Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Sesli Dinle
        0:00 / 0:00

        Son 60 yıldır yolcu uçaklarının hızlarında bir değişiklik olmazken üreticiler birkaç istisna dışında aynı uçak tasarımını kullanmaya devam ediyorlar. Uçakların gövdesinde bazı bölgelere son teknolojik gelişmelerle bir kısım iyileştirmeler yapılıp, servis ediliyor. Ancak Kovid-19 salgını döneminde bütün ezberleri bozacak gelişmeler yaşanıyor. Küresel kriz yaşayan havacılık sektörü ne zaman ne tür bir sıkıntı yaşanacağını kestiremediğinden doğal olarak daha ekonomik operasyonlara yöneliyor.

        Kovid-19 sürecinde ortaya çıkan kaygılar sebebiyle de uçak üretiminde yeni tasarımlar gündeme gelmeye başladı. Bu sebeple sektörün tercihleri dikkate alınarak operasyon giderlerini en aza düşürecek uçaklar üzerinde çalışmalar yapılıyor. ABD’li SE Aeronautics şirketi de havayollarının gelecek planlarını tahmin ederek ilginç tasarımıyla yüksek kaldırma kapasiteli, süper ince 3 kanatlı ilginç bir model geliştirdi. SE200 isimli uçak, tasarımıyla havacılık endüstrisine de ışık tutacak gibi görünüyor.

        Sektöre yeni tanıtılan SE200 geniş gövdeli yeni tasarım uçak; yenilikçi teknoloji, koltuk kilometre başına ölçüldüğünde yakıt tüketiminde yüzde 70 tasarruflu ve karbondioksit (CO2) emisyonlarını yüzde 80 azaltma amaçlı olarak projelendirildi. SE Aeronautics’in lansmanını yaptığı SE200, yüzde 100 monokok (tek iskele veya gövde) kalıplı geniş gövdeli bir yolcu uçağı konseptinde. SE Aeronautics'in yeni yolcu uçağı konsepti SE200, 16.994 km menzil ile 264 yolcu taşıyabilecek. Sürdürülebilir hava yolculuğu teknolojisinde fark yaratmak isteyen SE Aeronautics, geniş gövdeli uçak konseptinde ‘En Yeşil’ uçağı üretmeye aday konumda.

        REKLAM

        Uçağı duyuran ABD Alabama merkezli şirket, patent alma işlemlerine başlama hazırlığı yapıyor. Ancak projenin onaylanmasıyla ilgili olarak henüz bir tarih veya takvim açıklanmadı. Henüz başlangıç aşamasında olan projenin hem zamana hem de önünde aşması gereken önemli kilometre taşları olduğunun unutulmaması gerekir. Fakat bu girişim bile başta Boeing ve Airbus olmak üzere diğer üreticileri de hareketlendirecektir.

        Gövde tasarımıyla farklılaşacak

        SE200 yüzde 100 monokok bir dış gövdeye sahip olacak. Bu dış yapı sayesinde uçak daha az yakıt tüketecek. Bu yeni tasarımlı gövdenin her türlü hava şartlarından ve olası kazalardan en az şekilde etkilenmesi amaçlanıyor. Monokok gövdelerde çok fazla kiriş ve karmaşık yapı bulunmuyor ve kirişler daha çok gövdeye şekil vermek için kullanılıyor. Ana kirişler yüzey ve bölme duvarlarından oluşuyor. Monokok gövdeler darbeye karşı dayanıklı olduğu gibi gövde yapısında fazla kiriş bulundurmadığından uçak daha hafif oluyor. Böylece yakıt tasarrufu sağlıyor ve performansı artıyor. Ayrıca bu tip gövdeler ani darbeleri de absorbe edebiliyor.

        Uzun uçuşlar sorun olmayacak

        SE200 projelendirildiği üzere süper ince, hafif üç kanatlı, geniş gövdeli bir uçak olacak ve 16.994 km menzil mesafeye uçabilecek. Dolayısıyla hali hazırda mevcut modellerle daha uzun menzillere uçmak için projeler geliştiren üreticileri de bir hayli zorlayacak gibi görünüyor. Çünkü şu an uzun uçuşlar için yarışan havayolları ve onlara destek veren üreticiler SE200’den sonra uzun ve ekonomik uçuşlarda girecekleri rekabette geri planda kalabilirler. SE200 modeli, Airbus A330neo ve 787 ailelerinden daha uzun rotalara uçacak şekilde projelendiriliyor. Neredeyse özel tasarım bir A350ULR’nin menziline sahip olacak. Üstelik uçuş maliyetleri daha az olacak ve havayolları her operasyondan daha fazla gelir sağlayacak.

