M.KARABULUT CİNAYETİ

İstanbul Bahçeşehir'de bir villada öldürüldükten sonra başı kesilerek Beşiktaş'ta bir çöp konteynırına bir valiz içerisinde cesedi atılan Münevver Karabulut'un katil zanlısı Cem Garipoğlu'nun yargılanmasında sona gelindi. Cem Garipoğlu'nun 17 Eylül 2009'da tutuklanmasının ardından geçen 2 yıl 27 gün sonra duruşma savcısı Uğur Başar, karara ilişkin 11 sayfalık mütalaasını mahkemeye sundu.

Gökay USANMAZ / AHT

Bakırköy 4. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen davaya tutuklu sanık Cem Garipoğlu ve tutuksuz sanıklar Mehmet Nida Garipoğlu, Tülay Makbule Garipoğlu, Hayyam Garipoğlu, şoför Ahmet Batur ve şirket yöneticileri Mehmet Karakayalı ve Habip Kurt hazır bulundu. Öte yandan Münevver Karabulut'un annesi Nagehan Karabulut ve babası Süreyya Karabulut da avukatlarıyla duruşmada yerlerini aldı.

ÜNİVERSİTEDEN RAPOR İSTENDİ

Önceki celse Adli Tıp Kurumu tarafından baba Mehmet Nida Garipoğlu'na ait kirli çamaşır sepetindeki gömlek ve içlikte tespit edilen kan lekelerinin sıçrama veya fışkırma yoluyla bulaşmadığını rapor ederek mahkemeye ibraz etmişti. Mahkeme rapora ilişkin taraflara görüşünü sordu. Sanık avukatları 8 sayfalık rapora katılırken, Karabulut ailesinin avukatı Rezan Epözdemir ise, rapora itiraz ederek İstanbul Teknik Üniversitesi'nden yeni bir rapor alınmasını talep etti.

ADLİ TIP GÜVENİRLİLİĞİNİ YİTİRDİ

Bilirkişi raporuna itiraz eden avukat Epözdemir, "Olay yerinde elde edilen 60A'daki gömlek ve içliklerdeki kan ve lekelerinin sıçrama veya fışkırma ile oluşup oluşmadığı konusunda yeniden İstanbul Teknik Üniversitesi'nden rapor alınmasını istiyoruz. Bizce Adli Tıp Kurumu'nun güvenirliği kalmamıştır" Mahkeme Karabulut ailesinin ikinci rapor talebini reddederken, ailenin avukatı Epözdemir'in soruşturmanın genişletilmesi talebini de reddetti.

"BU DOSYANIN TAMAMI FİYASKODUR"

Taleplerin reddinin ardından kendisine söz verilen anne Nagehan Karabulut, "Biz her celse taleplerde bulunduk ancak taleplerimiz reddedildi. Biz mahkeme aşamasında tüm delillerin bulunacağını, bıçakların araştırılacağını düşünmüştük ancak bunlar yapılmadı" dedi. Davanın başlamasından bu yana mahkeme tarafından kendisine söz verildiği için mahkeme heyetine teşekkür eden baba Süreyya Karabulut ise, "Ben bir babayım kızımı kaybettim. Tüm taleplerimiz reddedildi. Bu dosyanın tamamı fiyaskodur" ifadelerini kullandı. Müşteki avukatı Rezan Epözdemir'in 18 yaşını dolduran Münevver Karabulut'un kardeşi İbrahim Enver Karabulut'un davaya katılma talebinin ardından duruşma savcısı Uğur Başar, mahkemeye sunduğu 11 sayfalık mütalaasını 6 maddede özetledi.

İŞTE SAVCININ MÜTALAASI

Savcı, 'suçluyu kayırma' suçundan amca Hayyam Garipoğlu, şoför Ahmet Batur, şirket yöneticileri Mehmet Karakayalı ve Habip Kurt'un 6 aydan 5 yıla kadar hapsini isterken, anne Tülay Makbule Garipoğlu'nun ise 'suç delillerini yok etme, gizleme ve değiştirme' suçundan dolayı 6 aydan 5 yıla kadar hapisle cezalandırılmasını talep etti.

OĞLU OLDUĞU İÇİN BABA SUÇLUYU KAYIRABİLİR

Savcı, baba Mehmet Nida Garipoğlu'nun Münevver Karabulut'u öldürmek suçunu işlediğine dair kesin ve inandırıcı deliller elde edilmediğinden beraatını talep etti. Baba Garipoğlu'nun 'suçluyu kayırma' eyleminden ise 6 aydan 5 yıla kadar hapis istemi ise suçlunun babası olması sebebiyle 'oluşan şahsi cezasızlık' sebebinden dolayı ceza verilmesine yer olmadığının altını çizdi.

CEM GARİOPOĞLU'NA 24 YIL İSTENDİ

Son olarak savcı Münevver Karabulut'un katil zanlısı Cem Garipoğlu'nun 'Kasten, tasarlayarak, canavarca hisle veya eziyet çektirerek ve çocuğa veya beden ve ruhsal bakımdan kendisini savunamayacak durumunda bulunan kişiyi' öldürmek' suçlarından ağırlaştırılmış müebbet hapsini talep etti. Ancak Cem Garipoğlu'nun olay tarihinde 15 yaşından büyük 18 yaşından ise küçük olmasına dikkat çekerek 18 yıldan 24 yıla kadar hapis verilmesi gerektiğini belirtti. Mahkeme, tarafların mütalaaya karşı ve esas hakkında savunma hazırlamaları konusunda süre verilmesine karar vererek duruşmayı erteledi.

"AVRUPA İNSAN HAKLARI MAHKEMESİ'NE GİDECEĞİZ!"

Karabulut ailesinin avukatı Rezan Epözdemir, savcının mütalaa kararını kabul etmediklerini dile getirerek, "Biz bu mütalaayı kabul etmiyoruz. İstediğimiz sonuç çıkmazsa önce Yargıtay'a orada da olmazsa Avrupa İnsan Hakları Mahkemesine gideceğiz.

11 YIL 4 AY YATACAK!

Mahkeme, Cem Garipoğlu'na en üst sınırdan yani 24 yıl hapis cezası verirse, 11 yıl 4 ay hapis yattıktan sonra serbest kalacak.