Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        Sağlığımızı tehdit eden maddeleri kullananların sayıları giderek artmakta... Bilinçsizce tüketimin baş gösterdiği bu çağda sigara kullanımına şaşmamak lazım... Sigara paketinin üstünde 'sigara öldürür' yazmasına rağmen insanlar aldırış etmeden alıp içiyorlar. İnsan bilerek kendine eziyet eder mi? Ediyor işte... Bunun çeşitli sebepleri var: stres, psikolojik rahatsızlık, sıkıntı ve özentilik... 'Yak bir cigara iyi gelir' diyen insanlar, aslında karşısındakine de çok büyük kötülük ediyorlar. Peki, ya pasif içicilere ne demeli? Kurunun yanında yaş da yanıyor, bunun çözümü sigaralı ortamlardan kaçmak, ama bazen o da mümkün olmuyor. Velhasıl sigaradan kurtuluş yok. Şu bir gerçek ki, sigarayı en çok bayanlar ve tiki gençlik kullanıyor. 12 yaşında bir çocuğun ağzında bile sigara görür olduk.

        Dünyanın en büyük sorunlarından biri olan sigara, insan ömründen ömür çalan bir hırsızdır. O hırsız sizi bir kez soydu mu, artık kurtuluşunuz yok. Eğer ikinci sınıf vatandaş olarak sayılan sigara tutkunları arasındaysanız, bu hazırladığımız dosyaya göz atmanız rica olunur.

        9 Şubat'ın "Dünya Sigarayı Bırakma Günü" olduğunu biliyor muydunuz? Sigaranın ne kadar yapışkan bir illet olduğu gerçeğiyle bizi yüzleştiren 9 Şubat Dünya Sigarayı Bırakma Günü", hayatımıza değer vermemiz gerektiğini ile sürerek, bir bilinçlendirme kampanyası/etkinliği yaparak yola çıktı. "9 Şubat Dünya Sigarayı Bırakma Günü" adı altında tertip edilen etkinliklerin amacı; sigara tiryakilerini sigaranın zararları konusunda bilinçlendirip, bilgilendirerek, sigara kullanımından uzaklaştıracak birtakım değişikliklere yöneltmek ve ortak bir farkındalık oluşturmaktır.

        Buradan hareketle; dünyanın en büyük sağlık sorunlarından birinin sigara olduğunu ilan eden "Dünya Sağlık Örgütü" (WHO), dünyada her yıl 4 milyon insanın sigaradan hayatını kaybettiğini ve gerekli önlemler alınmazsa bu sayının, önümüzdeki 20 yılda 10 milyona çıkacağını açıkladı. Unutmayın "İçilen her sigara ömürden 12 dakika çalıyor".

        Sigara içmek aslında bir keyif değil, bir alışkanlık hiç değil. O halde nedir? Bir hastalık! Sigaranın içinde bulunan nikotin maddesi tiryakiliği arttıran bir canavar gibidir. Nikotin bağımlılığını şu şekilde tanımlayabiliriz: Nikotin bağımlılığı iradeyle ilgili değildir; beyin ve dış sinir sistemindeki kimyasal değişimler ve etkileri ile ilgilidir.

        Nikotin; kokain ve eroinin beyinde bağlandığı bölgenin çok yakınına bağlanır ve etki mekanizması olan kokain ve eroinle aynı yıkıcılığa sahiptir. Diğer tatminlerden 2 kat fazla dopamin salgılatan ve keyif veren nikotin, bağlandığı bölgedeki alıcıların sayısını arttırır. Bu da sigara içme davranışını kalıcı kılar. Duyduğumuza göre nikotin 9 saniyede keyif duygusu oluşturuyormuş.

        İşte sigara böyle bir şey! Sigara artık filmlere bile konu oluyor, birçok melankolik, aksiyon ve psikolojik gerilim filmlerinde karakterler ellerine cigara alıp tüttürüyorlar, hem de dünyayı görmeden! Bu cigaracı karakterleri sıralayalım: "The Good Bad, The Bad and The Ugly" filminin Blondie'si, "Training Day" filminin Alanzo Harris'i, "Fear and Loathing in Las Vegas" filminin Raoul Duke'u, "Romeo&Juliet" fiminin Romeo'su, "Breakfast At Tiffany's" filminin Holly Golightly'yi ve daha niceleri...

        Sigara ile başladığımız yolculuk burada sona ererken sizleri sigarayı konu alan filmlerimizle baş başa bırakıyoruz.

        Sizler için oluşturduğumuz film listemiz:

        1- Thank You For Smoking (Sigara İçtiğiniz İçin Teşekkürler) (2005): Dünyanın en tanınmış tütün ve sigara firmalarından birinde çalışan Nick Naylor, işinde oldukça titizdir, asla taviz vermez. Şirketin prestijini korumak amacıyla, hem sigara imalatçılarının, hem de sigara bağımlılığı olan insanların haklarını korur. Ama sigaranın öldürücü etkisi olduğunu bilmeyen insanlar için bu oldukça zordur... Sigaranın prestijini kurtarmak için önemli bir kampanya başlatan Naylor, bilinmeyen bir yolculuğa çıkar. Film; sigara içme ya da içmeme özgürlüğünü ortaya koyarak, yasaların büyük bir dilemma yarattığını ifade ediyor ve bunu da mizah üzerinden anlatıyor. Buradaki amaç duman altı kalan insanlara dikkat çekmek! Peki, Aaron Eckhart, Robert Duvall ve Katie Holmes gibi oyuncuların bize göz banyosu yaptırmalarını nasıl karşılamalıyız?

