Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Haberler Dünya İspanyol fotoğrafçı Muñoz: Karahantepe'de başka bir şey var

        İnsanlık tarihine dair bildiklerimize yenilerini ekleyen bulguları ortaya çıkarıldığı Göbeklitepe, 11 bin 600 yıl öncesine ait sunduğu bilgilerle dünyanın dört bir yanında hayranlık uyandırdı.

        Göbeklitepe'nin namı dünyaya öyle bir yayıldı ki geçtiğimiz sene yaklaşık 850 bin kişi ziyaret etti. Bu ziyaretçilerin yüzde 30'u son yılların sıra dışı keşfi sayılan Neolitik Çağ'ın en önemli yerleşim merkezlerinden bir diğeri olan Karahantepe'yi ziyaret etti. Peki nedir bu Karahantepe? Karahantepe'deki bulgular tarih öncesi döneme ait neleri ortaya çıkarıyor? Kazı çalışmalarında son durum nedir?

        "ÇALIŞMALAR 100-150 YIL SÜRECEK"

        İstanbul Üniversitesi Tarih Öncesi Arkeolojisi Anabilim Dalı Başkanı ve Göbeklitepe ile Karahantepe'nin Kazı Başkanı Prof. Dr. Necmi Karul ile son gelişmeleri konuştuk. Prof. Dr. Karul, Karahantepe'deki kazıların henüz bölgenin çok küçük bir bölgesinde yapıldığını söyleyerek, çalışmaların 100-150 yıl sürebileceğinin altını çizdi.

        Karahantepe'deki kazılara 2019 yılında başladıklarını ve bu seneki kazıları temmuz ayı itibariyle devam edeceklerini dile getiren Prof. Dr. Necmi Karul, "Pandemi döneminde kazı çalışmalarında alanın belli bir bölümüne odaklandık. Burada aralarında kamusal amaçlarla inşa edilmiş özel yapıların yanı sıra günlük yaşamın izlerini barındıran barınaklar da açığa çıkardık. Özel yapıların yüzlerce yıl yenilenerek kullanıldıklarını tespit ettik. Bu yıldan itibaren kazıların yanı sıra açığa çıkan yapıların korunmasıyla ilgili ayrı bir proje yürüteceğiz." dedi.

        "KAZI YAPTIĞIMIZ ALAN ÇOK KÜÇÜK BİR BÖLÜMÜ İÇERİYOR"

        Karahantepe'nin 140 dönümlük bir alana yayıldığını ifade eden Prof. Dr. Karul, "Kazı yaptığımız alan bunun çok küçük bir kısmını kapsıyor. Karahantepe'de bugüne kadar yapılan çalışmalar öncelikle bize Göbeklitepe ile çağdaş, benzer kültürel ögeleri içeren ama farklılıklara da sahip başka yerleşmelerin de olduğunu kanıtladı. Karahantepe'den elde edilen etkileyici sonuçlar Taş Tepeler Projesi'nin yapılmasına vesile oldu, bugün 9 noktada birbiriyle çağdaş yerleşim yerlerinde çalışmalar sürdürülüyor. Karahantepe özelinde M.Ö 9 binli yıllara ait kamusal yapıların oluşturduğu bir kompleks açığa çıkardık. Bu yapı kompleksi ile çağdaş olduğunu düşündüğümüz konutların varlığı ise bu alanların aynı zamanda birer yerleşim yeri olduğunu da ortaya koydu." ifadelerini kullandı.

        REKLAM

        Taş Tepeler Projesi'nin ise dünya ölçeğinde en kapsamlı "tarihöncesi dönem araştırma" projesi olduğunu vurguladı.

        Anadolu'nun Neolitik Çağ'da uygarlık tarihine yaptığı katkıyı anlamaya odaklanan Taş Tepeler Projesi şimdilik, Göbeklitepe, Karahantepe, Gürcütepe, Sayburç, Çakmaktepe, Sefertepe, Yeni Mahalle, Ayanlar, Yoğunburç, Harbetsuvan, Kurt Tepesi ve Taşlıtepe’yi kapsıyor, şu anda bu yerleşimlerden 9'unda kazılar sürüyor. Bu yerleşimlerin tümü Şanlıurfa ili sınırları içinde bulunuyor.

        Şanlıurfa'da yüzlerce kilometrelik alana yayılmış insanlık tarihine dair heyecan verici keşiflere ilgi duyan bir isim de ünlü İspanyol fotoğrafçı Isabel Muñoz oldu.

        "Isabel Muñoz: Yeni Bir Hikaye- Göbeklitepe ve Çevresinden Fotoğraflar" isimli sergisinde Türkiye’nin en önemli arkeolojik alanlarından Göbeklitepe ve bölgedeki Taş Tepeler’i konu alan çalışmalarına ait fotoğrafları İstanbul’da sanatseverlerle buluştu. İlk kez arkeolojik bir alan fotoğraflayan Isabel Munoz çok heyecanlı olduğunu dile getirdi.

        REKLAM

        "KARAHANTEPE'DE BAŞKA BİR ŞEY VAR"

        Fotoğraf: Isabel Muñoz
        Fotoğraf: Isabel Muñoz

        Isabel ile bu heyecan verici sergiye dair neler hissettiğini konuştuk…

        Osmanlı mimarisine bayıldığını söyleyerek sözlerine başlayan Isabel, arkeolojik bir alanı ilk kez fotoğraflamanın çok başka bir duygu olduğunun altını çizdi.

        Isabel, "Karahantepe'de kesinlikle başka bir şey vardı; yazılı hikayeler, hayvan görselleri, sosyal toplanma alanları. O insanlar bizimle bir şey paylaşmak istemiş, doğayla iletişim kurmuşlar. Onların bir konuşma, anlaşma şekilleri varmış ve ben de orada onu gördüm, anlamaya çalıştım. Fotoğraflarımda o duyguyu geçirmek, paylaşmak en büyük isteğim."

        "KENDİMİ SEÇİLMİŞ KİŞİ GİBİ HİSSEDİYORUM"

        Göbeklitepe'den de çok etkilendiğini söyleyen Isabel, Karahantepe'nin kendisinde yarattığı etkinin çok başka olduğunu söyledi. Ancak henüz bunun sebebini bulamamış. Sohbetimiz sırasında bir anda "Galiba Göbeklitepe'de ölümü Karahantepe'de yaşamı gördüm" dedi.

        "TÜM SÜREÇ RÜYA GİBİYDİ"

        Bu bölgeyi fotoğraflayabildiği için kendini "seçilmiş kişi" gibi hissettiğini söyleyen Isabel, "İspanyol arkadaşlarım burada olabildiği için bana imrendi." sözlerini kullandı.

        Sergisi için çok heyecanlı olan Isabel, sadece duyguyu geçirmek ve insanlarla bunu paylaşmak istediği söyledi ve ekledi; "Tüm süreç rüya gibiydi..."

        Muñoz'un sergisi, 17 Eylül'e kadar Pera Müzesi'nde sanatseverlerle buluşacak.

        *Haberin kapak görseli Isabel Muñoz'a aittir.

        ÖNERİLEN VİDEO
        GÜNÜN ÖNEMLİ MANŞETLERİ