Tıkanmışlık

Sanırım son günlerde herkesin en çok hissettiği duygu bu olsa gerek…

Siyasette tıkanmışlık.

Ekonomide tıkanmışlık.

Pandemide tıkanmışlık.

Filistin konusunda tıkanmışlık…

Bunların alt başlıklarını da açarsanız, geniş bir alanda insanlar, kurumlar, kuruluşlar ciddi tıkanmışlık hissi yaşıyor.

…

Suç örgütleri üzerinden süren tartışmalar ülke gündemini resmen bloke etti.

İktidar cephesinden ve yargıdan henüz bir hareket yok.

Pandemide yaşanan sorunlar, sistemin aksaklıkları, ekonominin gidişatı, yapılan zamlar…

İktidar tıkanmışlık görüntüsü veriyor. AK Partililerle konuşuyorum. Sorunları görüyorlar, tıkanmışlığın farkındalar ama çıkış yolu üretemiyorlar.

Dün Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu Habertürk ekranlarında konuğumuzdu.

“Cumhur İttifakı’nın oyları düşüyor” dedi. “Peki Millet İttifakı’nın oyları artıyor mu?” diye sorduğumuzda, tıkanmışlık burada da ortaya çıkıyor.

Hayır muhalefetin oyları da artmıyor.

Kararsız kitlesi büyüyor sadece.

Muhalefette de bir tıkanmışlık var…

Umut vermiyor millete.

Toplam olarak siyaset tıkandı yani.

Milleti heyecanlandıran yeni siyaset çıkmıyor ortaya.

…

Dün Üsküdar’da esnafı dolaştım. İnsanın içi acıyor dinlediklerinden. Çok zor durumdalar.

"Açılsa hastalıklar, ölümler artıyor, kapansa ekonomisi perişan oluyor ülkenin…” bu cümlede tıkandı her şey.

Tek çare aşı. Onu da tedarikte tıkandı hükümet.

Aşının geleceğine halkı inandırmak için Biontech CEO’su Uğur Şahin’i canlı yayına çıkardı Sağlık Bakanı, ona söyletti sonunda.

…

Kudüs, Gazze artık bir filmin tekrarının klasik sahnesi gibi.

İsrail yine yüzlerce masumu öldürdü.

Ağlamaktan, bağırmaktan, hakaret etmekten öteye geçilemiyor.

Yeni bir fikir, yeni bir çözüm, yeni bir yol bulunamıyor.

Tıkanmışlık hissi en çok burada canımızı yakıyor. Çünkü çocuklar ölüyor.

…

Tıkanmışlık duygusu böyle büyük konulardan başlayıp, yayılıyor etrafa.

Boğulma hissine benziyor biraz.

Son günlerde etrafımdaki insanlardan, okurlardan bu duygunun çok yaygınlaştığını gösteren mesajlar alıyorum.

Biraz tehlikeli bir duygudur. Barajın dolması gibi…

Bunu aşamanın yolu siyaset üretmek, yargıyı adil şekilde şekilde çalıştırmak, ekonomiyi düze çıkarmak, kronik sorunlar için yeni çözümler, fikirler üretmektir.

Yoksa sorunları tekrar tekrar konuşmanın faydası olmuyor bu tıkanmışlık duygusunu aşmaya.