sizi özellikle hangi yönleriyle etkiledi?
        Özge Özder… Önümdeki proje herhangi bir tiyatro metni ya da alışılagelmiş bir müzikal değildi. Tüm sahne sanatlarının bileşkesi olan ve şimdiye kadar Türkiye'de yapılmış en dev sahne üstü şovu... Seyirciler geldiğinde dansa, müziğe, görsel teknolojik şovlara ve sahne üstüyle ilgili aklınıza gelebilecek her tür sanat biçimine doyarak salondan çıkacak. Dolayısıyla Cumhuriyetimizin 100’üncü yılı için özel tasarlanan bu dev sanat buluşmasının herhangi bir parçası olmak müthiş gurur verici. Zaten müzikali ya da provaları seyreden oyuncu arkadaşlarımız da salondan gözyaşlarıyla “Keşke herhangi bir yerinde bir nokta kadar da olsa ben de yer alabilseydim” diyerek ayrıldı.

        9

        '1923', sizi özellikle hangi yönleriyle etkiledi?
        Ece Dizdar… Cumhuriyetimizin 100’üncü yılını onun sayesinde sahneye özgürce çıkabilen bir kadın tiyatrocu olarak, kendi bildiğim şekilde kutlama fikri bana şahane geldi.

        10

        ‘1923’ün özel bir proje olmasının temelinde hangi etmenler bulunuyor?
        Kerem Alışık… Az önce de söylediğim gibi ‘1923’, Cumhuriyetimizin 100’üncü yılına saygı duruşu olarak hazırlanan bir proje… Öncelikle bu yüzden de çok özel bir yapım. Alışık Ailesi olarak hepimiz, 100 yıllık Cumhuriyetimizin içinde sanatın her alanında her kuşakta yaptığımız bireysel ve kurumsal emeklerimizle yer almaktan büyük bir onur duyuyoruz. Bunu gelecek nesillere de aktarmak benim ve oğlum Sadri’nin de en büyük arzusu. Bunu gerçekleştirme konusunda en önemli dayanağımız ise yine Cumhuriyet.

        11

        ‘1923’ün özel bir proje olmasının temelinde hangi etmenler bulunuyor?
        Özge Özder… Şahsen kariyerimin en özel projesi. Çünkü çocukluğumdan bu yana milli duyguları çok derin, bu konuda çok duygusal bir yapıya sahip olan biriyim. Bu anlamda bir oyuncu olarak 100’üncü yılın benim sahne hayatımın en güzel zamanlarına denk gelişi ve bu projenin bana teklif edilişi büyük bir hediye gibi… Çünkü çok gurur verici. Hep söylediğim gibi ‘1923’, alışılagelmiş bir müzikalden çok daha öte bir sanat buluşması. Her şeyden önce yurt dışından uyarlama ya da klasiklerden yola çıkılarak hazırlanmış yabancı menşeli bir müzikal değil. Tamamen Cumhuriyetimizin 100’üncü yılına özel düşünülüp bir buçuk senede hazırlanmış dev bir proje. Hatta Türkiye’de şu ana kadar yapılmış en büyük sanat bileşkesi. Bu anlamda içinde bir kum tanesi olmanın bile insana gurur vereceği, “İyi ki beni buldu, iyi ki benim başıma geldi” dediğim ve birçok müzikalde başrol oynamış hatta ödüller almış biri olarak bir çocuk gibi dizlerim titreyerek sahneye çıktığım çok gurur verici bir iş. Açıkçası bu kadar heyecan duyarak, hatta sahne arkasında ağlayarak ve dizlerimiz titreyerek sahneye çıkışımız, sanırım biraz da sahneye değil de Ata’nın karşısına çıkıyormuşuz gibi hissetmemizden.

        12

        ‘1923’ün özel bir proje olmasının temelinde hangi etmenler bulunuyor?
        Ece Dizdar… Bir aile müzikali olması ve bu süreci yeni nesillerle paylaşmak bence çok özel. Oyunumuzu 7 yaş itibariyle herkes izleyebilir. Oyuncu, sarkıcı, dansçı ekibimizde ise 8 yaşından 80 yaşına kadar oyuncular var. Hep birlikte yapılan bir kutlama gibi.

        13

        Hazırlık sürecinden söz eder misiniz? Nasıl bir hazırlık süreci geçirdiniz?
        Özge Özder… Dediğim gibi hazırlıkları bir buçuk yıl sürmüş ve tüm birimlerin yani eserin yazılışı, tasarımı, koreografisi, müzikleri, koro ve dans çalışmaları en son ise oyunculuğun tek tek birbirine eklemlendiği uzun bir süreç… Prova sürecine en son dâhil olan oyuncu benim. Hazırlanma süreci, benim için çok kısıtlı bir zamandı. O anlamda bana sadece hızla adapte olmak kaldı. İlk yaptıklarımız; hemen kostüm provalarına başlamak, role konsantre olmak, dönemi inceleyip çalışmak, seslendireceğim şarkıları öğrenmek ve şan dersleri almak oldu.

