Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Haberler Dünya Son dakika haberleri - Avrupa Birliği'nden Yunan adalarına asker gönderme kararı

        Ülkelerindeki savaştan ve iç karışıklıklardan kaçarak Midilli Adası'na gelen düzensiz göçmenler adadaki aşırı sağcı grupların tepkisiyle karşılaşıyor.

        Adaya daha fazla göçmen gelmesini istemeyen aşırı sağcılar, kampa giden yolları kapattı.

        Aralarında çok sayıda kadın ve çocuğun da bulunduğu yaklaşık yüz düzensiz göçmen, iki gündür Skala Sikaminea sahilinde sabahlamak zorunda kaldı.

        Soğukla mücadele eden göçmenler, grubun şiddetine maruz kalmaktan korkuyor.

        Aynı grup, dün Midilli Adası'nda karaya çıkmaya çalışan düzensiz göçmenleri engellerken kendilerini görüntüleyen gazetecilere saldırmıştı.

        REKLAM

        SOYLU, TÜRKİYE'DEN AYRILAN GÖÇMEN SAYISINI AÇIKLADI

        İçişleri Bakanı Soylu, saat 09.15 itibarıyla Türkiye topraklarından ayrılıp Yunanistan’a geçen göçmen sayısının 130 bin 469 olduğunu bildirdi.

        EDİRNE'DE HAREKETLİLİK DEVAM EDİYOR

        Ege'de göçmenlerin Yunan adalarına geçme çabası devam ederken, Türkiye ile Yunanistan arasındaki kara sınırının bulunduğu Edirne'de de hareketlilik devam ediyor.

        Yunanistan'ın kapattığı Pazarkule Sınır Kapısı'ndan geçişlere izin vermeyip TOMA'lardan tazyikli su, gaz bombası ile müdahale ettiği göçmenler, Meriç Nehri ve kırsal alanlardaki tel örgüleri aşarak, tüm engellemeleri aşarak Yunanistan'a geçmeye çalışıyor.

        Dün İpsala'dan Yunanistan'a geçmeye çalışan bir göçmen Yunan askerleri tarafından açıldığı iddia edilen ateşle vurularak öldürülmüştü.

        AVRUPA BİRLİĞİ SINIRA ASKER GÖNDERİYOR

        Avrupa'ya göçmen akını devam ederken, Avrupa Birliği Sınır Koruma Ajansı (Frontex) Yunanistan'ın başvurusu üzerine Yunan adalarına 1500 güvenlik gücü ve askeri ekipman gönderme kararı aldı.

        REKLAM

        2005 yılında Avrupa Birliği sınırlarını korumak için oluşturulan Frontex, 2015'teki göçmen dalgasının ardından işlev kazanmış ve ajansa ayrılan bütçe artırılmıştı.

        Frontex Yunan adalarına asker gönderme kararı alırken, Avrupa Birliği liderleri de bugün Yunanistan sınırını ziyaret ederek bölgede incelemelerde bulunacak. Yunanistan Başbakanı Miçotakis, AB Konseyi Başkanı Charles Michel, Avrupa Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen ve Avrupa Parlamentosu Başkanı David Sasoli bugün Meriç bölgesini ziyaret edecek.

        Yunanistan Başbakanı Miçotakis, dün de ABD Başkanı Donald Trump ile bir görüşme yaparak göç konusunda fikir alış verişinde bulunmuştu.

        AB'DEN ANKARA'YA ÜST DÜZEY ZİYARET

        Avrupa Birliği liderleri Meriç'e ziyaret hazırlığındayken, AB'nin dış ilişkiler şefi Josep Borrell de Ankara'yı ziyarete hazırlanıyor.

        Dışişleri'nden yapılan açıklamaya göre, AB Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi ve Komisyon Başkan Yardımcısı Josep Borrell, beraberinde Kriz Yönetiminden sorumlu AB Komiseri Janez Lenarcic 3-4 Mart tarihlerinde Ankara'da bulunacak.

        AB diplomatlarının gerçekleştireceği görüşmelerde Türkiye-AB ilişkileri, göç krizi ve İdlip’teki gelişmelerin ele alınması bekleniyor.

