Uzman psikologdan ilginç tespitler

Uzman Psikolog Davut Şenyürek, erkeklerin özellikle psikolojik şiddet mağduru olduğunu belirtti. Erkeğin gördüğü psikolojik şiddetin kendisini fiziksel şiddete yönelttiğini ifade eden Şenyürek, erkeğin fiziksel bakımdan üstün olmasının kadını mağdur gösterdiğini kaydetti. Şenyürek, “Tartışan iki taraf varsa iki tarafta da hata olabilir. Kavganın sonunda fiziksel üstünlüğü olan erkeğin tek suçlu olduğunu düşünemeyiz. İki taraf da kavga ediyor, iki taraf da hatalı ama fiziksel üstünlüğü olan erkek suçluymuş gibi algılanıyor” diye konuştu.

Şenyürek bunun yanı sıra, kavga esnasında hukuki bakımdan ilk şiddete uğrayanın da erkek olduğuna dikkat çekti. Yapılan incelemelerde, kadının kavga sırasında ilk itme hareketini kullanan taraf olduğunu belirten Şenyürek, bunun hukuksal bağlamda şiddet olarak nitelendiğini ifade etti. Şenyürek, “Biz erkeğin şiddete uğramadığını düşünüyoruz. Fakat asıl şiddete ilk maruz kalan taraf erkek, hukuksal manada. Erkek bazı sınırlar aşıldığında şiddete yönelebilir. Tabii ki bunu savunmuyorum ama erkeklerin de şiddete uğradığını düşünüyorum. Kadınlar belki bunu fiziksel olarak yapamadıkları için, erkekler şiddete uğramıyormuş gibi gözükebilir” dedi.

‘ERKEĞİN SÖZÜ DİNLENMİYOR’

Psikolojik şiddetin de bir şiddet türü olduğunu ve erkeklerin kadınlara göre daha fazla psikolojik şiddete maruz kaldığını söyleyen Şenyürek, erkeğin maruz kaldığı psikolojik şiddet biçimlerini şöyle sıraladı: “Psikolojik şiddet erkeğin aşağılanması olabilir. Çünkü toplumumuzda erkek kadından üstün olarak eğitilmeye başlar. Bunu savunmuyorum ama durum bu. ‘Erkek adamsın’, ‘Sen yaparsın’, ‘Erkekler ağlamaz’ bunlar toplumun erkeğe verdiği ödevler bir manada. Erkeği sürekli ön plana çıkaran, kadını arka planda bırakan bir toplumumuz var. Çocukluktan beri böyle yetişmiş bir erkek düşünün, gün geliyor eşinin eşit olduğu iddiasıyla karşılaşıyor. Bu durumda gücünü ispat etmeye çalışıyor.

‘TARTIŞMADA KONUŞTURULMUYOR’

Erkeğe uygulanan başka bir psikolojik şiddet de, erkeklerin tartışma esnasında konuşturulmaması. Erkek aslında dışarıda da çok konuşup deşarj olmuyor. Kadın yapı gereği dertleşiyor ama erkek bu manada kendini ifade edemiyor. İfade edemediği zaman kendini tek ifade etme yolunu şiddet olarak görüyor. Erkeğin toplumda bütün yükü çekmesi gereken kişi olarak algılanması da psikolojik şiddet. Yani bir tartışma yaşanıyor evde, kadın eşit olduğunu söylüyor ama problemini çözme bakımından bütün yükü erkeğe yüklüyor. Bu da onun üzerinde psikolojik bir baskı yaratıyor. Bu da erkeğin üzerinde bir baskıysa, çözümü fiziksel şiddet oluyor. Erkek maalesef, ne kendini anlatabiliyor ne sözü dinleniyor.

Bu durumda sıkışan erkek de psikolojik şiddete uğruyor. Erkeğe uygulanan bir başka psikolojik şiddet de erkeğin aile bütünlüğünün bozulmasıyla tehdit edilmesi. Çünkü kadın aile bütünlüğü bozulduğunda herkesin ondan tarafa olacağını biliyor. Çocuk annede kalıyor, belli bir yaşa kadar bunu biliyor. Erkek çaresiz kalıyor. Yani çocuğunu, ailesini kaybetmek istemeyen, bununla da tehdit edilen bir erkek var.”

İHA