İngiltere fabrikasını kapatmasının ve Türkiye'de Civic üretimini bitirmesinin birden çok nedeni var

Japon otomobil üreticisi Honda'nın, İngiltere fabrikasını kapatarak, Türkiye'de de Civic Sedan modelinin üretimini durduracağını açıklaması gündeme bomba gibi düştü.

Markanın beklenmeyen hamlesi, yılda 150 bin araç üreten Swindon fabrikasında çalışan 3 bin 500 işçinin işine son verileceği anlamı taşırken, yıllık üretimi 38 bin adedi bulan Türkiye fabrikasında çalışan işçilerin de akıbetini belirsizliğe sürükledi.

Habertürk'ten Yiğitcan Yıldız'ın haberine göre, şirketin Avrupa merkezinden yapılan açıklamada, İngiltere fabrikasının kapanacağı net bir şekilde ifade edilirken, Türkiye'de ise faaliyetlerin devamının arzulandığı ve konuyla ilgili görüşmelerin devam ettiği bilgisi verildi.

Peki ama, Japonya'nın ikinci büyük otomobil üreticisi Honda'nın aldığı kararının arkasında ne var? Gelin birlikte bakalım.

TÜKETİCİ EĞİLİMLERİ DEĞİŞİYOR

Son yıllarda küresel otomotiv sektöründe elektrikli ve hibrit araçlar yükselen bir trend olarak karşımıza çıkıyor.

Özellikle 2015 yılında patlak veren Volkswagen'in dizel skandalı sonrası daha da çok öne çıkan söz konusu araçlar, başta dünyanın en büyük otomobil pazarı Çin olmak üzere Avrupa ülkelerinin de dizel otomobillere yüksek vergi getirmesi ve bu araçların şehirlere girişlerinin yasaklanmaya başlaması da üreticilerin gelecek planlarını etkiliyor.

Bu durumun en son örneği ise, Honda'nın rakiplerinden Toyota'nın Corolla modelinde dizel versiyonun üretimine son verilerek hibrit bir ünitenin sunulması şeklinde karşımıza çıktı.

Yıllardan beri öncelikli pazarı Amerika, Japonya ve Çin olan Honda ise dizel motora ilk kez kompakt SUV modeli CR-V'nin bir önceki neslinde ve Civic Sedan'ın da güncel neslinde yer verdi.

Fakat, CR-V'deki nesil değişimiyle birlikte dizel motordan vazgeçen Honda'nın, modelde hibrit bir seçenek sunmayabaşlaması markanın gelecek vizyonu yansıtan bir gelişme olarak dikkat çekti.

SATIŞLARIN YÜZDE 66'SININ ELEKTRİKLİ OLMASI HEDEFLENİYOR

Japon markanın bugün aldığı kararların arkasında yatan sebeplere ise, firmanın üst düzey yetkililerinin açıklamalarının satır aralarında bir süredir değiniliyor.

Söz konusu isimlerden Honda Avrupa'nın üst düzey yöneticisi David Hodgetts, bir süre önce yaptığı açıklamada dizel motordan 2021 yılında tamamen vazgeçileceğini ve 2025 yılında ise Avrupa satışlarının 3'te 2'sinin elektrikli modellerden oluşacağını ifade etmişti.

Konuyla ilgili Hodgetts'inifadelerini teyit eder derecesine gün içinde açıklamalarda bulunan Honda Türkiye Genel Müdür Yardımcısı Bülent Kılıçer de, Honda'nın İngiltere'nin aksine Türkiye’den çıkmadığını belirterek, "Sektörde yaşanan gelişmeler doğrultusunda önümüzdeki dönemde elektrikli araçların üretimine yoğunlaşacağız" dedi.

Gelişmeler, Honda'nın Avrupa'da satışa sunmayı planladığı ilk yüzde yüz elektrikli modellerden Urban EV'nin üretim adresinin Türkiye olmasına yol açabilir. Öyle ki, açıklamalardan anladığımız üzere Türkiye'de üretimin elektrikli modellere yoğunlaşacak olması da bu ihtimali güçlendiriyor.

