Mavraya ortak olmak bu kadar mı zor?
HT Magazin yazarı İpek Durkal, Alişan'ın geçtiğimiz haftasonu yaptığı açıklamaları köşesine taşıdı
Bir dönem ‘delikanlılığın kitabını yazan’ Alişan, nişanlısı için “Çok güzel, çok alımlı, çok seksi, herkesi dönüp baktıracak bir kadınla evlenmek istemezdim. Yanımdaki kadın daha normal olmalı. Öyle de oldu şükür” deyince yine yerden yere vuruldu. Belli ki gelecek tepkiden çekindiği için açık açık “Vücudunu teşhir eden kadın bana uymaz” diyememiş, bu sözlerle kıvırmış. İşin aslı bu.
GUDU’SUYLA DA UĞRAŞIRDI
Alişan’ı yakından tanıyan ve maçoluk üzerinden yaptığı kendine has mizahından da keyif alan biri olarak, şu terlik mevzuunda da iki cümle edebilirim. “Eda tabii ki terliklerimi ayağıma getirecek” demiş. İyi de bu adam yıllardır yapıyor bu erkek mavrasını. Ayaklarımı yıkasın geyikleri de vardır. Nedir bu her şeyi ciddiye alma sıkıcılığı?
Alişan, Çağla Şıkel’le program yaparken de önünde eğilip ayakkabısını bağlayan Şıkel’in fotoğrafını yayınlayıp “Gudum her detayımla ilgilenir” diye takılmaz mıydı? Bin kere kulislerine girdim, programlarına konuk oldum, Alişan’ın kadınlara karşı nezaketi benim diyen adamda yok!
İLLAKİ BİR AÇIK BULUNACAK
Terlik mevzuunun da ciddiye alınacak bir tarafı yok ama diyelim ki ciddi. Misafirin de ayağına terlik getiriyoruz, zül mü? Her hareketi, her sözü yargılayarak, illaki bir açığını bularak insanl arı samimiyetten uzaklaştırıyoruz.
Alişan’la mavrasına ortak olmak ya da onun düşüncesine saygı göstermek bu kadar mı zor?