Unutulmaz yeni yıl filmleri
Yaklaşan yeni yıl, yeni heyecanlarla insanların içini ısıtır, yeni umutlarla doldurur... Yeni yıl heyecanı ve yılbaşı gecesi sinemacıların da vazgeçemediği konulardan biridir... Yeni yıla yaklaştığımız günlerde geçen, yılbaşı gecesi yaşananları anlatan birçok film vardır... İşte Habertürk sinema yazarı Mehmet Açar'ın seçtiği 15 unutulmaz yeni yıl filmi...
Altına Hücum 1925
(The Gold Rush)
Charlie Chaplin'in yazıp yönettiği ve oynadığı “Altına Hücum” deyince, akla önce kar fırtınasında geçen kulübe sahneleri ve orada verilen yaşam mücadelesi gelir... Ama filmin kasabada geçen ve “küçük serseri”nin kalabalık içindeki yalnızlığını anlatan ikinci bölümde unutulmaz bir yeni yıl sahnesi vardır. “Küçük serseri” âşık olduğu kızı ve arkadaşlarını, yeni yıl gecesinde küçük kulübesinde yemeğe çağırır. Bir madencinin kendine emanet ettiği kulübede bütün hazırlıkları yapar, sofrayı hazırlar ve konuklarını beklemeye başlar...
Ama âşık olduğu kız, daveti çoktan unutmuş ve eğlenceye dalıp gitmiştir. Hatırladığında her şey için çok geçtir artık. Yine de arkadaşlarıyla biraz dalga geçip gülmek için eve gider ve küçük serserinin hazırladığı mütevazı yeni yıl sofrasını görür. O sofranın kalbinde bir yerlere dokunup onu etkilediğini anlarız...
Unutamadığım Aşk 1957
(An Affair to Remember)
Türkiye'de 1960 yılının şubat ayında gösterime giren “An Affair to Remember”, Hollywood'un klasikleşmiş romantik filmlerden biridir. Okyanus yolculuğundaki bir gemide tanışan Nickie (Cary Grant) ve Terry (Deborah Kerr), birbirlerine çılgıncasına âşık olurlar ama ne yazık ki her ikisi de başka kişilerle nişanlıdır. O gemiden iki sevgili olarak inip, yeni bir hayata başlamaları mümkün değildir.
Hayatlarını bir düzene sokup altı ay sonra Empire State Binası'nın en üst katında buluşmaya karar verirler... Leo McCarey'nin yönettiği filmin en unutulmaz anlarından biri, yeni yıl gecesindeki öpüşme sahnesidir... Kimileri yeni yıla girerken öpüşme geleneğinin bu filmden sonra başladığını dahi iddia eder.
Garsoniyer 1960
(The Apartment)
Usta yönetmen Billy Wilder'ın imzasını taşıyan bir klasik... En iyi film, yönetmen ve senaryo dahil 5 dalda Oscar alan “Garsoniyer”, evini çalıştığı şirketin üst düzey yöneticilerine garsoniyer olarak tahsis eden C.C. Baxter'in (Jack Lemmon) komik olduğu kadar acıklı öyküsünü anlatır.
Baxter kandırılarak eve getirilen kızlardan biri olan Fran'den (Shirley MacLaine) hoşlanır. Noel döneminde yalnızlığı daha derinden hisseden insanların sevgiyi bulmasını anlatan hüzünlü ama kalbe iyi gelen bir film. Finaldeki yılbaşı partisi ise bütün öykünün dönüm noktasını oluşturuyor.
Soyguncular 1960
(Ocean's 11)
Steven Soderbergh'in George Clooney ve Brad Pitt gibi yıldızlarla çektiği yeni Ocean serisinin, 1960'lı yıllardaki orijinal filmi unutturduğu söylenebilir... Yeni nesillerin pek bilmediği “Ocean's 11”, o yıllarda “Rat Pac” olarak anılan Frank Sinatra, Dean Martin ve Sammy Davis'in birlikte oynadığı eğlenceli ve sürükleyici bir soygun filmiydi.
Lewis Milestone'un yönettiği filmin bütün hikâyesi, Danny Ocean'ın (Sinatra) yeni yıl gecesi arkadaşlarıyla birlikte Las Vegas'ta gerçekleştirmeyi bir soygunla ilgiliydi... Rivayetler doğruysa ekip, çekimler sırasında seyircilerden çok daha fazla eğlenmişti.
Poseydon Macerası 1972
(The Poseidon Adventure)
1970'lerin en popüler felaket filmlerinden biri olan “Poseydon Macerası”, lüks yolcu gemisinde yeni yıl gecesini kutlamak için bir araya gelen insanların yaşanan bir kaza sonrasında verdiği ölüm kalım mücadelesini anlatıyor.
