Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Haberler Yaşam Çocuk Masallar Esra Şaşmaz ile Masal Zamanı: Kazlar ve İncir Ağacı

        Kazlar ve İncir Ağacı

        Bir gün, yaşlı bilge bir kaz, incir ağacının dibinde küçük bir asmanın büyümeye başladığını fark etti. Gölde yüzen kazları yanına çağırarak; "Şu küçük asmayı görüyor musunuz? Her geçen gün büyüyor, ağacımıza tırmanmaya başlıyor. Bu asma ağacı, bir gün bizim için önemli bir sorun olabilir! Yıllar önce, henüz yavru bir kaz iken, böyle bir asmanın başımıza bela olduğunu görmüştüm. Asmayı şimdi henüz küçükken ve kesmesi kolayken çekmezsek, zamanla büyüyecek ve kalınlaşacaktır. Sonra bir gün asma, birinin tırmanabileceği kadar büyük ve kalın hale gelecektir. Bir avcı asmaya tırmanıp bizi yuvamızda yakalayabilir, asma ağacı büyümden, sorun olmadan asmadan kurtulmalıyız.” dedi.

        REKLAM

        Kazlar, asmanın durumunu kendi aralarında tartışmaya başladılar, her kafadan bir ses çıkıyordu. Küçük bir kaz, “Söylediğin çok saçma, bu kadar küçük bir asma bizim için nasıl büyük bir soruna neden olabilir? Hiçbir şey senin küçükken olduğu gibi değil. Bizim yuvamız güvenli bir yerde.” dedi.

        Diğer kazlar da küçük kazın söylediklerini onaylayarak, böylece asmanın büyümesine izin verdiler.

        Bir gün kazlar, ormanda sinekleri, böcekleri ve küçük balıkları yakalamaya çıktılar. Kazların yuvalarının yanından geçen bir avcı, incir ağacını ve incir ağacına doğru uzanan asmayı gördü. Asma büyümüştü ve gövdesi kalınlaşmışt. Avcı hemen asmaya tırmanarak, kazların yuvasına ulaştı. Kazların akşam yuvalarına geleceğini bilen avcı, yuvalarının etrafına bir ağ koydu ve sessizce ağaçtan indi.

        Avcı evine dönerken, “Sabah geldiğimde bir sürü kaz yakalayacağım!” diye sevinçliydi.

        Akşam, bol yemek ve eğlenceli geçen bir günün ardından kazlar yuvalarına geri döndüler. Bütün kazlar, bir anda kendilerinin avcının kurduğu tuzağın içinde buldular.

        REKLAM

        "Kazlar, ağlamaya başladı. Nasıl böyle bir tuzağa düştük? Oysa yuvamız çok güvenli yerdeydi. Bilge yaşlı kaz: Hatırlamıyor musunuz? Hepinize bunun başımıza gelebileceğini henüz asma küçükken olabileceğini söylemiştim ama beni dinlememişiniz."

        Bütün kazlar "Şimdi ne yapacağız?" diye bilge yaşlı kaza sordular.

        Bilge yaşlı kaz;

        "Bu tuzaktan kurtulabilmek için tek umudumuz, o avcı yarın döndüğünde bayılmış taklidi yapmak. Avcı, hepimizin öldüğünü düşünürse, ağını götürmek için bizi ağdan çıkarıp yere atabilir. Son kaz, ağaçtan yere atılıncaya kadar hepimiz hareketsiz kalmalıyız.” dedi.

        Ertesi sabah gün doğumunda avcı geri geldi. Ağının içinde bir sürü kaz olduğunu gördüğü için için çok mutluydu! Ama ağına yaklaşınca, tüm kazların hareketsiz olduğunu gördü. Baygın kazların işine yaramayacağını düşündüğü için kazları tek tek ağından çıkarıp yere bıraktı. Kazlar, son kaz yere atılıncaya kadar yerde hareketsiz kaldılar. Sonra avcı ağaçtan indi ve evine dönmek üzere yola çıktı. Kazlar, avcının gittiğinden tamamen emin olduğu anda, hepsi ayağa kalkıp tekrar incir ağaçlarının dallarına uçtular.

        Kazlar, bu olaydan sonra ne yapmaları gerektiğini anlamışlardı. Biraz uğraştılar ama yavaş yavaş o büyük asmayı gagalarıyla parçalayarak ağaçtan ayırdılar. Asma dalları artık onlar için tehlike yaratmayacaktı. Kazlar, incir ağacının üzerindeki yuvalarında güvenle yaşamaya devam ettiler.

        GÜNÜN ÖNEMLİ MANŞETLERİ