CHP lideri Kılıçdaroğlu'ndan Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem mesajı

"DIŞİŞLERİ'NDEN KİMSE YOK"

Kılıçdaroğlu sözlerini şöyle sürdürdü:

"Rusya ile Ukrayna arasındaki çatışma olduğunda Denizli'deydim. Sayın Engin Altay'ı aradım. TBMM'nin toplanması lazım. Sonra ittifakının diğer bileşenlerini aradım, onlara da aynı düşünceleri ifade ettim. Olay 24 Şubat 2022'nin çok erken saatlerinde meydana geldi. Aynı gün Sayın Erdoğan güvenlik zirvesini topladı. Siz bir zirve topluyorsunuz, eğer zirve devletin bir zirvesiyse bu MGK. Ama siz bu kurumu kenara bırakıp bir paralel yapı inşa ediyorsanız ve bunu partileştirmişseniz ciddi bir sorun var demektir. Dışişleri Bakanı Kazakistan'da. 1,5 saat zirve görüşülüyor, Dışişleri Bakanlığı'ndan kimse yok. Güvenlik zirvesi parti zirvesi midir, Türkiye Cumhuriyeti'nin zirvesi midir?

"AK PARTİ SÖZCÜSÜ DEVLET ADINA NASIL KONUŞUR?"

Aynı gün parti sözcüsü açıklama yapıyor. Sen devlet misin? Sen AK Parti'nin sözcüsün. Kalkıyorsun devlet adına konuşuyorsun. Dışişleri Bakanlığı'ndan sözcü konuşur, Genelkurmay'dan konuşur, Milli Savunma'dan, Cumhurbaşkanlığı'ndan çıkar konuşur eyvallah dersin. AK Parti'nin parti sözcüsü devlet adına nasıl konuşur? Ben bu devletin bu duruma düşürülmesinden üzüntü duyuyorum. Arkasından TBMM'de toplantı oluyor. Siz 600 milletvekiline saygı duyuyorsanız, siz milli iradeye saygı duyuyorsanız, bu olay olduğunda yürütmeden birisi gelir bilgi verir. Devletin bu kadar çürüdüğünü, ayaklar altına alındığını ilk kez görüyorum. Rezalet bir durum.

Arkasından AK Parti'nin bir matematik dâhisi o bir açıklama yapıyor. Ben, böyle bir tabloyu Türkiye adına kaldırılamaz bir tablo olarak düşünüyorum. Kurumsal bir yapısı, saygısı vardır. Çürüyen bir devlet yapısıyla karşı karşıyayız. Devleti bir kişiye teslim ederseniz gelinen tablo budur. Bu çok ağır bir tablodur. Rezalet her alana giriyorsa siyaset kurumu bu süreç içerisinde başı dik gezemez. Burnumuzun dibinde savaş var. Güvenlik zirvesi diye bir zirve toplayacaksın, TBMM'yi devre dışı bırakacaksın, Dışişleri'ni devre dışı bırakacaksın, parti sözcüsü devlet adına açıklama yapacak."

"MGK'YI TOPLASAYDIN ZİKZAKLAR ÇİZMEZDİN"

Kılıçdaroğlu, "O zirvede akıl olmadığı için, o zirvede bütün olaylar net tartışılmadığı için zikzaklar işlemeye başladı. Erdoğan, 'Rusya'nın Ukrayna'ya başlattığı askeri harekatı reddettiğimizi belirtiyorum' diyor. Doğru mu, doğru. Madem ki dünyanın istikrarına vurulan ağır bir darbe, Avrupa Konseyi'nde niye çekimser davranıyorsun? MGK'yı toplasaydın böyle zikzaklar çizmezdin. Güvenlik zirvesinde AK Parti Genel Başkanı orada, diğer parti genel başkanları neden yok?" diye konuştu.

"MGK bir anayasal kurumdur" diyen CHP lideri, "Böylesine olağanüstü bir olayla karşılaştığınızda devletin toplaması gereken ilk kurum MGK'dır. MGK toplansaydı herkes gerçekleri öğrenebilir miydi, öğrenirdi. Ne kadar işe yaramaz insan varsa toplamışsın, sonra güvenlik zirvesi diyorsun; ne zirvesi?" ifadelerini kullandı.

ELEKTRİK ZAMMI

Elektrik zamlarını eleştiren CHP lideri Kılıçdaroğlu, "Devleti yönetemiyorlar, devlet aklını sıfırladılar. Bürokrasiyi bitirdiler. Elektrik zammını yaptılar değil mi? En alt seviyeye bakın yüzde 127. Zam için tekrar toplandılar, Erdoğan söylediklerini geri aldı ve 'Tarifeleri indireceğiz' dedi. Yüzde 100 zam. Zam gelmeden önce açıklama yapmıştım. 4 kişilik ailenin ortalama elektrik tüketimi 230 kw/s demiştim. 150 kw/s'yi 210 kw/s yaptı, dün akşam 240 kw/s yaptı. Bizim sosyal tarifemizi kabul etti. Devleti yönetemiyorlar, yönetme güçleri yok, iradeleri yok, kapasiteleri yok. Şimdi KDV'yi sıfırla dedik yüzde 8 yaptı. En azından hazirana kadar sıfırla. Bunu yaparsa protestomu bitireceğim" dedi.

