Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Haberler Magazin Özge Özder: Diyet de yok, korse de yok - Magazin haberleri
        1

        2018 yılında nikah masasına oturan Özge Özder-Sinan Güleryüz çifti, şubat ayında kızları Luna'yı kucaklarına almıştı. İlk kez anne olmanın heyecanının yaşayan Özder, doğum sonrası hakkında merak edilenleri anlattı.

        2

        "ANNEYİM BEN, VAKTİM YOK!"

        Instagram hesabı üzerinden takipçilerinin sorularını yanıtlayan 42 yaşındaki oyuncu, "Beni merak etmişsiniz, çok haklısınız. Çünkü artık story atamıyorum. Anneyim ben vaktim yok! Şaka bir yana gerçekten günler birbirine bağlanıyor. Her gün bir öncekinin aynısıymış gibi oluyor. Hep aynı şeyleri yapıyor gibi oluyor ama aslında her gün birbirinden daha güzel. Story atmak biraz lüks kaldı. Evdeyiz, Luniş çok iyi. Her şey çok yolunda" dedi.

        3

        "HİÇBİR ŞEY UYGULAMIYORUM"

        Diyet yapmadığını da belirten Özge Özder, "Hiçbir şey uygulamıyorum. Biliyorsunuz, lohusalıkta öyle şeyler yapmıyoruz... Yüzüme de herhangi bir uygulama yaptırmıyorum. Korse kullanmaya hayır, henüz başlamadım. Herkes Luna'nın yüzünü merak ediyor. Yakında 40'ı çıkacak zaten, 40'ı bir çıksın, bakacağız" ifadelerini kullandı.

        4

        "REJİM YAPMAYIN, EMZİRİN!"

        Geçtiğimiz günlerde 56 kiloya düştüğünü söyleyen Özder, "52 kilo ile hamile kalmıştım... Üstümde, hipertansiyonun yaptığı ödem ve şişkinlik ile 15 kilo vardı. Ödem derhal gitti, sadece süt vererek aldığım kilolar da hızla eriyor. Bir haftalık lohusalık... Ama sadece 4 kilo... Aferin bize! Rejim yapmayınız, emziriniz anneler!" demişti.

        5

        "TECRÜBE KİŞİSELDİR"

        Daha sonra yeni bir paylaşımda bulunan Özer, emzirerek kilo verme ile ilgili açıklamasını eleştirenlere yanıt vermişti. Oyuncu, şu ifadeleri kullanmıştı:

        Canım anne adayları ve anneler; Sizden gelen ısrarcı sorular üstüne paylaşım yapıyorum... Kendi kendime tartı fotosu koymak aklımın ucundan geçmez. Tecrübe kişiseldir. Genelleme yapmak narsistik bir cehalet olur... Sadece sorularınıza cevaben, ben sezaryen doğum yaptım. 15 kilo almıştım. Doğum sonrası diyet uygulamadım, çünkü yanlış buluyorum. Evet işe döneceğim ama kilo vermesem de sorun yok... Ekranda olduğum gibi görüneceğim. Bebeğin beslenmesi, sağlığı her şeyden önemli. Şu an vücut şekillendirici bir şey kullanmıyorum. Vücudum, şimdilik sadece emzirerek kilo veriyor. Biliyorum her anne emziremiyor ya da her bünye farklı mutlaka... Birbirimizi bilmişlik taslayan ve alıngan bir kanaldan algılamazsak güzel olur.

        Çünkü çok bilmişlik en sevmediğim şeydir. Mesela ben, bana kendi deneyimlerini yazan anneleri keyifle okuyorum. Kişisel deneyimi olduğunu hep aklımda tutarak... Şimdi lütfen mastit yani süt düğümlenmesi yaşayan anneler bana öneride bulunsunlar, Biraz da ben sorayım. Öperim...

        6

        "DİLDEN DİLE ANLATILSIN MASALIMIZ"

        Öte yandan Özder, şubat ayında 35 yaşına basan müzisyen eşi Sinan Güleryüz'ün doğum gününde romantik bir paylaşımda bulunmuştu.

        Güleryüz ile fotoğraflarını yayınlayan Özder, gönderisine şu sözleri eklemişti:

        Uyuyordun dün gece... Seni izledik kızımla uzun uzun... Babamızı... Bizim ay perisinin süper kahraman babasını, o küçük tırtıl haliyle seni nasılda nakavt ettiğini ve fakat babamızın her zorluğu o kocaman yüreğiyle nasılda kolay ettiğini, bizi nasıl sevdiğini bir kez daha gördüm silüetinde...

        Sevgilim, biricik eşim... İnsan gözüne her baktığında bir şey olacak korkusuyla, kirpiği titreyerek sever mi birini severken? Sevse de karşılığını çağlayarak alabilir mi her zaman? Hiç sanmıyorum... Bugün önce kalbime, sonra iliklerime ve en nihayet kanıma işleyip ete kemiğe bürünen aşkımıza, yani kızımıza her baktığımda Tanrı’nın sevgili kulları olduğumuzu düşünüp, şükrediyorum...