Büyük bir dalgayla alabora olup ters dönen gemiden kurtulmak isteyenler arasında Gene Hackman, Ernest Borgnine, Jack Albertson ve yardımcı kadın oyuncu kategorisinde Oscar'a aday olan Shelley Winters gibi o yılların ünlü oyuncuları da var. 9 dalda Oscar'a aday olan film, en iyi şarkı ve özel efekt kategorilerinde ödül kazanmıştı. Ronald Neame'nin yönettiği film, Türkiye'de 1973 yılının aralık ayında gösterime girmişti.
Radyo Günleri 1987
(Radio Days)
Woody Allen'ın kendi çocukluk yıllarına dönüp, radyonun altın çağına baktığı nostalji dolu bir film... Televizyonun henüz evlere girmediği, radyonun her evin baş köşesinde durduğu günlerdeyiz... Allen orta sınıf bir ailenin gözünden o yılların radyo yıldızlarını ve radyonun günlük hayattaki önemini yeniden hatırlatırken her zaman olduğu gibi canlı, sahici karakterlerle geliyor karşımıza...
O yılları özlemle hatırlayan film, yılbaşı gecesinde bir radyo binasının terasında sona eriyor... O sahnede televizyonun “radyo çağı”nın üzerinden silindir gibi geçeceğini bilmenin hüznü de var elbette... Radyoyla büyüyen bütün nesillerin kendisinden bir parça bulacağı sıcak, duygusal bir film.
Harry Sally ile Tanışınca 1989
(When Harry Met Sally)
Modern romantik komedi deyince akla gelen ilk filmlerden biri... Yıllar boyunca arkadaş ve sırdaş olan Harry ile Sally, bir gece sürpriz bir yakınlaşma yaşarlar. O geceden sonra arkadaşlıklarının eskisi gibi devam edip etmeyeceği artık belli değildir. Peki, yıllarca arkadaş olan bir kadınla erkeğin yürüyen bir ilişki kurması mümkün müdür?
Başrollerinde Meg Ryan ile Billy Crystal'ın oynadığı “When Harry Met Sally”, 1990'lı yıllarda videosu sürekli kiralanan kült filmlerden biriydi. Senaryosunu Nora Ephron'ın yazdığı, Rob Reiner'in yönettiği film, kafedeki sahte orgazm sahnesiyle de meşhurdur. Seyretmeyenlerin keyfini kaçırmak için ayrıntısına girmeyelim ama yeni yıl partisinin hikâyede önemli bir yeri var...
Hayalet Avcıları II 1989
(Ghostbusters II)
1984 tarihli ilk filmin devamı... Şehri hayaletlerden kurtaran kahramanlarımız, 5 yıl sonra ne yazık ki işlerini, prestijlerini kaybetmiş ve sıradan işlerde çalışmaya başlamışlardır... Ne var ki, kötü enerjiden beslenen hayaletler bir kez daha şehri ele geçirmek için harekete geçecek ve bizimkiler yeniden iş başı yapmak zorunda kalacaklardır...
İlk filme oranla özellikle ABD'de daha az seyirci toplayan filmde, hayaletlerin doğaüstü etkinlikleri yeni yıl gecesinde zirve noktasına çıkıyor... Ivan Reitman'ın yönettiği filmin başrollerinde Bill Murray, Danny Aykroyd ve Sigourney Weaver gibi isimler yer alıyor.
Bir Şirket Komedisi 1994
(The Hudsucker Proxy)
Norville (Tim Robbins) adlı genç bir üniversite mezununun büyük bir şirketin içindeki dönen dolapların arasında işine ve hayata tutunma çabalarını anlatan film, 1940'lı yılların sinemasına göndermelerle dolu eğlenceli bir komedi...
Joel ve Ethan Coen, “Barton Fink”ten 3 yıl sonra gösterime giren “Bir Şirket Komedisi”nde, Frank Capra filmlerinin iyimser ve fantastik yanlarını filmin içine ustalıkla yerleştirirken sistem eleştirisi yapmayı da ihmal etmiyorlar. 1958 yılının aralık ayında geçen hikâyenin dönüm noktası ise bir yeni yıl gecesinde yaşanıyor. Bir anlamda, yeni yıl öncesinde zaman duruyor ve ilahi adalet tecelli ediyor...
Bir Oh Desem 1995
(Waiting to Exhale)
Terry McMillan'ın romanından sinemaya uyarlanan, Oscarlı oyuncu Forest Whitaker'ın yönettiği film, dört kadının arkadaşlığına ve erkeklerle yaşadıkları ilişkilere odaklanıyor... Film, bir yeni yıl gecesinde başlayıp bir başka yeni yıl gecesinde bitiyor.
Bernadine (Angela Bassett) yeni yıla girme heyecanını yaşarken kocasının, sekreteriyle birlikte olmak için kendisini terkettiğini öğreniyor... Filmde Whitney Houston, Loretta Devine ve Lela Rochon'un oynadığını belirtelim. Yeni yıla girme heyecanıyla seyredilecek sıcak, hüzünlü ve eğlenceli bir film...