        YUNAN ASKERLERİHAKKINDA ŞİDDET VE KÖTÜ MUAMELE İDDİALARI

        DHA'nın haberine göre, Edirne üzerinden geçtikleri Yunanistan'da yakalanan, 5 çocuklu Suriyeli Naif ailesi, Yunan askerlerinin kendilerine şiddet uygulayıp, paralarını ve kıyafetlerini aldığını söyledi. Yusuf Naif, Yunan askerlerinin, çocukların biberonlarını aldığını belirterek, "8 aylık hamile kadını bile dövdüler. Kızımızı ve beni dövdüler. 'Seni Avrupa'ya götüreceğiz' diye bizi ışıksız, karanlık yere bıraktılar" dedi.

        Edirne'nin İpsala ilçesinden Yunanistan'a 5 çocuğuyla birlikte geçen Suriyeli Naif ailesi, yakalandıkları Yunan askerlerinin kendilerine şiddet uygulayıp, soyduktan sonra zorla Türkiye'ye gönderdiklerini anlattı. Hamile kadınlar ve çocukların da Yunan askerleri tarafından darbedildiğini belirten Sabah Naif, Türk askerlerinin kendilerine sahip çıktığını söyledi. Naif, hamile kadınların dahi dövüldüğünü, çocukların biberonlarının ellerinden alındığını da dile getirdi.

        'ALLAH TÜRK ASKERİNDEN RAZI OLSUN'

        Türk askerinin kendilerine yardım eli uzattığını ve onlara teşekkür ettiğini belirten Sabah Naif, "Biz buraya Avrupa'ya gitmek için geldik. Çocuklarım ve kocamla birlikte karşıya geçtim. Oraya gittiğimde polisler bizi yakaladı. Telefonlarımızı aldılar, paralarımızı aldılar, elbiselerimizi aldılar. Sadece üzerimdeki kıyafetler kaldı. Çocuklarımı dövdüler. Ekmek ve su vermiyorlar. Bakın halimize. Çok zor burada olmak. Arkamdaki kadının kaynanası kaybolmuş. Kocasını daha salmadılar. 4 çocuğu var. Bebeğinin biberonunu aldılar. Bebek 2 gündür süt için ağlıyor. Onun yanındaki kız hasta olduğu için konuşmuyor. Hatta onu gaz bombalarının içine attılar. Orada bir çukur var. Herkesi orada topluyorlar. Biz ne konuştuklarını anlamıyoruz. Bizi tekrar bu tarafa bıraktılar. Allah Türk askerinden razı olsun. Ekmek verdiler, su verdiler, kıyafet verdiler, çocuklara ayakkabı verdiler. Bize yatak verdiler, çocuklara battaniye verdiler. Orada çocuklarım ölecekti" diye konuştu.

        'HAMİLE KADINI BİLE DÖVDÜLER'

        Yunanistan'a geçtikten sonra yakalanarak, darbedildiğini anlatan Yusuf Naif ise herkesin çukura toplanarak, bekletildiğini ve kendilerine uygulanan şiddetin burada da devam ettiğini söyledi. Tüm eşyalarının ellerinden alındığını, kimlik ve pasaportlarının yakıldığını belirten Naif, "Ben Avrupa kapılarının açıldığını duydum. Buraya geldik. Avrupa'ya geçince polisler bizi yakaladı. Teftiş yaptılar, elbiselerimizi aldılar. Paralarımızı, telefonlarımızı, ayakkabılarımızı ve her şeyimizi aldılar. Büyük bir çukura gönderdiler bizi. Kadınları dövüyorlar. 8 aylık hamile kadını bile dövdüler. Bizim kızımızı ve beni de dövdüler. 'Seni Avrupa'ya götüreceğiz' diye bizi ışıksız, karanlık bir yere bıraktılar. Geri döndüğümüzde Türk askerleri geldi. Bize yardıma koştular. Bize yemek verdiler, çocuklara ayakkabı, kıyafet verdiler. Bize yatak verdiler, battaniye verdiler. Bizi sabah buraya getirdiler. Allah Türkiye'den razı olsun. Yunanistan'da bizim kimliklerimizin hepsini yırtıp yaktılar. Pasaportlarımızın hepsini sobada yaktılar. Türk askeri bize kıyafet verdi" dedi.