        7

        Senin doğduğun güne, seninle bizi birleştiren ve bir masal kahramanı gibi hissettiren hikayemize ve varlığına şükrediyorum... Biricik ve teksin... Ve ne şanslıyım ki; benimsin... İyi ki doğdun babamız... Bugünü, yarını ve her anımı sonsuza dek seninle geçirecek olmak ve bizim ay perisinin gözlerinde yine seni bulmak, yaşamımın en anlamlı ve mutluluk verici hediyesi... İyi ki doğdun... İyi ki beni buldun... Sonsuzluğa çıksın yolumuz... Hep hatırlansın, dilden dile anlatılsın masalımız... Seni çok ama çok seviyorum...

        8

        "BİZ ÇOK İYİYİZ"

        İlk kez anne olmanın mutluluğunu yaşayan Özge Özder, duygularını, "Tüm merak edenlere... Luna bebek ve biz çok iyiyiz. Çok şükür. Bu süreçte duaları ve iyi dilekleri ile bize yoldaşlık eden tüm güzel kalplere bin teşekkür... Anne olmak isteyen herkes için bol bol dua ettim. Hepinizi sevgiyle kucaklarım canlarım" sözleriyle ifade etmişti.

        9

        Özge Özder, hamilelik sürecini ve annelik sevincini Mothers' Life dergisine anlatmıştı.

        - "Nasıl bir hamilelik geçirdiniz?"

        Tam anlamıyla sorunsuz, huzur dolu ve muhteşem. İlk aylarda biraz uyku yapması hariç hissetmedim diyebilirim. Hiç midem bulanmadı mesela. Günümüz testleri olmasa 5’inci aydan sonra yeni çıkmaya başlayan göbeğimle fark ettiğim bir şey olabilirdi bu hamilelik. Mutlulukla tamamlandı şükür.

        10

        - "Aşermeniz oldu mu?"

        Aşerme denilen şeyin bir hurafe, hatta “erkeklerin canına okuma fırsatı” olduğuna inandım ben kendi hamileliğimde. Mülayim bir hamileydim. Çevrem benden daha hevesliydi durumumu özel kılmaya. Özel bir şey istemem için gözüme baktılar hep. Özellikle Sinan. Bir şey istesem tüm engelleri aşarak yaratacak olan o kahraman adamın ta kendisi o çünkü.

        11

        - "Neler değişti hayatınızda?"

        Evin altı üstüne geldi. Kendimize ait alanlarımız azaldı ve azalmaya devam edecek belli ki. Herkes çok mutlu ve rüyada gibi ama onun dışında çok da bir şey değişmedi. Çünkü ben buna müsaade etmedim. Dünyanın en büyük mucizesi olmakla beraber doğada da en normal süreçlerden biri değil mi bu? Hamile bir hayvan avlanmaktan ya da yaşamın kendisinden uzak mı kalıyor mesela? Hayır, doğanın ve akışın bir parçası olmaya devam ediyor. Yaşam kendi akışında devam ediyor çünkü ve o kadar hızlı, büyüleyici ve güzel ki sen o koca döngüde bir detaysın sadece.

        12

        - "Hamile olduğunuzu ilk öğrendiğinizde neler hissettiniz? Bu güzel haberi eşinize nasıl söylediniz?"

        Özel bir şey yapmadım açıkçası. Şüphelendik ve birlikte öğrendik.

        - "Bebeğinizin ilk tekme atışını fark ettiğinizde ne yaptınız?"

        Sinan da hissetsin istedim. Sonrasında da hep onunla paylaştım, o da hissetsin, kaçırmasın istedim. Eli hep karnımda geçirdik öyle anları.

        13

        - "Bu süreçte anne-baba eğitimlerine katıldınız mı?"

        İkimiz de hiç öyle insanlar değiliz ya. (Gülüyor) Bana doğum yapacağı için nefes terapistinden doulasına kadar koca bir ekip kuran, kurslardan kurslara koşan, işi felsefi boyutlara taşıyıp kafada abartan ya da çevresini alarma geçiren insanlar komik geliyor. İçindeki sesi duyamayacak kadar kalabalık ve çok sesli oluyorsun o zaman. Daha çok endişe yükleniyorsun aslında. Halbuki doğanın bir parçası olduğuna ve her şeyin zaten olması gerektiği gibi olacağına, evrenin tüm cevapları senin içine gizlediğine inanmak gerekiyor.

        14

        - "Kaç kilo aldınız hamileliğiniz boyunca?"

        Tam 15.

        - "İkinci çocuk planı var mı?"

        Birinci çocuk planı da uzaktı bana. Aile kurmak bile “bakarız, yaparız” noktasından öteye gitmiyordu kafamda. Sinan’ın sıcaklığı çok etkili oldu üstümde. İkinciyi hayatımda hiç düşünmedim zaten. Bundan 20 yıl önce de, şimdiki zaman diliminde de ikinciyle ilgili farklı bir bakış açım var. Sinan’la da uyuşuyoruz bu konuda.

        15

        - "Çocuğunuzu kendiniz mi büyütmeyi planlıyorsunuz?"

        Annem beni nasıl büyüttüyse, ben de çocuğumu öyle büyüteceğim. Benim annem de çalışan ama mükemmel bir anneydi. Beni doğurduktan bir süre sonra anneanneme bırakmaya başlamış ve çalışmaya geri dönmüş.

        Ben bir kadının önce kendini gerçekleştirerek çok daha iyi evlat yetiştireceğine, daha mutlu ve dengede olacağına ve zaten ikisine birden gücü olduğuna inananlardanım. “Seni büyütmek için kendimden vazgeçtim” söylemi hem kadın hem de çocuk için fazla ağır bir yük.