Dört Oda 1995
(Four Rooms)
Allison Anders, Alexandre Rockwell, Robert Rodriguez ile Quentin Tarantino'nun yazar ve yönetmen olarak imza attığı film, yeni yıl gecesinde bir otelde geçer. Hikâyelerin ortak noktası otel ve bellboy'dur...
Rodriguez'in başrolünde Antonio Banderas'ın oynadığı “The Misbehavers” adlı bölüm, “Spy Kids” filminin ilk alıştırması gibidir. Tarantino, “The Man from Hollywood” adlı bölümde otelin çatı katında arkadaşlarıyla eğlenen Chester Rush adlı alemci bir yönetmenin hikâyesini anlatır. Film, Tim Roth, Bruce Willis ve Salma Hayek başta olmak üzere yıldızlarla dolu geniş oyuncu kadrosuyla da öne çıkar.
Bridget Jones'un Günlüğü 2001
(Bridget Jones's Diary)
Helen Fielding'in çok satan romanından sinemaya uyarlanan film, İngiliz sinemasının medarı iftiharı olarak 2000'li yılların popüler kültür tarihine adını yazdırmayı başardı. Sonraki yıllarda Bridget Jones'un hayatının farklı aşamalarını anlatan iki film daha seyrettik...
Açıkçası, dördüncüsünü seyretmeyeceğimizin hiçbir garantisi yok. Sharon Maguire'in yönettiği ilk filmin, hayatının aşkını arayan Bridget Jones'un (Renée Zellweger) yeni yılda günlük tutmaya karar vermesiyle başladığını unutmamak gerek... Sonuçta bütün hikâye, “Yeni bir yıl, yeni bir hayat” özlemiyle ilgiliydi.
Neşeli Hayat 2009
Yılmaz Erdoğan'ın yazıp yönettiği “Neşeli Hayat” sinemamızda eksikliğini hissettiğimiz yılbaşı filmlerinden biri... Yeni yıldan önceki günlerde bir alışveriş merkezinde Noel Baba olarak çalışan Rıza Şenyurt (Yılmaz Erdoğan), mahalle dayanışmasının kaybolup gittiği, akrabalık bağlarının maddi değerlere yenik düştüğü bir dünyada elinden gelenin en iyisini yapmaya çalışır.
Maddi manevi bütün imkânsızlıklara karşın evlenip düğün yapmaya kararlı iyimser genç kayınbiraderinin (Ersin Korkut) yaşama iştahı, karısının (Büşra Pekin) hayata olan inancı, bir biçimde onu da alıp sürükler. İçindeki Noel Baba'yı keşfeden Rıza'nın hüzünlü ve komik yeni yıl öyküsü, inatla mutluluğu aramamız ve mücadele etmemiz gerektiğini bir kez daha hatırlatıyor.
Yılbaşı Gecesi 2011
(New Year's Eve)
Senaryosunu Katherine Fugate'in yazdığı “Yılbaşı Gecesi”, birçok çiftin farklı şekillerde iç içe geçen hikâyesini anlatır ve bütün film bir yılbaşı gecesinde, New York'ta geçer... Eleştirmenler yerden yere vurmuş ve son derece düşük puanlar vermişlerdi.
Ama Türkiye dahil birçok ülkede 2011 yılının son günlerinde gösterime giren “Yılbaşı Gecesi”, seyircilerden ilgi görmeyi başarmıştı. Gary Marshall'ın yönettiği film, sadece yıldızlarla dolu kadrosu için bile seyredilebilir. Hangi birini sayalım? Robert De Niro, Bon Jovi, Michelle Pfeiffer, Zac Efron, Halle Berry, Ashton Kutcher ve daha birçok ünlü isim... Her şeyiyle duygusal bir “kendini iyi hisset” filmi...
Zamanda Aşk 2013
(About Time)
Richard Curtis'in yazıp yönettiği film, bir dolaba girip yumruklarını sıkarak kendi geçmişinde zaman yolculuğu yapan Tim'in (Domhnall Gleeson) hikâyesini anlatıyor... Tim, yeteneğini önceleri âşık olduğu kızla (Rachel McAdams) birlikte olmak için kullanıyor. Ama yıllar geçtikçe zaman yolculuğunun asıl yararlarını keşfediyor...
Film, gerilimi, tasayı ve korkuları bir yana attığımızda, hayatın tadını çok daha iyi çıkarabileceğimiz fikri üzerinden gelişiyor. Peki, tüm bunların yeni yılla ne ilgisi var? Aslında her şey bir yılbaşı gecesinin sabahında başlıyor. Tim babasından (Bill Nighy) öğrendiği yöntemle gerçekleştirdiği ilk zaman yolculuğunda önceki geceye gidiyor ve yeni yıla girerken öpmeyi beceremediği kızı öpüyor...