KUR KORUMALI MEVDUAT SİSTEMİ

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, kur korumalı mevduat sistemi hakkında ise, "Milyarlarca doları TL'ye çevirip bankaya yatırıyorsun kurdan zarar görmüyor ve 5 kuruş vergi ödemiyor. Fakir fukaranın vergilerinden transfer yapacak. Yüzde 11 büyümüşüz; emekli mi, çiftçi mi, esnaf mı büyüdü? 5'li çete büyüdü, doları olanlar büyüdü, milyarları götürenler büyüdü. Onlar büyüdükçe milyonlar fakirleşti" diye konuştu.

GÜÇLENDİRİLMİŞ PARLAMENTER SİSTEM

"Tarihin bize yüklediği bir sorumluluk var" diyen Kemal Kılıçdaroğlu, "Ülkenin siyasetçileri ülkenin gidişinden rahatsızlık duyuyorsa oturup konuşmalılar. Huzuru getirmeliyiz. 6 parti bir araya geldik. Hukuk sisteminin nasıl olması gerektiğini ifade ettiler. Önce Ahlatlıbel'de dün de yine bir araya gelerek taahhütte bulunduk. Hukuk olmadığı takdirde ülkeyi büyütemezsiniz, adaleti getiremezsiniz, kanayan vicdanları durduramazsınız, hiç kimse geleceği göremez. İlk adımın hukuk ve demokrasi olması önemlidir. Halkın iktidarında, Millet İttifakı çalışacak. Bu ülkede demokrasiyi, sevgiyi, hoşgörüyü göreceksiniz" dedi.

"Yarının Türkiye'sinde ne istiyoruz?" diyen CHP lideri şunları söyledi:

1. Tarafsız cumhurbaşkanı olsun. Devleti partileştiriyorsun. Cumhurbaşkanı milleti temsil etsin dedik, partiyi değil. 84 milyonu temsil eder. Cumhurbaşkanı devletin sigortası olmalı. Cumhurbaşkanı dediğimiz kişi, kısır tartışmalar içinde olamaz. Dikkatli konuşur, insanlara bilgi, güven verir.

2. Yüzde 10 seçim barajı kalksın, yüzde 3 olsun diyoruz. Yüzde 10'u kim getirdi, darbeciler getirdi. Darbeye de darbecilere de karşıyız. Milli iradenin Meclis'e yansıması lazım.

3. Yurtdışı seçmeni var ama seçilen yok. Yurtdışı seçim çevresi oluşturacağız ve Meclis'e gelecek. Oyunu da kullanacak, aday da olacak.

4. Torba kanuna son vereceğiz. Dünyada örneği olmayan bir garabet. Teklif geliyorsa, ilgili meslek kuruluşları gelecek, dertlerini anlatacak.

5. Bütçe hakkı devredilemez. 84 milyonun ödediği vergileri gösteren bütçe hakkı asla devredilemez. Vatandaşın vergisine sahip çıkıyorsak, bu parayı iyi, doğru harcayacaksın diyor.

6. Adalet istiyoruz. Adaletin olmadığı yerde iş, aş yoktu, hakkınızı arayamazsınız. AİHM, AYM kararlarını uygulamayan hakimi kapının önüne koyacağız. Hakim, hukukun üstünlüğü ve vicdani kanaatine göre karar verir. Talimatla karar veren hakim mi olur?

7. Çoklu baro sistemi. Baro bir tanedir. TOBB'u da mı parçalayacağız, belediyeler birliğini de mi parçalayacağız?

8. Kadın-erkek eşitliğini sağlayacağız. O konuda ilk okuldan başlayarak bunu evlatlarımıza anlatacağız.

9. Devlet yönetiminde liyakati getireceğiz. O işi en iyi kim yapıyorsa onu getireceğiz.

10. Mülakatı kaldıracağız. Devletin soyulmasına izin vermeyeceğiz. KİK'i değiştireceğiz.

11. Yerel yönetimleri güçlendireceğiz. Ayrıca kayyum uygulamasına son vereceğiz. Seçimle gelen seçimle gidecek.

12. Siyasi etik kanunu çıkaracağız. Parlamentoda ahlaksız insan istemiyoruz. Ayda 10 bin dolar alanı, rüşvet alıp büyükelçi olanları istemiyoruz.

13. TBMM'de kesin hesap komisyonunu kuruyoruz. Bu komisyon, vergileri verirsiniz, bütçe Meclis'ten geçer. O paralar harcanır. O paraların nerelere harcandığını gösteren Kesin Hesap Kanunudur. Bu komisyonu kuracağız, başkanı ana muhalefet partisi olacak. Ülkeyi yönetenler hesap vermenin onurunu yaşayacaklar.

Bunlar olunca ne olacak? Türkiye'ye gerçek anlamda demokrasi gelecek. Vergilerin doğru yerde kullanıldığını görülecek. Sanayici, esnaf önünü görecek. Demokrasi iştir, saygınlıktır, itibardır. Eğer demokrasi, adalet, hak, hukuk yoksa açlık, sefalet vardır. Biz ceplerimize atmayacağız, milletin parasını millet için kullanacağız.

Hakimler de liyakatli olacak. Gençlere bir kez daha söylüyorum; bu ülkenin size ihtiyacı var. Sıkıntılarınız var, işsizlik ciddi boyutta, özgürlük alanınız daraltıldı biliyorum. Her şey düzeltilecek."