Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Haberler Gündem Politika AK Parti, MHP, CHP ve İYİ Parti, AB yaptırımlarına karşı ortak bildiri yayınladı

        Meclis'te grubu bulunan AK Parti, MHP, CHP ve İYİ Parti yayınladıkları ortak bildiride "Avrupa BirliğiDış İlişkiler Konseyi toplantısı sonuç bildirgesinde açıklanan yaptırımları uluslararası hukuka aykırı ve kabul edilemez" olduğunu vurguladı.

        Habertürk'ten Saliha Çolak'ın haberine göre bildiride "Türkiye’nin ve KKTC’nin hiçbir baskıya boyun eğmek sizin uluslarası hukuktan kaynaklanan meşru haklarını koruyacak kudrete sahip olduğu bilinmelidir" denildi.

        REKLAM

        Bildiride şu ifadeler yer aldı:

        Bizler Türkiye büyük Millet Meclisi'nde grubu bulan bulunan siyasi parti olarak doğu Akdeniz bölgesi hidrokarbon kaynaklarının paylaşımı konusunda bir oldu bittiye getire getirerek Kıbrıs Türkü’nün ve Türkiye Cumhuriyeti’nin uluslararası hukuk temelindeki meşru hak ve çıkarlarını görmezlikten gelmek yok sayma hesaba katmama yönündeki tüm girişimleri hesapları şiddetle telin ediyor ve bu yönde siyaset yürüten çevrelerin politikalarına her hal ve şartta karşı olduğumuzu en açık ifade ile ortaya koyuyoruz. Geçtiğimiz günlerde Avrupa Birliği Dış İlişkiler Konseyi toplantısı sonuç bildirgesinde açıklanan yaptırımları uluslararası hukuka aykırı ve kabul edilemez olduğumuzu özellikle belirtiyoruz. Avrupa Birliği’ni bu konuda uluslararası hukuka riayet ederek adil hakkaniyetli ve tarafsız bir tutum sergilemeye davet ediyoruz. Kıbrıs Rum tarafından tek taraflı hidrokarbon faaliyetlerinde yasadışı olarak dahil ettiği uluslararası petrol şirketlerinin ve bu konuda Rum tarafına destek veren ülkelerin yürüttüğü tüm süreçler ve faaliyetlerde Kıbrıs Türklerinin ve Türkiye Cumhuriyeti’nin hak ve çıkarlarına yok saymakyönündeki girişimlerin sahipleri bilmelidirler ki çabaları beyhudedir, uluslararası hukuka aykırıdır. Bölgenin toplumsal ve politik gerçekliğiyle derin bir çelişki içindedir bu anlamda devletimizin doğu Akdeniz’de hidrokarbon arama çalışmalarını sürdürmesini doğru ve yerinde buluyoruz. Türkiye’nin ve KKTC’nin hiçbir baskıya boyun eğmek sizin uluslarası hukuktan kaynaklanan meşru haklarını koruyacak kudrete sahip olduğu bilinmelidir. Devletimizin doğu Akdeniz Bölgesi’nde adalet ve hakkaniyet temelinde bir paylaşımının sağlanmasını esas alan ve bu çerçevede milletimizin hak ve menfaatlerini korumak hedefi olarak yürüttüğü her politik girişimi aldığı her tedbiri attığı her adımı sonsuza kadar desteklediğimizi her hal ve şartta bu ortak duruşumuzun kararlılıkla devam edeceğini aziz milletimize ve dünya kamuoyuna bildiririz.

        OKTAY'DAN TEPKİ

        Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay da yaptırımlara tepki gösterdi.

        TBMM Genel Kurulu’nda konuşan Oktay açıklamada, "TBMM’nin önemli ve memnuniyet verici milli bir duruşa şahit olduğunu belirterek, “Bugün çatısı altında bulunduğumuz Gazi Meclisimizde grubu bulunan dört siyasi parti yaptıkları ortak destek açıklamasıyla Türkiye Büyük Millet Meclisi ne ülkemizin ne de Kıbrıs Türkü’nün Doğu Akdeniz’de meşru çıkarlarının gasp edilmesine müsaade etmeyeceğini güçlü bir şekilde dünya kamuoyuna ilan etmiştir. Kim ne karar alırsa alsın, kim ne engel çıkarmaya çalışırsa çalışsın bu bildiride vurgulandığı üzere Türkiye, doğu Akdeniz’deki hidrokarbon arama faaliyetlerine aynı kararlılıkla devam edecek ve uluslar arası hukuktan kaynaklanan haklarını kullanmaktan geri durmayacaktır. 20 Temmuz Barış ve Demokrasi Bayramı öncesi yayınlanan bu bildiri Kıbrıs türkü’nün hiçbir zaman yalnız bırakılmayacağının güçlü bir ifadesidir” dedi.

