Böyle vasiyet görülmedi!

Pelin ŞAHİN / LEFKOŞA (AHT)

Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nde (KKTC) emekli polis müdürlerinden Ahmet Tevfik Apak, 96 yaşında Kilitkaya köyündeki evinde hayata veda ederken, geride 'çok konuşulacak' bir vasiyet bıraktı. Ve bu vasiyetinin, defin işleminden bir gün sonra duyurulmasını istedi.

Apak'ın cenazesi, vasiyeti üzerine camiye götürülmedi. Ayrıca mezara üzerindeki elbiselerle konuldu. Üzerindeki toprağı ise yine vasiyet gereği dozer koydu. Hayata veda ederken bir miktar para bırakan Ahmet Tevfik Apak, bu para ile tüm dostlarının katılacağı bir şölen düzenlenmesini istedi. "Hiç kimse arkamdan ağlamasın" diyen Apak, şölenin sonunda Zeki Müren'den bir şarkı çalınmasını rica etti. Önceki gün saat 14.00 sıralarında evinde hayatını kaybeden Apak, aynı gün ailesi ve yakın arkadaşlarının katılımıyla saat 18.00 sıralarında vasiyetine uygun olarak Kilitkaya Mezarlığı'na defnedildi.

İŞTE APAK'IN O VASİYETİ

Ahmet Tevfik Apak'ın defin işleminden bir gün sonra duyurulmasını istediği vasiyeti şöyle: "Ben öldüğümde camisiz, hocasız, yıkanmadan, omuzlarda taşınmadan gömülmek isterim. Bunun nedeni ben hayatım boyunca camiye gitmediğimden dolayı son gün camiye gidip Allah'ı kandırmak istemedim. Savaşlarda ölen binlerce ana kuzusu evlatlarının nasıl kendi kanlı elbiseleriyle, dozerlerle gömüldükleri gibi ben de onlar gibi gömülmek isterim. Tabutun üzerine yalnızca bir Türk bayrağı konulsun ve beni öyle defnetsinler. Ben doğduğumda beni nasıl neşeyle karşıladılarsa, öldüğümde de kimse arkamdan üzülmesin diye bırakmış olduğum bir miktar para ile birlikte Türk Sanat Müziği eşliğinde bir şölen düzenlenip bir yemek yapılması ve üzüntüyle değil beni neşeyle anmalarını istiyorum. Zeki Müren'in bir şarkısıyla da şölen sona ersin. Öldüğümde ailem dahil kimseye haber verilmesini istemiyorum. Medyaya da bir gün sonra haber verilmesini isterim."

"DİNDE ZORLAMA YOKTUR"

Konuyla ilgili Habertürk'e konuşan KKTC Din Görevlileri Sendikası (Din Gör-Sen) Başkanı Mehmet Dere, "Doğru yapılmış. Kişinin isteğinin yerine getirilmesi gerekirdi. Dini bir tören istemiyorsa yapılacak birşey yok. Dinde zorlama yoktur" dedi.