Leonardo DiCaprio Oscar'a mı koşuyor?

88. Oscar adaylarının açıklanmasına bir ay kala En İyi Erkek Oyuncu yarışını inceledim… ‘Sezon başından beri üstlerde adı geçen Leonardo DiCaprio zafere ulaşacak mı?’ sorusu kulislerde konuşuluyor. Ünlü oyuncu, Fassbender, Redmayne, Cranston, Depp gibileriyle girdiği rekabette ne kadar önde? Bence heykelciğin yüzde 70’ini aldı.

Fassbender’in iki rolle, Keaton ile Bale’in ise belirsizlikle boğuştuğu, genelde bilinen ve yakışıklı oyuncuların öne çıktığı bir kategori… ‘En İyi Erkek Oyuncu’ şüphesiz kendini ispatlamış isimlerle doludur. Bu dalda an itibarıyla 23 yaşının altında sadece iki oyuncunun adaylığa ulaşabilmesi şaşırtıcı değildir. Genelde 35-60 yaş aralığından filmi kontrolüne alan bir performans izleriz.

DICAPRIO’NUN ZAMANI GELDİ

Öyle bir kategoridir ki bahsettiğimiz, Robert Redford, Peter O’Toole gibileri bile zafer sevinci yaşayamamıştır. 60’ın üzerinde sadece dört, 30’un altında ise bir oyuncu Oscar heykelciğine ulaşmıştır. Sözgelimi bu sene 80’i geçen Michael Caine “Gençlik”le (“Youth”) kazara aday olursa, bu başarıyı elde eden en yaşlı oyuncu unvanını eline geçirecek.

2016 Oscar’ları için Leonardo DiCaprio, “Diriliş”in (“The Revenant”) fragmanının yayınlanmasından bu yana ağırlığını hissettirdi. Ben de 20 Temmuz’da yazdığım yazıda onu tahmin listemde birinci sıraya koymuş, bunun sebeplerini açıklamıştım. Oyuncu artık 40’ını geçti ve beklenen saygıyı hak ediyor. SAG, Altın Küre ve Oscar’a bir arada ulaşabilir. Saçı sakalı birbirine karışmış performans tam Akademi’nin ağzına layık. Fiziksel deformasyonun hayatta kalma çabasıyla iç içe geçirilmesi sevilir. Yaş oldu 41 gibi bir durum var. Beşinci adaylıkta fazla hayalcilik diyenler olabilir.

Ama Akademi, Iñárritu-DiCaprio-Lubezki üçlüsünü kucaklamak isteyecektir. Ünlü yıldızı zorlayacak adaylar da çok güçlü değil. Aranan ana özellikler, ‘fiziksel dönüşüm’, ‘tarihi arka plan’, ‘sevilen tür’ ve ‘irade öyküsü’ roman uyarlaması “Diriliş”te var.

FASSBENDER, REDMAYNE VE DEPP TEHDİTKAR OLUR MU?

Kağıt üstünde onu izleyenlere gelirsek… Alman Michael Fassbender –ki bu dalda İngiliz ve Amerikalı dışında galip zor çıkar-, “Steve Jobs”ta birden fazla dönemde, saç ve makyaj şeklini sürekli değiştiriyor, kılıktan kılığa giriyor. Coşkulu tepki verenlere ‘vay be!’ dedirtiyor. Metot oyunculuğunda zirve yapıyor. Ama kendisinin Oscar kampanyalarına katılma alışkanlığı olmadığı için ‘hayranlık’ çok üst noktaya ulaşmaz.

Fassbender, “12 Yıllık Esaret”te (“12 Years a Slave”, 2013) de ‘En İyi Yardımcı Erkek Oyuncu’da favori görülmesine karşın bu eğilimi sebebiyle kolayca devre dışı kalmıştı. Eddie Redmayne deseniz “Danimarkalı Kız”da (“The Danish Girl”) transseksüel dönüşümü portreleme gücüyle öne çıkıyor. Ama “Her Şeyin Teorisi”ndeki (“The Theory of Everything”, 2014) kadar baskın bir rolde değil... Filmde Vikander daha net bir başrol, üstelik iki sene üst üste zafer kolay değil.