AVRUPA'DAKİ SATIŞLARI ERİDİ

Elektrikli modellere yönelmenin haricinde, Honda'nın aldığı kararı daha iyi anlamak için, markanın yıllar içinde global satışlarının nereden nereye geldiğine bakmakta fayda var.

Öncelikle, Honda'nın 2018 yılında küresel satışlarının 2018'de yüzde 1.1 oranında düştüğünü ve 5 milyon adet seviyesinde kapandığını vurgulayalım. Bu sonuçlar ile küresel pazardan yüzde 5 pay kapan Japon üretici, en çok satış yapan markalar sıralamasında da 5'inci sırada yer aldı.

Avrupa Otomotiv Üreticileri Birliği verilerine göre ise, Honda'nın Avrupa satışları 2018 yılında yüzde 3.4 geriledi ve 135 bin adet seviyesinde gerçekleşti. Bu sonuçlar ile Japon markanın pazar payı yüzde 1'in altına inerek yüzde 0.9 şeklinde ölçüldü.

Satışları düşen Honda, elde ettiği performans ile kıtada en çok satış yapan 20'inci marka olurken, firmanın hiç bir modeli ise Avrupa'nın en çok satılan 25 modeli arasında kendine yer bulamadı.

ÇİN PAZARINDA ATAĞA GEÇTİ

Aynı dönemde Honda'nın Çin pazarı satışlarına bakıldığında ise, yaklaşık yüzde 3 daralan Çin pazarındaHonda'nın satışlarınınyüzde 0.6 azalarak 1 milyon 432 bin seviyesinde kaldığı görülüyor.

Ne var ki, Japon üreticinin Çin satışları yıl sonuna atağa geçerek Aralık ayında yüzde 33.6 oranında artmış durumda.

Türkiye'de üretimine son verileceği açıklanan Civic modeli ise, Honda'nın Çin'de en çok satan modeli konumunda. Bu kapsamda, Civic'in 2018 Çin satışlarının yıl boyunca 200 bin adedin altına inmediği görülüyor.

ABD'DE PICK-UP SATIŞLARI ARTIYOR

Honda'nın bir diğer önemli pazarı ABD'deki satışları yakında incelendiğinde ise, markanın 2018 yılında yüzde2.2 oranında küçüldüğü ve 1 milyon 604 bin adet seviyesinde satış gerçekleştirdiği anlaşılıyor. Bu dönemde markanın Amerika pazarındaki otomobil satışları yüzde 9 oranında azalırken, pick-up satışlarının ise yüzde 4.2 oranında arttığı fark ediliyor.

Honda'nın Amerikan pazarı için yarattığı premium markası Acura'nın satışları ise 2018 yılında yüzde 2.8 yükselmekaydetmiş durumda. Bu dönemde Acura'nın pick-up satışlarında ise yüzde 8.4 artış yaşandığı gözlemleniyor.

Rakamlar, Japon üreticinin önümüzdeki yıllarda hangi modellere kayacağını gösterir nitelikte olarak karşımıza çıkıyor.

Honda'nın İngiltere fabrikasındaki üretimin yüzde 55'ini ABD'ye ihraç ettiği göz önüne alındığında, hem Avrupa hem de ABD'deki otomobil satışlarının düşüyor olmasının alınan kapama kararında etkisi olduğu söylenebilir. Bu noktada Avrupa'daki üretimine son verilen Civic'in ABD satışlarının da yüzde 14 kadar düştüğünü belirtelim.

Tüm bunlar alt alta konulduğunda, Honda'nın İngiltere tesisinin kapamasının ve Türkiye'de Civic üretimini durduracak olmasının ardında birkaç sebep bulunduğu anlaşılıyor. Bu kapsamda, elektrikli model üretimine ağırlık verilecek olmasının ve markanın başlıca pazarlardaki satış performansının alınan kararlara yansıdığını söylemek sanırım yanlış olmayacaktır.