        Kısa pistlerde rekabeti artıracak

        SE200 modeli yenilikçi tasarımıyla kısa kalkış ve iniş (STOL) yeteneklerine sahip olacak. Bu sayede mevcut büyük uçakların inemediği kısa pistlere rahatlıkla inip kalkabilecek. Bunun yanı sıra 3 kanatlı yapısıyla herhangi bir motor arızası sonucu uçak daha uzun süre havada kalabilecek ve daha güvenli şekilde piste teker koyacak. Ayrıca yakıt deposunun gövdenin üzerindeki bölmede olması sebebiyle bir sorunla karşılaşıldığında suya inmesi durumunda uçağın uzun süre yüze bilmesini sağlayacak.

        REKLAM

        Ekonomik uçuş yapacak

        SE200’ün havayollarına en büyük katkısı daha çevreci ve daha az yakıt tüketmesi olacak. En yeşil uçak olarak dikkat çeken proje, şirketler için büyük ekonomik zorluk oluşturan yakıt tüketimini en aza indirecek. Bakım ve onarım maliyetleri de düşük olacak. Böylece filosunda SE200 olan havayolları da sürdürülebilirlik kapsamında daha fazla kendini ön plana çıkaracak.

        SE200'ün teknik özellikleri

        • Yolcu sayısı: 264
        • Uzunluk: 43 m
        • Kanat sayısı: 3
        • Kanat açıklığı: 35 m
        • Menzil: 16.994 km
        • Maksimum Kalkış Ağırlığı: 170.000 lb (77.110 kg)
        • Seyir yüksekliği:15.240 m (50 bin feet)
        • Yük kapasitesi: 22-32 bin ton
        • 2 Yüksek Performanslı Motor Gücü: 64.000 lbf

        Bu yaz uçmadan önce bilmeniz gerekenler

        Bu yaz uçmadan önce bilmeniz gerekenler
        0:00 / 0:00

        Havacılık sektörü mart ayıyla birlikte yükselişe geçti. Uçuş ve yolcu sayıları arttı. Her şeye rağmen önceki aylara göre yukarı doğru çıkan bir ivme söz konusu. Havacılık otoritelerinin öngörüsüne göre, mayıs ayıyla birlikte sektör paydaşları operasyonlarında zarar etmeyecek. Fakat korkutan gelişme ise dünya çapında artan vaka sayıları.

        Hem uçuş trafiği hem de vaka sayısı artığından yaz sezonuna umutla bakan sektörün de kafası karışmış durumda. Her ne olursa olsun bu yaz sezonu ekonomik açıdan dönüm noktası olarak görülüyor. Çünkü dünyanın en güçlü havayolları bile bu krize dayanma süresinin sonuna geldi. Hükümetler ve şirketler de bu yaz sezonunu karantina kurallarıyla geçirme niyetinde değil. Yolcuların bu gelişmeler ışığında dikkat alması gereken birkaç hususu hatırlatmakta fayda var.

        Erken rezervasyonla ucuz uçuş

        Genel kanat her halükârda uçuşların devam edeceği yönünde. Bu sebeple mart ve nisan ayında yapacağınız rezervasyonlarla yaz sezonunda daha uygun fiyata uçma şansı söz konusu. Artık havayolları uçuş iptalleri ve bileti açığa almada daha yumuşak ve esnek davranıyor. Cezai işlemlerden alınan ücretler epeyce düşmüş durumda. Aşılanma sayısı arttıkça, daha güvenli yolculuk yapılmaya başlanınca bilet fiyatlarında önemli bir artış söz konusu olabilir. Havayolları ve havalimanları yolcularını uçurabilmek için önemli kampanyalar düzenliyor. Her şeye rağmen uçmayı planladığınız havayolunun rezervasyon politikalarını mutlaka kontrol edin.

        REKLAM

        Uçuş keyif değil bir ihtiyaç

        Uçuşunuzda salgın öncesindeki gibi keyif yaparak değil daha dikkatli ve kurallarla seyahat edeceğinizi unutmayın. Havalimanlarında, uçaklarda yoğun olan alanlarda fazla vakit geçirmeyin. Her ne kadar önlemler alınmış olsa da siz kendi önlemlerinizi de alın, her durumda kurallara uyun. Seyahat esnasında keyif alacağınız anları, varacağınız yere saklayın.

        Sigortalara dikkat!