Johnny Depp didinse de, makyaj tasarımcısının ya da Warner Bros.’un ‘Oscar’lık kitsch bir kafa yaratalım’ planının fazla hesaplı durmasına takılmış. Bu durum onu aşırı plastik bir karaktere mahkum bırakıyor. Zaten eleştirmenler birliği ödüllerinde bunun cezasını çekti, en alakasız filmleriyle aday olduğu Altın Küre’de de hayal kırıklığı yaşadı. ‘Vücut hareketleri ve aksanı müthiş, yüzü her şeyi bozuyor’ hissiyatıyla tatmin etmeden uğurluyor izleyenleri.

BRYAN CRANSTON, ADETA DALTON TRUMBO’NUN TA KENDİSİ OLMUŞ

Bryan Cranston, Trumbo’da çok başarılı. Kritik karakteri yaşının olgunluğuyla kavrıyor. Ama şirketi Bleecker Street Media, onu anca dördüncü, beşinci sıradan aday yapabilecek. Yatırım kolay iş değil. Steve Carell ve Will Smith, makyaj katkısıyla son düzlükte ağırlıklarını hissettirdiler. Adaylık almaları şaşırtmaz.

Ama zirveye çıkmaları beklenmiyor. Henüz o kadar saygı duyulan isimler değiller. Carell bu ivmesiyle Depp’in yerini alabilir. Akademi’nin sevdiği performanslar öne çıkarılmaya başlandı. Bu yılki fiziksel dönüşüm ezberine, plastik makyajda zirve yapan Caine’in yapay yüzü de eklenebilir. Onun performansı aslında ‘abartı’ ile kontrolden çıkıyor. Bu sebeple de deneyimli oyuncu, yarışa Cannes’dan girdiğinden bu yana, Fox Searchlight’ın varlığına karşın beklenen ivmeyi bir türlü gösteremedi.

Samuel L. Jackson, Tom Hanks ve Matt Damon bildiğimiz kimlikleriyle işlerini yapan oyuncular. Nedense onların kendilerini oynadıklarını düşünürüm her zaman. Bu sene de öyle. Bu durum bu üçlünün aleyhine olacak. Emektar oyunculardan Ian McKellen, Berlin’de yarışa girdi, ama Caine gibi unutuldu gitti. Son dakikada dirilmesi çok kolay değil.

FİZİKSEL DÖNÜŞÜM BELİRLEYİCİ OLACAK

Performans olarak Jake Gyllenhaal, Bradley Cooper ve Richard Gere es geçilenler oldular bu sene. Onların başarılı, filmleri ele geçiren performansları, ‘daha iyisi vardı’ düşüncesiyle kenara itildi. Oscar tanıtımlarında baskın olmamak, eldeki malın iyi olduğuna inandırmak için uğraşmamak veya başka taraflara yönlendirmek elbette önemli bir faktör.

Sürpriz olarak halen Sony Pictures Classics Geza Röhrig’i içeri sokabilir. Al Pacino, Michael B. Jordan, Mark Ruffalo adı geçen diğer isimler. İkincisi bu dal için yeniyetme kalıyor. Christian Bale’i Altın Küre bu kategoride gördü, ama Oscar’da sevilen oyuncu Carell’ı sollar mı bilinmez. Michael Keaton, “Spotlight” ile yarışa ‘yardımcı erkek oyuncu’da girdi, şimdilerde bu dalda adı geçiyor. Ama sadece süresiyle dikkat çeken sıradan bir performansı var.

‘En İyi Erkek Oyuncu’da galibin belli olduğu, fakat fiziksel dönüşümün kilit konumunun üzerine kurulu bir yarış izliyoruz. Üç-dört isim net. Depp iyi sinyaller vermiyor, Bradley Cooper Akademi’nin sevgisiyle bir son dakika girişi yapabilir. Zira “Çok Pişmiş”teki (“Burnt”) performansı gayet iyiydi.

Kerem Akça’ya göre 88. Oscar Ödülleri’nde ‘En İyi Erkek Oyuncu’ yarışının tablosu:

1-Leonardo DiCaprio (Diriliş)

2-Michael Fassbender (Steve Jobs)

3-Eddie Redmayne (Danimarkalı Kız)

4-Bryan Cranston (Trumbo)

5-Steve Carell (Büyük Açık)

6-Johnny Depp (Kara Düzen) (esas rekabetçi)

7-Bradley Cooper (Çok Pişmiş) (esas rekabetçi)

8-Matt Damon (Marslı) (karanlık at)

9-Will Smith (Concussion) (karanlık at)

10-Ian McKellen (Mr. Holmes ve Müthiş Sırrı) (karanlık at)

11-Michael Caine (Gençlik) (uzak ihtimal)