Kuşadası'nda salyangoz çiftliği kuruldu

Salyangoz çiftliği sahiplerinden Mustafa Sarıoğlu, yüksek sistem teknoloji kullandıklarını belirterek, şunları söyledi:

Salyangoz mucizevi bir hayvandır. Kabuğundaki sonsuzluk ifadesidir. Mitolojiye göre bunlar Hermes ile Afroditin yasak aşkının meyveleridir. Tüketimi sadece Avrupa'da yılda 1 milyon ton. En fazla Fransa ve İspanya'da tüketiliyor, o ülkeleri İtalya ve Yunanistan takip ediyor.

İspanyol ve İtalyanlar doğal salyangozları tercih ediyor. Ancak, Avrupa'da nesli tükenme tehlikesi altında olduğu için doğadan toplanması yasak. Dolayısıyla sadece çiftliklerde üretiliyor. Onlar da talebi karşılamıyor. Bu ülkelere bu güne kadar ülkemizden toplama salyangozlar işlenerek gönderiliyordu.

Biz en çok talep gören türün anavatanı Ege kıyılarında üretmeyi düşündük. Kuşadası iklim olarak üretime çok uygun, bu nedenle Türkiye'nin ilk entegre salyangoz çiftliğini burada kurduk. Hedefimiz yılda 100 ton üretim.

KOZMETİKTE DE KULLANILIYOR

Sarıoğlu, salyangozun Roma Dönemi'nden bu yana kozmetikte etkin olarak kullanıldığını belirterek, salyangozu öldürmeden salgısını alabilecek bir teknoloji siparişi verdiklerini söyledi.

Sarıoğlu, şöyle konuştu:

Ürettiğimiz salyangozları kozmetik sektöründe de değerlendirmeyi düşünüyoruz. Salyangozun salgıladığı salgı Roma Dönemi'nden itibaren, hatta binlerce yıl kozmetikte kullanılmış.

İnanılmaz sağlıklı ve yaşlanmayı geciktirici etkisi var. Salyangozu öldürmeden salgısını alacak teknolojinin siparişlerini verdik. Bunu iç piyasaya düşünüyoruz. Hiçbir kimyasal kullanmadan olduğu gibi kullanacağız.

Uzak Doğu'da birçok lüks SPA'da salyangozlar insan teni üzerinde canlı olarak yürütülüyor. Ameliyat sonrası yaraların iyileşmesi için kullanılıyor. Çok temiz bir salgı salgılıyorlar.

ÇİFTÇİLERE YATIRIM ÇAĞRISI

Salyangozu Türk çiftçisine gelir kaynağı haline getirmeyi düşündüklerini söyleyen Yusuf Murat Genç ise şunları söyledi:

Salyangoza olan önyargının kırılması ve çiftçimizin bu işten yüksek katma değerler kazanmasını istiyoruz. Biz çiftçilerimizin köylülerimizin dikkatini buna çekmeye çalışıyoruz. Dileyen köylülerimize çiftlik kurmak, damızlık vermek, yemlerini temin etmek sonra çıkan ürünü satın alma garantisi veriyoruz.

Çiftçilerimize tüm olanakları, alt yapıyı, teknik desteği sağlayacağız. Onların yapması gereken tek şey ise itinayla yetiştirmek olacak. Çiftlik kurma olanağı olmayan çiftçilerimiz de doğadan toplama yoluna gidebilirler.

TADINA BAKMAK İÇİN SIRAYA GİRİYORLAR

Fabrika sahibi Sadık Ayanoğlu, yılda 1500 ton salyangozu Fransa başta olmak üzere Romanya, Bulgaristan, Çek Cumhuriyeti'ne ihraç ettiklerini, bir nevi atıl olan bir ürünü ekonomiye kazandırdıklarını kaydetti.

Sadık Ayanoğlu'nun ağabeyleri Yılmaz ve İzzet Ayanoğlu, 1960'lı yıllarda canlı salyangoz toplayarak ihracatçılara satmaya başladı. Makine Mühendisi Sadık Ayanoğlu, ağabeylerinin yaptığı işi büyütüp ihracatı kendisinin yapabileceğini düşünerek 1997'de 3 milyon lira yatırımla salyangoz işleme fabrikası kurdu.

Nisan ve mayıs aylarında Trabzon, Samsun, Düzce, Giresun gibi Karadeniz illeri ağırlı Türkiye'nin dört bir yanından köylüler tarafından toplanan salyangozlar, nakliyeciler tarafından fabrikaya getiriliyor.

Fabrikada kabuğundan ayrılan salyangozlar buzlanarak yüzde 90'ı Fransa olmak üzere Romanya, Bulgaristan, Çek Cumhuriyeti, Makedonya gibi Avrupa ülkelerine gönderiliyor. Yüksek protein ve düşük yağ oranıyla değerli bir besin olan salyangoz bu ülkelerde yoğun tüketiliyor.

Ayanoğlu Limited Şirketi Yönetim Kurulu Başkanı Sadık Ayanoğlu, fabrikayı kurduğu ilk yıllardaki yıllık 1 milyonluk ihracatını şimdi yıllık 1500 ton ile 2 milyon 500 bin dolara kadar çıkardıklarını söyledi. Fabrikada 100 kişinin çalıştığını ifade eden Ayanoğlu, "Bir nevi atıl olan bir ürünü ülkemize döviz kazandırarak binlerce kişiye ekmek sağlamaktayız. Bunu toplayanları da düşünürsek on binleri buluyor istihdam sağladığımız kişi sayısı.

Trabzon, Samsun, Çorum dahil Düzce olmak üzere güvendiğimiz toplayıcılar bunları köylülerden toplar ve fabrikaya getiriyorlar. Geçen 20 yılda yaklaşık 50 milyon dolar bir ihracat gerçekleştirdik" dedi.

Ağabeyleri ihracatçılara salyangoz satarken merak edip bu işe girdiğini anlatan Ayanoğlu, "Memnunuz işimizden. Bölgemize istihdam sağlıyoruz, devletimize vergimizi veriyoruz. Genel olarak başta Fransa olmak üzere Çek Cumhuriyeti, Romanya, Bulgaristan gibi ülkelere vermekteyiz.

Oradaki ana alıcılar diğer Avrupa ülkelerine ve Amerika'ya ihracat yapıyorlar. Bu Fransa'nın olmazsa olmazı aperatif bir yemeğidir. Nasıl midye bizde tüketiliyorsa, onlarda da salyangoz o şekilde tüketilmektedir. Paris yılda 50 milyon turist çekmektedir. Fransa'ya gelen her bir turist bu salyangozu tatmak için sıraya giriyor" diye konuştu.

Ayanoğlu, kırsal kesimlerdeki betonarme yapılaşmanın ve büyük şehirlere göçün etkisiyle salyangoz toplamada azalmalar olduğunu, büyüme hedeflerinin yerine mevcudu koruma yönünde çalışmalar yaptıklarını ifade etti.