        "ULUSLARARASI HUKUKA UYMUYOR"

        Kamu Başdenetçisi Şeref Malkoç, "Yunan kolluk kuvvetlerinin ve sorumlularının göçmenlere karşı davranışlarının uluslararası hukuka uymadığını, aşırı derecede kuvvet kullandıklarını, şiddet kullandıklarını ve insan onurunu, haysiyetini ayaklar altına aldığını gördük." dedi.

        Kamu Başdenetçisi Malkoç, incelemelerde bulunmak üzere düzensiz göçmenlerinYunanistan'a geçmek için akın ettiği Edirne'ye geldi.

        Bu kapsamda ilk olarak Edirne Valisi Ekrem Canalp'i ziyaret eden Malkoç, çalışmalar ve son durum hakkında bilgi aldı.

        Malkoç, burada gazetecilere yaptığı açıklamada, uluslararası haklara sahip olan göçmenlere Yunan güvenlik güçleri tarafından insan onuruna yakışmayan müdahaleler yapıldığını ve 2 göçmenin vurularak öldürüldüğünü belirtti.

        Özellikle Suriye iç savaşından sonra Türkiye'nin büyük bir göç dalgasıyla karşılaştığını anlatan Malkoç, Türkiye'nin 3,5 milyon Suriyeliyi misafir ederek, insanlığın onurunu ve haysiyetini temsil ettiğini vurguladı.

        Bu süreçte Türkiye'nin başta Avrupa Birliği olmak üzere, bütün dünya ülkeleri tarafından yalnız bırakıldığını vurgulayan Malkoç, "İdlib'de son yaşanan olaylar, ayrıca dünyadaki ve bölgemizdeki son gelişmelerden sonra Türkiye'de bulunan misafirlerin ve göçmenlerin, Avrupa'ya gidiş konusunda uluslararası hukuk açısından kendilerine bir serbestlik tanınmıştır. Bu anlamda da Edirne'ye çok kısa zamanda 150 bin civarında göçmen dayanmıştır." diye konuştu.

        "İKİ GÖÇMEN YUNANLILAR TARAFINDAN VURULARAK ÖLDÜRÜLDÜ"

        Sınırdan geçmeye çalışan göçmenlereYunanistantarafından insanlık dışı muamele edildiğini kaydeden Malkoç, "Hepimiz basından, sosyal medyadan, yazılı ve görsel medyadan izledik. Özellikle Yunan kolluk kuvvetlerinin ve sorumlularının göçmenlere karşı davranışlarının uluslararası hukuka uymadığını, aşırı derecede kuvvet kullandıklarını, şiddet kullandıklarını ve insan onurunu, haysiyetini ayaklar altına aldığını gördük. Dün de basına yansıdığı gibi iki göçmen Yunanlılar tarafından vurularak öldürüldü. Onlarca da yaralı var ve bunların bir kısmı ise ağır yaralı." ifadelerini kullandı.

        Kamu denetçiliği (ombudsmanlık) kurumunun aynı zamanda bir insan hakları kurumu olduğunu anımsatan Malkoç, yaşanan olayları insan hakları açısında tespit etmek ve raporlamak için bölgeye geldiklerini belirtti.

        Malkoç, "Yunanistansınırında yaşanan olayları insan hakları açısından yerinde görmek ve Yunan kolluk kuvvetlerinin aşırı güç kullanmaları, ölüme sebebiyet vermeleri, insan haklarını çiğnemelerini yerinde tespit edip bunları bütün dünya ombudsmanları ve insan hakları savunucularına rapor etmek için heyet olarak buradayız. Ülkemizde insanlarımızın bugüne kadar bu göçmenlere gösterdikleri gönül genişliği, sabır ve sevgiden dolayı bu millete mensup olmanın gururunu tekrar hep birlikte yaşıyoruz. Devletimizin bugüne kadar kendilerine sağladığı yardım ve destekten dolayı da devletimize minnettarız. Öyle umut ediyoruz ki dünyadaki insan hakları savunucuları, dünyadaki vicdan sahibi insanlar burada yaşanan olaylara gereği kadar duyarlılık gösterirler. İşte onların duyarlılık göstermesi için de biz üzerimize düşeni yapacağız." değerlendirmesini yaptı.

        GÜNÜN ÖNEMLİ MANŞETLERİ