        "'KİMSE BİZE 'NİYE PETROL ARIYORSUN?' DİYEMEZ"

        AA'nın haberine göre; TBMM Başkanvekili Levent Gök, bildirinin okunmasının ardından yaptığı konuşmada, "Tanınmayan bir KKTC ama AB tarafından her koşulda desteklenen bir Rum tarafı gerçeğiyle karşı karşıyayız." dedi.

        Kıbrıs Adası'nın denizinde, adada yaşayan 400 bine yakın Türk vatandaşı ile Kıbrıslı Türklerin garantörü olan Türkiye Cumhuriyeti'nin hak ve menfaatleri olduğunu belirten Gök, "Komşu olmayan ülkelerin petrol aradığı bir yerde Kıbrıslı Türklere ya da Türkiye Cumhuriyeti'ne 'Niye petrol arıyorsun?' diye kimse karışamaz. Bu, bizim en doğal hakkımızdır. Hele hele BM çerçevesinde bir planı kabul etme noktasında kararlılığını ve cesaretini gösteren bir topluma bu sözler asla söylenemez." diye konuştu.

        İYİ Parti Grup Başkanvekili Lütfü Türkkan, İYİ Parti Grubu olarak devletin, milletin hak ve menfaatlerini korumaya yönelik her politik girişimini, aldığı her tedbiri, attığı her adımı sonuna kadar desteklediklerini kaydetti.

        REKLAM

        MHP Grup Başkanvekili Erkan Akçay, bu konuda AB'yi uluslararası hukuka riayet ederek, tarafsız bir tutum sergilemeye davet etti.

        CHP Grup Başkanvekili Engin Özkoç da ABD, Rusya, İngiltere, Fransa ve İtalya'nın sınırı olmadığı halde rant için bölgede bulunduğunu dile getirdi.

        Türkiye ve KKTC'nin, bunların karşısında olduğunu vurgulayan Özkoç, "Bölgede 3,5 trilyon metreküp doğalgaz, 1,7 milyar varil petrol rezervi bulunuyor. Bu emperyalist ülkeler yalnızca bunun için savaş çıkarıyorlar. Uygulanan dış politikaların dikkatli ve Türkiye'nin çıkarları doğrultusunda olması açısından bir kere daha uyarıyoruz. Söz konusu Türkiye'nin çıkarıysa dünya bilmelidir ki Türkiye hangi görüşten insanlardan oluşursa oluşsun ülkesinin çıkarı için mücadeleye devam edecektir." değerlendirmesinde bulundu.

        HDP BİLDİRİYE İMZA ATMADI

        HDP Grup Başkanvekili Hakkı Saruhan Oluç da ortak bildiriye imza atmama gerekçelerini açıklayarak, "Kıbrıs'ta iki toplum, Kıbrıs Türk ve Rum halkları siyasi bir uzlaşıya varmadığı sürece Kıbrıs münhasır ekonomik bölgesinde hidrokarbon arama ve sondaj projelerinin iki taraflı durdurulmasından yana" olduklarını söyledi.

        REKLAM

        Kıbrıs Adası çevresindeki tüm doğal zenginliklerin, Kıbrıs'taki Türk ve Rum halklarının ortak kaynakları olduğunu, bu kaynaklardan eş zamanlı ve birlikte yararlanılması gerektiğini ifade eden Oluç, şöyle konuştu:

        "İki tarafın ortak siyasi iradesi dışındaki tüm girişimler meşruiyet tartışmasını beraberinde getirmektedir. Bu nedenle garantör devletler dahil hiçbir üçüncü taraf Kıbrıs'ta siyasi çözüm imkanlarını heba edecek bir tavır içinde bulunmamalıdır. Bölgede gerilimi tırmandırabilecek hiçbir tutumun arkasında olmayacağımızın altını çiziyor, siyasi, diplomatik, hukuki diyalog kanallarının açık tutulmasını öneriyoruz."

        GÜNÜN ÖNEMLİ MANŞETLERİ