AB Bakanı Çelik'ten Türkiye-AB zirvesi açıklaması

"POLONYA'DA FETULLAHÇI TERÖR ÖRGÜTÜNÜN BURADA ÇOK CİDDİ BİR YAPILANMASI VAR"

AB Bakanı Ömer Çelik Polonya'da basın toplantısı düzenledi. Basın mensuplarının sorularını yanıtlayan Çelik, "Polonya ile yapacağımız pek çok işbirliği var. FETÖ'nün burada çok ciddi bir yapılanması var. Bazı okulları var. 6'ya yakın okul 3 üniversiteden bahsediliyor. Bunlar burada darbe girişimi sonrasında perde gerisine çekilerek bir strateji izliyorlar. Bununla mücadelenin iki ülke açısından önemli olduğunu altını çizeceğiz" dedi.

"TÜRKİYE'YE VİZE SERBESTESİ VERİLMEMESİYLE İLGİLİ YAPTIKLARI TARTIŞMALARIN HİÇBİRİNİN TEMELİ YOK"

Vize serbestisine ilişkin Çelik, "Vize serbestisi konusunda Sayın Başbakanımızın dile getirdiği çeşitli hususlar oldu bizim bu konularda neler yapabileceğimizle ilgili resmi olmayan bir tartışma belgesini karşı muhataplarımıza ilettik. Belgelere bakacaklar tatminkar oldukları yere bakacaklar. Türkiye'ye vize serbestesi verilmemesiyle ilgili yaptıkları tartışmaların hiçbirinin temeli yok. Gürcistan, Ukrayna, Kosova'ya vize serbestisinden bahsediyorlar. Mesele güvenlik ise, güvenlik ise Türkiye bu ülkelerden daha güvenli ve istikrarlı bir ülke" diye konuştu.

"TÜRKİYE TERÖR İLE MÜCADELE ETMESE AVRUPA SINIRLARINDA DAEŞ İLE MÜCADELE EDER"

Türkiye'nin terör ile mücadelesine değinen Çelik, "Bir diğer konu terör ile mücadele yasası. Gece gündüz kendileri de görüyorlar. Türkiye'nin terör ile mücadelesi olmasa Avrupa sınırlarında DAEŞ ile mücadele etmek durumunda kalacaklar. Verilen mücadele Türkiye'nin ulusal güvenliğini korumak için verilen mücadeledir. Dolaylı olarak Avrupa'nın güvenliğini koruyan bir mücadeledir. İlk defa Avrupa sınırları, TSK'nın gayreti sayesinde DAEŞ unsurlarından temizlemiştir. Türkiye sınırları aynı zamanda NATO sınırlarıdır. DAEŞ unsurları buraya, Kilis'e atış yapabilecek kadar yaklaşmıştı. Bu şekilde bu mümkün olabildi. Türkiye'nin buradaki konumunun çok net değerlendirilmesi gerekiyor" ifadelerini kullandı.

"AVRUPA'NIN TÜRKİYE İLE OLAN İLİŞKİLERİNE BİR VİZYON KOYMASI GEREKİYOR"

Çelik, "Türkiye-AB arasında bir zirve yapılmadan bu diğer konularda artık ilerlememizin imkanı kalmadı. Sürdürülebilir bir durum değil. Avrupa'nın Türkiye ile olan ilişkilerine bir vizyon koyması gerekiyor. Polonya'dan bakıldığında Polonya'nın da böyle talepleri var. Gönüllü yerleştirme konusunda vaatlerini tutmadılar. En çok Fransa'dan ses çıkıyor fakat köprülerin altında mülteciler yatmasın diye kayalar yerleştiriyorlar. Bu insanlar ne yapacak kamp göstermiyorsunuz?" dedi

"ALMANYA'DA 9 BİN ÇOCUK NASIL KAYBOLDU?"

Çelik, "Almanya ile ilgili tartışmada kimse üzerinde durmuyor. 9 bin çocuk nasıl kayboldu? Her şeyin görüldüğü bu gibi devletlerde bu kadar çocuk nasıl kayboluyor? Bütün bunlar Avrupa Birliği kurumlarının karar alma mekanizmalarında bir takım reformların ortaya çıkması gerektiğini ortaya koyuyor" dedi.

"TÜRKİYE-AB ZİRVESİNİN YILIN İLK YARISINDA YAPILMASINI BEKLİYORUZ"

Türkiye- AB ilişkilerine değinen Çelik, "AB'nin uzun bir zamandır bir Türkiye politikası yok. Adı genişlemeden sorumlu komiser ama konuşmalarında sürekli Türkiye'yi komşuluk bağlamında konumlandırıyor. Bu son derece yanlış bir tutum. Türkiye-AB zirvesinin yılın ilk yarısında yapılmasını bekliyoruz. Türkiye'nin birinci, süper ligde değerlendirilmesi doğrudur. AB genişlemeye ilişkin bir politika ortaya koyamıyorsa o zaman genişlemeden sorumlu komiserlik niye var? Biz bu zirvede şöyle bir beklenti içindeyiz. Yılın ilk yarısında yapılsın ve bundan sonra somut ilerlemeler ortaya koyulsun. Örneğin vize serbestesi konusunda ne üreteceksiniz? Biz bunları görmek istiyoruz. Bunları görmediğimiz takdirde herhangi bir şekilde ilerleme sağlayacağımız bir yol haritasının ortaya çıkması söz konusu olmayacak. AB'nin vizyon konusunda bir cari açığı var. Bunu tamir etmeleri gerekiyor. Bu cari açık sürdürülemez noktada" diye konuştu.

"AB, GENİŞLEMEZ İÇE KAPANIRSA, İDEOLOJİK VE ZİHNİYET OLARAK AŞIRI SAĞCILARIN İNİSİYATİFİNE KALIR"

AB'nin genişlemesi gerektiğini belirten Çelik, "AB, genişlemez içe kapanırsa, ideolojik ve zihniyet olarak aşırı sağcıların inisiyatifine kalan ve kendi içerisinde hem zihniyet hem de ideolojik düzeyde onlarca Berlin duvarının ortaya çıktığı bir tablo çıkarır. Kendi birliğini de koruyamaz. Nitekim bunun farkındalar" dedi.