        Yurtdışı seyahatlerinizde gideceğiniz ülkenin yeni kurallarını öğrenmeniz gerekiyor. Zira birçok kural değişti ve değişmeye de devam ettiğinden bilgilerinizi sürekli güncellenmeniz gerekiyor. Salgın sonrası büyük önem kazanan sağlık ve seyahat sigortası artık yolculukların bir parçası ve güvencesi haline geldi. Yaptırmış olduğunuz sağlık ve seyahat sigortası poliçelerini gideceğiniz ülkelerin kurallarına göre yeniden gözden geçirin. Bazı ülkeler Kovid-19 sigortasını zorunlu hale getirdiğini unutmayın.

        Uçak içinde az hareket edin

        Uçakta fazla ayağa kalkmayın. Etrafınızdaki insanlarla daha az temas kurun, uzun süreli sohbetlere koyulmayın. Rahat kıyafet ve ayakkabılarla uçağa binin. Uçakta fazla yiyecek ve içecek tüketmemeye çalışın. Sıkılmadan vakit geçirmek için kitap, film, müzik, oyun gibi tedariklerinizi seyahatten önce hazırlayın. Yolculuk yapacağınız havayolunun uçak içi eğlence sistemini de önceden kontrol edin. Beklentilerinizin karşılanmaması durumunda hazırlıklı olun. Mutlaka uçağa binmeden önce tuvalet ihtiyacınızı havalimanında görün. Biniş ve inişlerde anonslara kulak verin. Daha sabırlı olun. Uçuş öncesi yerinizi cam kenarından ayırt etmeye çalışın.

        Uzun süre yerde yatan uçaklardan korkulmalı mı?

        Uzun süre yerde yatan uçaklardan korkulmalı mı?
        0:00 / 0:00

        Geçen hafta yerde yatan uçakların nasıl uçuşa hazır tutulduğunu yazmıştım. Havacılık ve seyahat araştırma şirketi Cirium da bu konuyla ilgili olarak İngiltere’de bir anket düzenlemiş. Ankete katılan İngilizlerin yüzde 75’i bir aydan fazla süre park edilmiş uçakla seyahat etmekten endişe duyduğunu bildirmiş.

        Ancak yolcuların bir uçağın yerde yatıp yatmadığını anlaması mümkün mü? Ya da yolcuların ne kadarı uçağın uzun süre uçmadığını anlayabilir? Neredeyse imkânsız gibi bir şey. Benzer tartışma 20 ay yerde kalan B737 MAX uçakları içinde tartışma konusu olmuştu. Ancak belli model uçakların tüm dünyada yere indirilmesi ile salgında belli sürelerde parkta tutulan uçakların durumu aynı değil.

        Cirium verilerine göre, küresel olarak toplam 26 bin 370 yolcu uçağının 18 bine yakını operasyonlarda kullanılıyor. Yolcu uçağı filosunun 8 bin 500’e yakını ise halen yerde/parkta bekletiliyor. Bekleyen uçaklarla uçma konusunda ise yolcuların çekinceleri var, ama bu endişeler boşuna. Çünkü havayolları her türlü hazırlık ve prosedürlerle uçakları yerde tutuyor ve gerektiğinde uçuşa hazırlıyor.

        İlginçtir ankete katılanların yüzde 54’ü önümüzdeki bir yıl içerisinde uçakla seyahat etmek istediğini belirtmiş, ancak seyahat etme arzusunda özellikle genç gezginler öne çıkıyor. 18-34 yaşındakilerin yüzde 76’sı seyahat etmeyi planladığını söylemiş.

        REKLAM

        Ankete katılanların yüzde 73’ü Kovid-19 aşısının yaygınlaştırılmasını, hava yolculuğuna güvenin yeniden kazandırılmasında en büyük ve tek önlem olarak görüyor. 65 ve üzeri yaşta olanların yüzde 84’ü ise sağlık veya aşı pasaportunu ön şart olarak dile getiriyor.

        Başka dikkat çeken nokta ise gezginlerin yüzde 48’inin salgın etkisiyle uçmadan önce havalimanlarında geçirecekleri zamanı azaltmaya çalışacaklarını ifade etmeleri. Temassız teknolojiler de yolcuların havalimanında geçirecekleri süreye pek katkı yapacak gibi görünmüyor. Yolcuların yüzde 59’u artık temassız bir seyahat deneyimi için uygulamaları kullanma olasılıklarının daha yüksek olduğunu bildirmiş. Bunun havalimanlarında endişesiz zaman geçirmeye katkısının nasıl olacağı henüz belli değil.

        Diğer Yazılar