        14

        Hazırlık sürecinden söz eder misiniz? Nasıl bir hazırlık süreci geçirdiniz?
        Kerem Alışık… Biz bu yola çıkarken Cumhuriyetimizin tüm kesim ve katmanlarıyla hepimizin Cumhuriyeti olduğu gerçeğinden hareket ettik. Cumhuriyete gönül vermiş milyonlarca insanımızı tek bir çatı altında aynı duyguda buluşturmayı amaçladık. Ben müze müdürü ‘Hakkı Bey’i canlandırıyorum. Bu müzikal önce çocuklar için hazırlanmıştı ve sonra her yaş grubuna hitap edecek şekle geldi. Hazırlıkları 18 ay sürdü, 400 insanın emeği var. Çok sıkı bir hazırlık sürecinden geçtik. Bu süreçte son derece özenli çalıştık. Kaygılarım, oyuncu olarak her projede olduğu gibi burada da oldu tabii. Gerçi siz elinizden gelenin en iyisini yaptıysanız kaygılanmanıza gerek yoktur. Hani saklayacak bir şeyi olmayanın korkmasına gerek olmadığı gibi ama elde değil… Sahneye çıkan her oyuncunun kendisiyle ilgili duyduğu her endişe, şüphe aslında onu başarıya götüren bir güç de oluşturuyor. Tıpkı zorlukların güçlü insanlar yarattığı örneği gibi. Hem 28 yıldır tiyatro sanatına hizmet veren Çolpan İlhan & Sadri Alışık Tiyatrosu hem de son yıllarda ortak işlere imza attığımız Piu Entertainment’ın olması ve Zorlu PSM’nin de projeye sahip çıkmasıyla zaten ortaya çıkacak işten emindim. Prodüksiyon anlamında “Altından nasıl kalkarız?” diye kaygılandığımızı söyleyemem. Yaratıcı ekibimiz malum; yönetmenlerimiz, bestecimiz, koreografi… Hepsi çok başarılı, çok üst seviyede isimler. Bu ekiple daha başkası zaten düşünülemezdi. Evet, bu çok büyük bir prodüksiyon olacaktı; Zorlu Holding’in desteği ve yaratıcı ekibin gücüyle bundan çok emindik ama size sunulan bazen hayallerinizi de aşar ya… İşte ‘1923’ benim için öyle oldu.

        15

        Hazırlık sürecinden söz eder misiniz? Nasıl bir hazırlık süreci geçirdiniz?
        Ece Dizdar… Uzun yıllardan sonra şarkı söylediğim bir işin içindeyim. Bolca ses, nefes çalıştık. İşin kendiyle ilgili ise hiçbir hazırlık dönemi geçirmek gerekmedi, bu hikâye ilkokuldan beri bizimle.

        16

        '1923'ün seyircilerde özellikle hangi duyguları yüceltmesini umarsınız?
        Kerem Alışık… Ben müzikalde gerek görsel şov ve o şovun içindeki gerçeklik, yazılan metin ve bunu destekleyen canlı orkestranın müziği eşliğinde o yıllara ışınlandım, kendimi o tarihi anların içinde hissettim. Ve her sahnelediğimizde de aynı hisleri yaşayacağımdan eminim. Seyirciye de bu duygular geçsin, Cumhuriyetimizi daha da iyi bilmemiz gerektiğini bir kez daha hatırlatmasını isterim. Zaten müzikali seyreden herkese bu duygunun geçeceğinden eminim. Seyirciler, ilk andan itibaren dekorun görkemi, müzik, dans derken oldukça şaşıracak. Ve sonrasında Bandırma Vapuru’ndan Cumhuriyetin kuruluşuna kadar olan süreçte bu ülkenin hangi şartlar altında, ne bedeller ödenerek kurulduğunu hatırlayacak ve sık sık gözleri dolacak. Belki de bu tarihi gerçekler, bazıları için sadece okul yıllarında kalmıştı. Bunları sahneden görmek, hissetmek oyuncuları da o an etkiliyor. Ve gözleriniz dolu dolu olmasına rağmen rolünüzden çıkmadan oynamaya devam etmeniz gerekiyor.

        17

        '1923'ün seyircilerde özellikle hangi duyguları yüceltmesini umarsınız?
        Özge Özder… Aslında bu projeyle ilgili emin olduğum tek şey, seyircilerde yaratacağı etki. ‘1923’ten çıkanların bu ülkenin çocukları olarak ne gibi mücadeleler verdiğimizi bir kez daha hatırlayıp, yaşadıklarımıza ve vatan uğurunda kaybettiğimiz tüm evlatlara bir kez daha ağlayıp, kazandıklarımıza bir kez daha sevineceklerine inanıyorum. Bu müzikalden çıkanlar, bence bu vatanın kıymetini daha iyi hatırlatacak ve ülkenin geleceğine dair her konuda daha düşünerek adım atması gerektiğini çok daha iyi anlayarak çıkacak.

        18

        '1923'ün seyircilerde özellikle hangi duyguları yüceltmesini umarsınız?
        Ece Dizdar… Seyircimizin bu emeğimizi ve işin görkemini takdir ederken zorlukla kazandığımız Cumhuriyetimize dört elle tutunmamızın ne kadar kıymetli olduğunu hatırlamasını dilerim. Umarım bunları hiç konuşmayacağımız kadar emin ve mutlu olduğumuz zamanlar hep birlikte yaşarız.

        GÜNÜN ÖNEMLİ MANŞETLERİ