Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Haberler Yaşam HT Pazar Yeterince zenginsen suç işleyebilir misin?

        Emre ANIL / HABERTÜRK PAZAR

        2013 yılında sadece ABD’de değil tüm dünyada “zenginlerin adaleti” kavramını tartışmaya açan bir dava, 2 yıl sonra şartlı tahliye kurallarını ihlal eden hükümlü yüzünden tekrar gündeme geldi. Olayın merkezinde, alkollü araç kullanırken çarptığı 4 kişinin ölümüne sebebiyet vermesine rağmen 1 gün bile hapis yatmadan kurtulan 16 yaşındaki Ethan Couch var...

        "BENİM ADIM ETHAN VE SENİ TÜM BUNLARDAN KURTARABİLİRİM"

        "ETHAN AİLESİNİN SERVETİNİN MAĞDURUDUR"

        Affluenza tanısı, Amerikan Psikiyatrlar Birliği tarafından tıbbi bir tanı olarak kabul edilmiyor. Ancak mahkeme yukarıdaki argümanları ikna edici bulmuş olacak ki Ethan’a hapis cezası vermedi. İhtiyacı olan “yoğun terapi”yi devlete ait tesislerde görmesi zor diye, özel bir rehabilitasyon kliniğinde tedavi görmesi için serbest bıraktı. Savunma ekibi, California’da yıllığı 450 bin dolar olan bir kliniği önererek ailenin masrafları ödemeye hazır olduğunu belirtti.

        "PARANIN GÜCÜNE ŞAHİT OLDUM"

        Ama bitmedi... Ethan ve annesi, 28 Aralık günü, saklandıkları daireye pizza siparişi vermek için kendilerine ait telefonu kullandı. Telefonda açık adreslerini veren ikili, birkaç saat içinde yakalandı. Sınır dışı edilmelerine kesin gözüyle bakılırken, Ethan’ın şansı yine yaver gitti. Sınır dışı kararının hukuki incelemesi bitene kadar Meksika’da kalmaya hak kazandı. Ancak bundan paçayı sıyırması zor. En azından birkaç yıl hapis yatacağı neredeyse kesinleşmiş durumda. Yahut; kimbilir belki de ABD’ye dönene kadar yeni bir sendrom icat edilir!

        OSUÇU AİLESİ DAR GELİRLİ BİR ÇOCUK İŞLESEYDİ!

        Gerçi avukatları, Ethan’ı hapisten kurtaranın varlıklı olması değil sorunlu yetiştirilme tarzı olduğunu söylüyor. Peki ama, sorunlu yetiştirilme tarzı sadece varlıklı ailelerde mi görülüyor? Dar gelirli bir ailede büyüyen biri aynı suçu işlese sonuç ne olurdu? Merakınızı gidermek mümkün, çünkü Ethan’ın davasına bakan Hâkim Jean Boyd, 2004’te de benzer bir davaya bakmış.

        16 yaşındaki Eric Miller, bir süpermarketin önünde içki içerken, çalışır durumda bırakılan bir araç görür ve binip hız yapmaya başlar. Kısa süre sonra 19 yaşındaki Philip Andress’e çarparak öldürür. Alkol düzeyi Ethan’ın yarısından azdır. Babası evi terk etmiş olan Eric’in annesi uyuşturucu bağımlısıdır. Çoğunlukla dedesi tarafından büyütülmüştür. Kronik depresyon ve çift kutupluluk gibi ciddi, bilimsel olarak tanımlanmış psikolojik problemleri vardır. Dedesinin maddi şartları ise son derece kısıtlıdır...

        Ve... Ethan’ı şartlı olarak salıveren Hâkim Boyd, Eric’i 20 yıl hapis cezasına çarptırır. Oysa Eric’in savunmasında da zorlu yetişme şartları gündeme gelmiştir. Ancak Boyd, “sanığın zor bir çocukluk geçirdiğinin farkında olduğunu ancak en azından ona sahip çıkan bir dedesi olduğu için şanslı olduğunu” belirtir.

        Ortada 16 yaşında 2 genç, 2 de aşırı alkol sonrası ölümlü trafik kazası var. Eric’in kullandığı aracı çalmış olması ve kazadan sonra olay yerinden kaçması, hatta suçu başkasına atmaya çalışması sebebiyle belki iki dava arasında tam bir paralellik kurmak mümkün olmayabilir. Ama belki de mesele, Eric’in ailesinin onu “daha iyi tedavi görebileceği”, yıllığı 450 bin dolar olan tam teşekküllü bir kliniğe yatıracak parasının olmamasıdır. Takdir okurlarımızın...

        GÜNÜN ÖNEMLİ MANŞETLERİ