        2- Smoking, No Smoking (Sigara İçince -Sigara İçmeyince) (1993): 2 bölüm halinde çekilen film, insanların yaptıkları, ya da yapmadıkları seçimlerin onların yaşamlarında nasıl bir rol oynadığını, mizahi şekilde anlatan film, tesadüflere bağlı ilişkileri merceğe alır. Tesadüflerin onları hangi noktaya getirdiğini tartışan film, sigara içen bir karakterin, diğer hikâyede içmeyecek oluşunun derinine inerek, karakterin yaşamındaki değişimi gözlemler. Dolayısıyla olay örgüsü tamamıyla değişir. Daha net ifadeyle; sigara içen ve içmeyenler arasındaki ince çizgiyi keskinleştiren hikaye, karakterlerin halet-i ruhiyelerini analiz edip, onların içinde bulundukları durumdan, mantıklı bir sonuç çıkarır. Sigara içen insanların birbirini bulmaları tesadüf müdür?

        3- 200 Cigarettes (200 Sigara) (1999): Başrollerini Kate Hudson ile Casey Affleck'in paylaştığı film karakterlerin yalnızlığını, arzularını ve kişisel nevrozlarını kadraja alarak, onların ortak özelliklerini bulmaya çalışır. Yeni yıl arifesinde berbat bir randevu geçiren, elbisesi yırtılan, köpek pisliğine bulaşan ve başına daha bir sürü bela gelen Cindy, uç noktalarda yaşayan bir punk rocker ile tanışır. Çılgınca partilerin yanı sıra, romantik aşkın tadına varan çift, ilişkilerinin tamamen değiştiğinin farkına varırlar. Zaten film bize ilişkilerin nasıl yaşandığını ortaya koyarak onun sentezini çıkarmaktadır.

        4- Cofee and Cigarettes (Kahve ve Sigara) (2002) Bağımsız sinemanın özgür yönetmenlerinden biri olan Jim Jarmusch, dünyanın bir yerinde birbirlerinden habersiz yaşamakta olan insanların, ortak paydada birleştiklerini ileri sürer. Nedir bu ortak nokta? Kahve ve sigara... Karakter yapıları birbirine benzemeyen karakterler sigara ve kahve için dünyayı bile sallarlar. Kahve ve sigara kavramlarını kullanarak, insanların psikolojilerindeki değişimi ve bu değişime neden olan hazzı, gözlemlememiz adına sert bir zemin hazırlayan Jarmusch, dünyada çok fazla tiryaki olduğunu savunuyor. Birbirinden farklı üç kısa filmden oluşan hikâye, tiryakilerin kendi hayatlarından parçalar görmelerini sağlıyor ki, öz eleştiri yapabilsinler. Filmde bol bol sigara ve kahve muhabbetlerine rastlamanız mümkün. İkisini bir arada görmek bir hayli ilginç!

        5- Romance and Cigarettes (Aşk ve Sigara) (2005): Filmin yürütücü yapımcılığını Joel ve Ethan Coen'in üstlendiği film, yarı erotik, yarı dramatik bir hikâyeye sahip. Filmin, cinsellik ve ölüm üzerine yorumda bulunduğunu da unutmayalım. Femme fatale karakterin seksi duruşu ve elindeki sigarası unutulmayacak sahnelerden! Bakınız: Filmin afişi... John Turturro'nun yönettiği ve James Gandolfini, Susan Sarandon, Kate Winslet ile John Turturro'nun oynadığı film, ihanetin ve aşkın çerçevesini çiziyor. Son pişmanlığın fayda edip etmeyeceğine karşı vurgu yapan yönetmen Turturro, femme fatale kadınların, erkeklerin akıllarını başlarından aldıklarını bir kez daha hatırlatmış oluyor.

        6- Smoke (Duman) (1995): Wayne Wang' ve Paul Auster'ın yönettiği ve Brooklyn'deki bir tütün dükkânında geçen film, hayatları kesişen karakterlerin, yaşantılarını ince ince işliyor. Filmin esas mekânı olan tütün dükkânı, her şeyin başladığı ve bittiği yer. Esrarengiz olayların öncülüğünü üstlenen tütün dükkanı, bir ilke imza atar, o dükkan artık tuhaf insanların uğrak yeridir. Film boyunca sürekli sigara tüttüren karakterlerin ve hikâyenin derin felsefe ve ironi yüklü oluşu, sadece duman tüttürmenin keyfini ortaya koymuyor, aynı zamanda güzel bir çatışma ortaya koyuyor. İlk bakışta sıradan gözüken film; başarılı kurgusuyla, sıradışı yaşam hikâyelerinin birbirine zıt şekilde bağlı olduklarını belirterek, gizemli tarafını yansıtıyor. Mizahı da unutmamak gerek!

        7- Nicotina (Nikotin) (2003): "İçen de ölüyor, içmeyen de ölüyor" cümlesinin saklı olduğu film, kansere yakalanma nedenlerinden birinin sigara olup olmadığını tartışıyor. Bunu karakterler üzerinden izliyoruz. Talihsizliklerin başa açtığı dertler yüzünden karakterlerin savaşlarını aktaran hikaye, sigarayı bir metafor olarak kullanıp, karakterlerin iç içe geçmiş çılgın maceralarına yöneliyor. Her şey arap saçı!

        Diğer Yazılar