Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        Yunanistan başbakanı Kostas Karamanlis’in geçen hafta Türkiye’ye yaptığı önemli ziyarette Heybeliada Ruhban Okulu’nun açılması konusu yeniden gündeme geldi. Hükümet bu konuda bazı olumlu adımlar atma hazırlığında olduğu izlenimini verdi. Ertuğrul Özkök de bugünkü Hürriyet’te benzer bir izlenim aktarıyor ve Genelkurmay Başkanlığına yazı yazıldığını söylüyor.

        Kim, neden Genelkurmay’a yazı yazmış acaba?

        Genelkurmay bu konuda uygulayıcı kuruluş mu?

        Okulun açılmasına Genelkurmay mı karar verecek?

        Anlaşılır gibi değil.

        Heybeliada Ruhban Okulu’nun açılması dünyada Türkiye’nin itibarını yükseltecek bir simgesel olay olabilir. Ama böyle bir karar sadece bu okulun açılmasıyla sınırlı kalmayabilir. Başka dinden insanların da- mesela Müslümanların da özel din okulu açma taleplerini gündeme getirebilir. Oysa bizim mevzuatımıza göre dini eğitim veren okullarla polis okulları ve askeri özel okullar açılamıyor. Zaten laikliğin her geçen gün tartışılan bir kavram haline geldiği ülkemizde bunun sakıncalı sonuçları olabilir.

        HRO’nun açılmasına Yunanistan’ın bu kadar önem vermesinin altında aslında patrikhanenin geleceğiyle ilgili endişeler yatıyor. Şöyle ki: Eskiden nüfusunun %10’u Rum olan İstanbul’da sadece çoğu yaşlı 2000 Rum vatandaşımız kalmış. Bu okulu besleyecek genç nüfus yok. Bu durum patrikhanenin geleceğini tehdit ediyor. Mevzuata göre patrik ve patrikhaneyi yöneten Sinod meclisi üyeleri Türk vatandaşı olmak zorunda. Patrikhaneyi canlandırmanın tek çaresi Türk vatandaşlığı şartının kaldırılmasıdır. Eğer bu gerçekleşirse o zaman açılacak ola HRO’ne dünyanın her tarafından gelecek/getirilecek öğrenciler ilerde patrik ve Sinod meclisi üyesi olabilecekler.

        Eğer Türkiye patrikhane yöneticileri için Türk vatandaşlığı şartını kaldırmaz ve Heybeliada’daki okulu açmazsa patrikhane ölüme mahkum edilmiş olacaktır.

        Türkiye’nin elinde önemli bir koz var.

        Aslında bugün Heybeliada eskisi gibi değildir. Rumlar gitmiş, ada tipik bir Müslüman/Türk adasına dönüşmüştür. HRO için gerekli eski Rum/Ortodoks ruhani hava değişmiştir. Kaldı ki dünyanın biçok yerinde önemli teoloji kurumları vardır. (Aslında böyle bir okulun Müslüman Heybeliada yerine mesela Mykonos’da olması daha isabetli olur. Mesela AKP hükümetİ yurt dışında bir imam/hatip okulu açmak istese Capri adası yerine herhalde Kuala Lumpur’u tercih eder. Ama megalo-idea hayalleri bitmiyor).

        Yunanistan için asıl konu patrikhanenin geleceğidir. Hükümet bu konuda eğer olumlu bir yaklaşım düşünüyorsa bunun karşılığını da almalıdır. Patrikhanenin kurtarılmasının karşılığı Batı Trakya’da büro açmak değildir. Dış politika konusunda gelmiş geçmiş en hatalı politikaları izlemiş olan AKP’nin bu konuda en azından dışişleri bakanlığının deneyimli isimlerinden yararlanması iyi olur. Kararları Arap hayranı din eksenli danışmanlara bırakırlarsa işin içine din eksenli hesaplar girer, “bırakalım gavurlar papaz okulu açsın, sonra da Araplara imam okulu açma izni veriririz” kafaları devreye girer.

        Diğer Yazılar